Kentin kültürel varlıklarını araştıran ve kayıt altına alan Talas Tanıtım Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği üyeleri, el sanatları kültürünü tanıtmak için çeyiz sandıklarıyla ilgili çalışma başlattı.
Bu kapsamda dernek üyelerinin hayatını kaybeden yakınlarından toplanan ve 5 gelinin mirası sandıklardan çıkarılan çeyizler, Talas Sanat Galerisi'nde bir araya getirildi.
Sandıklardan çıkan en eskisi 200, en yenisi 50 yıllık olan Maraş işinden dantelli yatak örtüsüne, peşkirden peştamal ve hamam takımlarına kadar iğne oyalarıyla işlenen çeşitli eşyalar, çeyiz kültürüne ışık tutuyor.
Dernek başkanı Necla Çelebi Erkara, kadınların kültürel mirasa sahip çıkmak için çalışma başlattığını söyledi.
Kimisi bir depoya atılan, kimisi evin bir köşesinde unutulan çeyiz sandıklarına üyelerinin çalışmalarıyla ulaştıklarını anlatan Erkara, çarşaf, yatak takımları, yatak ve sehpa örtüleri, danteller, iğne oyaları, yazmalar ve hamam takımları ile eski giysilerin ortaya çıkartıldığını dile getirdi.
Talas Belediyesinin katkılarıyla geçmişe yolculuğa götüren alın teri ürünleri açacakları sergide yeni nesille buluşturacaklarını dile getiren Erkara, şöyle konuştu:
"Gençler ürünleri görsün, kültürümüzü tanısın istiyoruz. Bunlar elle yapılan ürünler, çok nadir makine işleri var. Tamamen el emeği teknikler kullanılmış. Nesilden nesile geçmiş ürünler. Onları gözümüzün nuru gibi saklıyoruz. Çünkü kültürümüzü açığa çıkarıyor. Kültürü olmayan bir millet, her zaman için devrilmeye mahkumdur. Kız meslek liselerinin ve kursların çoğaltılarak bu nakışların onlar tarafından yapılmasını istiyoruz. Amacımız, hedefimiz bu."
Erkara, sandıklardan çıkarılan 200 yıllık yatak örtüsü hakkında bilgi vererek, "İplikle kabartmalar yapılmış ve üzeri sarılmış. Bu bana babamın arkadaşının halasından kaldı. Muhafaza ediyorum, arada çıkarıp kullanıyorum. Burada farklı illerden ürünler var ama çoğunlukla Kayseri yöresi." dedi.
Emekli El Sanatları Öğretmeni Nazende Büyük Katırcı da geçmişteki bilgi birikimini değerlendirmek istediklerini aktardı.
Sergide ailesinden yadigar parçaların olduğunu da belirten Katırcı, "Bunlar dünyada örneği olmayan sadece Anadolu'ya özgü teknikler. Mesela danteli işleyen, iğne oyasını ve farklı nakışları yapan, çok başlı ve iplikli nakış makineleri son derece gelişmiş ama bunların hiçbirisi bizim Türk iğne tekniklerini yapamıyor." ifadelerini kullandı.
(AA)