Sivas Belediye Başkanı Hilmi Bilgin, göreve geldi günden bu yana yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi. Bilgin, “Seçim dönemi aday adaylığımız sürecinde belli cümleleri ben çok kullandım. Bu cümlelerden bir tanesi ‘Az konuşup çok çalışacağız’ idi. ‘Az laf, çok iş’ dedik. Bunu da uyguladığımıza inanıyorum” dedi. Yüksel MENEKŞE 31 Mart 2019 tarihinde yapılan yerel seçimlerde Belediye Başkanlığı görev yetkisini alan Hilmi Bilgin, o tarihten bu yana yaptığı çalışmalar hakkında bilgi verdi. Bilgin, “Yönetim anlayışı olarak ben demeyi hiç sevmem. Biz Sivas Belediyesi olarak işçimizle, memurumuzla, yönetim kadromuzla, meclis üyelerimizle birlikte yaklaşık 2 bin 500 kişilik bir ekibiz. Bu ekip koordineli bir şekilde çalışırsa başarı ortaya çıkıyor. Belediye başkanının temel görevi de bu 2 bin 500 kişilik kadroyu koordine etmektir. Yani iyi bir yönetici, iyi bir idareci olmak. Biz bunu yapmaya gayret ediyoruz. Seçim dönemi aday adaylığımız sürecinde belli cümleleri ben çok kullandım. Bu cümlelerden bir tanesi ‘Az konuşup çok çalışacağız’ idi. ‘Az laf, çok iş’ dedik. Bunu da uyguladığımıza inanıyorum.  ‘Eser siyaseti yağacağız’ dedik. ‘Az konuşacağız adımıza konuşacak eserler inşa edeceğiz’ dedik. Bu aslında mensubu olduğum siyasi partinin de temel siyasi anlayışı. Bir şehre girdiğiniz zaman o şehre sizi bölünmüş yollar götürüyorsa, şehre girdiğinizde insan sağlığına hizmet eden güzel hastaneler varsa, eğitim sisteminde kaliteyi artıran üniversiteler, liseler, ortaokullar varsa, şehrin altyapısı güzelse aslında bunlar sizi anlatan eserler oluyor. Biz de bu anlayışa inanıyoruz. ‘Az konuşacağız adımıza konuşacak eserler inşa edeceğiz’ dedik ve bu düsturla çalışıyoruz. Ben belediye başkanlarının polemikten ziyade iş yapmalarını önemsiyorum. Yerel yöneticinin özelliğinin bu olması lazım” diye konuştu. Son 3 yıllık süreçte dünyanın farklı bir dönemden geçtiğini dile getiren Bilgin,  “Pandeminin ardından farklı bölgelerdeki savaşlar ve bunun uzantısı olarak ekonomiye yansımasıyla birlikte değişik bir süreci yaşadık ama Allah’a şükürler olsun devlet millet kaynaşmasının en güzel örneklerinden birini göstererek bu zorlu süreci hep birlikte başarıyla atlattığımıza inanıyorum” dedi. Pandemi döneminde sosyal projelere ağırlık verdiklerini anımsatan Bilgin, “Bizler yerel yönetim olarak vatandaşlarımızın daha yaşanabilir bir kentte yaşamaları ve hepsinden önemlisi herkesin ve her kesimin kendini güvende hissettiği ve ‘Benim şehrim’ diyebileceği bir kent oluşturmak adına tüm paydaşlarımızla, sivil toplum örgütlerimizle birlikte hemşehrilerimizin yanında olmaya gayret ettik. Aynı gayretle de çalışıyoruz. Hizmetteki temel prensibimiz ‘İnsanı merkez alan, insan odaklı eser siyaseti yapacağız’ dedik. Görev süresinde 3 buçuk yıla doğru gidiyoruz. Son inişe doğru gidiyoruz artık. Bu sürecin temel prensibi, temel anlayışı da bu oldu. Bu süreçte belli prensiplerden taviz vermedik. Devletin dini adalettir anlayışına her zaman riayet etmeye gayet gösterdik. Biz Sivas Belediyesi olarak şehrimizde yaşayan her bir ferdin baktığı zaman kendini göreceği; eşit, adil hizmet alabileceğine inanacağı bir belediye anlayışı ortaya koyduk. Yine bu süreçte katılımcılığı çok çok önemsedik. Hesap vermekten, şeffaf olmaktan hiçbir zaman çekinmedik, korkmadık. Çünkü biz beytülmali harcıyoruz. Kamu kaynakları harcayarak hizmet ediyoruz ve dolayısıyla bu noktada da buna önem verdik” ifadelerine yer verdi. Bilgin, “Biz ne kadar başarılıyız desek de, ne kadar iyi bir dönem geçirsek de 3 buçuk yılın sonunda aslında bunun karnesini hemşehrilerimiz verecek” diyen Bilgin, “Biz bu süreçte israfa yol açacak hiçbir harcama kalemi oluşturmadık. Yapılan hizmetlerin tamamında insanı merkez alacak, insanın hayatını kolaylaştıracak, insan odaklı hizmet ediyoruz. Pandemide de bunu üst seviyeye çıkarmaya gayret ettik. Kamu bütçesi harcayarak hizmet eden kurumlar olarak bu usullere riayet etmemiz gerekiyor. Sonuçta bir emanet var bize ve biz bu emanete sahip çıkacağız. Yarın bu emanetten dolayı hesap vereceğimizi unutmadan çalıştık” diye konuştu. Sivas’a değer katacak projelerin sürdüğünü dile getiren Bilgin, “Büyük projeler devam ediyor. Bu şehrin ihtiyacı olan altyapıdan üst yapıya farklı alanlardaki her proje devam ediyor. Bunları çok çok önemsiyoruz. Çünkü şuna inanıyoruz:  Bugün eksik olan bir hususu bugün yerine getiremezsek, bugün bir birim maliyetle bir birim sürede hayata geçireceğimiz bir hizmet yarın zamanlamasını düzgün yapmazsak şehre, insanımıza maliyeti çok daha fazla olur. Bu nedenle sorunları öteleyen, kilim altına süpüren, sadece günü kurtaracak, algıya, dış görüntüye, makyaja uygun projelerden ziyade gerekirse risk alarak şehri geleceğe taşıyacak projeler ortaya koyuyoruz. Projeleri yaparken de hemşehrilerimizi dönem dönem rahatsız ediyoruz. Bunun da farkındayız. Bu konuda da hemşehrilerimize teşekkür ediyorum. Gayet anlayışla karşılıyorlar ve hizmet bittikten sonra teşekkürlerini de esirgemiyorlar ama dediğim gibi bir nimet külfet dengesi var. Hiçbir güzel iş kendiliğinden olmuyor. Bir bedel ödemek gerekiyor. Buna maddi bedel ödemek gerekiyor, zaman bedeli ödemek gerekiyor, siyasi riskini taşımak gerekiyor. Örnek olarak hemen bir hizmetten bahsedeyim. Şu anda şehrimizin fiber optik altyapı çalışmasını bu konuda çalışma yapan firmalarla birlikte tamamlattırıyoruz. Belediyemizden bir bütçe de çıkmıyor.  Yapmış olduğumuz protokol doğrultusunda yarının şehrini oluşturmak adına bunu yapmamız gerekiyor. Bugün şehirlerarası ve uluslararası yolda otoban ne kadar önemliyse  yarının şehirlerinde de bu fiber optik kabloların şehre döşenmesi çok önemli. Bunun da elbette görsel kirliliği var. Eleştiriliyoruz, farkındayız ama hemşehrilerimiz de şunu biliyor: Hizmetin olduğu yerde eleştiri olur. Biz şunu biliyoruz: Hiç eleştirilmek istemiyorsan hiçbir şey yapmayacaksın. İş yapan, irade ortaya koyan, karar alan ve kararı uygulayana olumlu olumsuz eleştiriler olur” açıklamasında bulundu.

HABERİ SİTEDEN OKU...