Uğur YİĞİT
Fatih Mahallesi´nde yaşayan Leyla ve Nazım Gökkaya çiftinin 6 çocuğundan 1´i olan Muhammed Gökkaya henüz 3 yaşındayken dünyada nadir görülen kas hastalığı olarak da bilinen DMD hastalığa yakalandı. Doktorların ‘yaşamaz’ dediği Gökkaya, yazdığı şiirlerle ve söylediği şarkılarla hayata sıkı tutundu. 2014 yılında da arkadaşların tavsiyesi üzerine Bocce sporu ile tanışan Gökkaya, kısa sürede birçok madalya kazanarak milli takıma kadar yükseldi. Çalışma azmi, yaşam enerjisi ile çevresindekilere örnek olarak Gökkaya´nın en büyük yardımcısı ile annesi Leyla Gökkaya oldu. Anne Leyla Gökkaya 6 çocuğundan 2´sini kas hastalığı yüzünden kaybetse de oğlu Muhammed´in yanından bir an olsun ayrılmıyor.
Hiçbir zaman hayata küsmediğini ve mücadele ettiğini belirten Muhammed Gökkaya, "Milli sporcu ve şairim. 3 ile 5 yaş arasında doğuştan DMD kas hastalığı ile tanıştık. Zamanla ilerledi. 15 yaşında yürüyemez hale geldim. Zamanla da gitgide güçsüzleşti. Ama hiçbir zaman hayattan kopmadan mücadeleye devam ettim. İki tane kitap çıkardım. 2014 yılında Bocce sporuyla tanıştım. 5-6 ay gibi kısa bir zaman içerisinde çok iyi oynamaya başladım. Bursa´da düzenlenen Bocce turnuvasına katıldık. Türkiye şampiyonasına orada birinci olduk. Aradan zaman geçti. 1 sene sonrada Polonya´da Türkiye´yi temsilen Dünya Kupası´na katıldık. Milli Sporcu şerefine nail olduk. 2019 yılında Antalya´da düzenlenen Türkiye Şampiyonası´nda üçüncü oldum. Sonra yine milli takıma seçildim koronavirüs nedeniyle Hırvatistan´a gidecektik. Gidemedik. Şiirler yazıyorum. Şarkılar ve türküler söylüyorum. Vaktimi gezerek geçiyorum. Hiçbir zaman hayata küsmedim. Hayata umutla bakarak geçiriyorum. Ben gibi olan insanlara hiçbir zaman hayattan kopmamalarını tavsiye ederim. Her zaman hastalığın arkasına sığınarak kendilerini hayattan koparmamalarını isterim. Her zaman mutlu ve umutla her şeyi başarabileceklerini onlara tavsiye ederim. Çünkü azim olduğu sürece her şey başarılır. Hiçbir hastalık engel değildir." dedi.
HEDEFİM TÜRKİYE’Yİ TEMSİL ETMEKHedeflerini anlatan Gökkaya, "Günlerim kitap okuyarak geçiyor. Bazen şiir yazıyorum. Bazen müzikler yapıyorum bilgisayarda video programlarını da öğrendim için videolarımı her şeyimi kendim ayarlıyorum. Kimseden destek almıyorum. Her şeyimi kendim yapıyorum mikrofonumda var zaten ses ayarlarını yapıp güzel müzikler ortaya çıkarıyorum. Hedefim daha güzel şiirler yazmak sporda da daha ileriye yönelik hamlelerde bulunmak ve büyük başarılar kazanmak Türkiye´yi dünyada temsil ederken oralarda dereceler kazanmak hedefimiz" Muhammed’in en büyük destekçisi olan annesi Leyla Gökkaya ise, “Muhammed´in hastalığından şikayetçi değilim. Hiçbir zamanda şikayetçi olmadım. Öbür çocuğum 27 yaşında öldü ama sırtımda taşıdım. Ondan da şikayetçi olmadım hakkım helal olsun. Muhammed´in abdestini aldırıp, namazını kıldırıyorum. Üstünü giydirip, banyosunu yaptırıyorum. Yemeğini masada kendisi yiyor. Şair, topçu her şeyi var yani arkadaşlarıyla geceleri konuşuyor. Muhabbet yapıyor. Gittiği yerlere bende gidiyorum. Bocce´ye giden torunum var beraber gidiyor. Balığa gidiyor bende gidiyorum yanında." şeklinde konuştu.