HAYDİ Tim Komutanı Kıdemli Başçavuş Yıldıray Şahin, 2000 yılında tanıştığı Baldaş Şahin ile evlendi. 2013'te meme kanseri teşhisi koyulan Baldaş Şahin, 2018'de hayatını kaybetti. Eşinin 5 yıl süren kanserle mücadelesini kaybetmesiyle yaşadığı stresten uzaklaşmak için rölyefe başlayan 1 çocuk babası Şahin, zamanla kendisini geliştirip, birçok eser ortaya çıkardı. Şahin, evinde ve özellikle hafta sonları boş zamanlarında İl Jandarma Komutanlığı içinde oluşturduğu alanda çalıştı. Çalışmalarını değerlendirmek isteyen Şahin, sergi açmaya karar verdi. Şahin'in eşinin adıyla '1-7 Nisan Kanser Haftası' kapsamında 7 Nisan'da açılacak sergideki rölyeflerin satışından elde edilecek gelir, kanser hastalarının tedavisi için bağışlanacak.
'NE HİSSETTİYSEM İŞLİYORUM'
Rölyefle 4 yıl önce tanıştığını söyleyen Jandarma Kıdemli Başçavuş Yıldırım Şahin, "Yaşadığım sıkıntılı süreçten sonra Necmeddin Sadıkoğlu hocamızla karşılaştım ve ondan ders alarak bakır rölyef yapmayı öğrendim. Şu anda kendi çapımda devam ettirmeye çalışıyorum. Rölyef üzerine aklınıza ne geliyorsa yapıyorum. 'Kaplumbağa Terbiyecisi'nden ayet-i kerimelere kadar o an ne hissettiysem işliyorum. Akşamları evde stres atmak için başlamıştım. Hocamızın sayesinde çalışarak güzel şeyler çıkarmaya başladım. Jandarma teşkilatından meslek arkadaşlarım çok destek oluyorlar. Bu güzel bir hobi ve güzel şeylere vesile olabiliyor. Sağ olsunlar Sivas Valiliği de destek oluyor. Sergilediğimiz ürünlerin satışını yapıp gelirini de kanser hastalarımıza göndermeyi amaçlıyoruz. Eşimi 2018 yılında meme kanserinden kaybettim. Serginin ismi rahmetli eşimin adı 'Baldaş' olacak" dedi.
'KANSER HASTALARINA DESTEK OLABİLMEK İSTİYORUM'
Eşinin hastalık sürecindeki mücadelelerini anlatan Şahin, "Kanser hastaları ve hasta yakınları ciddi sıkıntılar yaşıyorlar. Çoğu insan bunun farkında değil. Farkında olanların da bir şekilde vesile olması gerekiyor diye düşünüyorum. Eşimle Sivas'ta tanıştık. Görev nedeniyle gittiğimiz bu şehre eşimin hastalığıyla geri döndük. Eşim Baldaş'ı burada kaybettik. Ben de o tarihten itibaren buradayım. Yıllarca kanserle mücadele ettik. Hasta ne kadar kanserle mücadele ediyorsa hasta yakını apayrı bir mücadeleye giriyor. Maddi yönü faklı ama manevi yönü çok daha farklı. Bu zamanda bir kişi bile gelip halinizi hatırınızı sorsa çok faklı hissediyorsunuz. İstanbul'da tedavi gördüğümüz sırada kanser derneklerinden gelip karanfil hediye ederlerdi. O karanfil bile bize çok farklı bir moral verirdi. Şimdi sergi açıp, buradan kanser hastalarına bir nebze destek olabilmeyi istiyorum. Hastalara alınamayan bir ilaç veya çok istediği başka bir şey ya da bir karanfil bile versek onların kalbine dokunacağını düşünüyorum" diye konuştu.