Hayrullah AĞKAŞ
Numune Hastanesi Çocuk Gelişim Uzmanı Yıldız Karakaya Güneştepe okul korkusu hakkında bilgiler verdi. Okula yeni başlayan çocuklar için tavsiyelerde bulunan Güneştepe, ?Çocuğun evden veya bağlandığı kişiden ayrılması sonucu yaşanan, beklenenden fazla düzeyde kaygı durumunun ?okul korkusu´ olarak değerlendirilebilir? dedi.
İlk gün çocuğu okula ailelerinin götürmesinin ve okulun başlama - bitiş saatleri konusunda çocuğa bilgi verilmesinin önemli olduğunu belirten Güneşepe, ?Ayrıca çocuk okula sürekli geleceğini öğrendiğinde, bu durum onda sıkıntı yaratabilir. Böyle durumlarda veliler bir takvim oluşturup okul günlerini ve tatilleri bu takvim üzerinde göstererek, okulda arkadaşları, öğretmenleri ile güzel zaman geçireceğini anlatmaları faydalı olabilir. En büyük kabus ise anne babadan ayrılmaktır. Böyle zamanlar da çocuk anne babası tarafından sevilmediğini, terk edildiğini düşünebilir. Aynı zamanda okul öncesi dönemde yemek yeme, tuvalete gitme gibi becerilerin annebaba tarafından karşılanması da çocuğun okula uyumunu zorlaştıracaktır? ifadelerini kullandı.
Ailelerin okula başlayan çocuğa nasıl davranması gerektiği hakkında da bilgi veren Çocuk Gelişim Uzmanı Güneştepe, ?Çocuk sınıfta değil okul bahçesinde beklenmeli, ilk haftalar, çocuğu okul çıkışında bizzat aileler almalı, öğretmeniyle tanışılmalı, yeni arkadaşlıklar edinmesine yardımcı olunmalı, ağlatılarak, kaçılarak okulda bırakılmamalıdır. Bu durum çocukta okul korkusuna yol açabilir. Fakat her fırsatta da yanına gidip sorular sorulmamalı, yeni sınıf arkadaşlarıyla vakit geçirmesine fırsat verilmeli, ?Her şeyini artık öğretmeninle yapacaksın artık onun her sözünü dinle´ yerine, ?Öğretmenin sana okuma-yazma öğretecek, sana yardımcı olacak´ gibi sözler söylenmeli, tuvalete gitme, yemek yeme gibi temel ihtiyaçlarını tek başına yapabilecek yaşa geldiği telkin edilmelidir? diye konuştu.
Ailelerin okulun ilk gününde yapması gerekenleri sıralayan Yıldız Karakaya Güneştepe, ?Aileler, önce çocuğa kaygı ve endişelerini sormalı, onu dinledikten sonra korkularının normal olduğunu, sadece onun değil her çocuğun bu tür kaygılar yaşayabileceğini anlatıp, çocuğu okula gitmesi için cesaretlendirmelidirler. Çocuklar, ?okuldayım, korkunç bir yerde değilim. Ailem de beni yalnız bırakmıyor´ diye hissetmelidir? dedi.
Çocuk Gelişim Uzmanı Yıldız Karakaya Güneştepe sözlerini şöyle tamamladı;
?Çocuğun sıkıntılarını küçümsemeden ağlamalarının bir nedeninin olduğunu bilerek, okula gitmesine rağmen hala birçok şeyi oyunla öğrendiğini bilerek yaklaşılmalıdır. Kantarın topuzunu da sağlıklı ayarlamalı ve ne şımarmasına ne de bunalmasına fırsat vermemek durumundayız. Ayrıca çocuk ağladığı için okula gönderilmez ise bunu okuldan kaçış yolu olarak kullanabileceğinden dikkatli olunmalıdır.?