Hayrullah AĞKAŞ
Bağımsızlık meşalesinin yakıldığı ve bir milletin kaderini belirleyen tarihi kararların alındığı Sivas Kongresi´nin üzerinden 100 yıl geçti. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve kongre üyeleri tarafından manda ve himayenin kesin bir dille reddedildiği, millî mücadelenin temellerini oluşturan önemli kararların alındığı bu kongre tarihimizde önemli bir yere sahip.
29 Ekim 1923´de kurulan Cumhuriyetin 50. yılı kutlama programı çerçevesinde Sivas´ta kurulan ve ismini de ?Cumhuriyet´ten alan Cumhuriyet Üniversitesi Milli Mücadelenin ve bağımsızlığın bugüne yansımasıdır. Bu bağlamda, Cumhuriyet Üniversitesi öğrencilerinin Sivas Kongresi hakkında duygu ve düşüncelerini aldık.
Fen Fakültesi Matematik Bölümü dördüncü sınıf öğrencisi Ahmet Turan Akyüz, ?Manda ve himayenin kesin bir dille reddedildiği ve Cumhuriyet´in kurulmasına öncülük etmesi bakımından Sivas Kongresi ülkemiz tarihi açısından gurur kaynağıdır. Böyle bir şehirde yaşamak ve eğitim görmekten ömür boyu kıvanç duyacağım. Bu kongrenin gerçekleşmesi ve ülkemizin bağımsızlığı için her türlü tehlikeyi göze alan başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile arkadaşlarına ve Kongrenin düzenlenmesinde destek veren, delegeleri evlerinde ağırlayan misafirperver Sivas halkına şükranlarımı sunuyorum? dedi.
İletişim Fakültesi dördüncü sınıf öğrencisi Ayşe Mine Egüz, ?Sivas Kongresi ülkemizin bağımsızlığı açısından oldukça önemlidir. Millî Mücadelenin dönüm noktalarından biri olan bu kongrede kadınlarımız da üzerine düşen vazifeyi yerine getirmişler ve zamanın Valisi Reşit Paşa´nın eşi Melek Reşit Hanım´ın başkanlığında bir araya gelerek 9 Aralık 1919 tarihinde Sivas Anadolu Kadınları Müdafaa-i Vatan Cemiyeti´ni resmen kurmuşlardır. Bu cemiyetle ilgili duygularını aktaran Mustafa Kemal Paşa, ?Maksat vatanı müdafaadır. Bu teşebbüsün birinciliği şerefini kazandıkları için Sivaslı hanımefendileri tebrik ediyorum´ demiştir. Sivas Kongresi´nde olduğu gibi Kurtuluş Savaşı´nda da kadınlarımız erkeklerle birlikte canla başla çalışmışlardır. Anadolu kadınının yeri geldiğinde ne kadar cesaretli ve fedakâr olduğu bir kez daha ispatlanmıştır. Bir kadın olarak bu üstün özelliğinden dolayı kadınlarımızla gurur duyuyorum? diye konuştu.
Tıp Fakültesi üçüncü sınıf öğrencisi Ahmet Yavuz, ?Bir tıp öğrencisi olarak Tıbbiyeli Hikmet Boran´ın işgal kuvvetlerine karşı gösterdiği tepkinin ülkemizin bağımsızlığı için ne kadar önemli olduğunu bugün bir kez daha idrak ediyorum. Çünkü Hikmet Boran´ın yaktığı bağımsızlık ateşi Sivas´ta karşılığını bulmuş ve ülkemiz bağımsızlığına Sivas Kongresi´nde alınan kararlar neticesinde kavuşmuştur. Ben de bir tıbbiyeli olarak Hikmet Boran gibi ülkemizin bağımsızlığı ve selameti için tüm gayretimle çalışmayı kendime vazife olarak addediyorum.? ifadelerini kullandı.