Merhaba buradan kalpleri güzel, niyetleri halis kardeşlerime. Bugün de hamd olsun elim her zamanki gibi boş değil. Karşınıza mesele diye bulduğum her ne varsa kucaklayıp da geldim. Kaldı ki insansan meseleler bitmemeli ve bitmez de. Lakin şahısları ilgilendiren meselelerden ziyade toplumları da ilgilendiren meseleleri ele almak daha bir elzemdir. O kadar çok konu ve şikayete nazar olaylarla yüz yüze kalıyorum ki acaba öncelikle hangisinden başlamam gerekiyor deyip bir türlü karar veremediğim anlar olur. Neyse ki bugün uzun süredir yazmayı planladığım bir konuda karar kıldım. Tüketiyoruz demek istiyorum. Gerek maddi gerekse manevi her ne varsa bitiricilikte üstümüze yoktur maalesef ki. Baktığımızda maddi olanın hasarı giderilebiliyorken manevi olanın tamiratı mümkün olmayan bir hurda yığınına dönüşmektedir. Aslında tüketmeden kastım bir mobilyanın, bir gıdanın bitirilmesi olarak algılanmamalı. Belki de itibarsızlaştırma, kınama, kıskanma, yerden yere çalma ya da bir başka versiyonuyla sessizleşme de denilebilir. Şimdi sessizlikle nasıl bir alaka olabilir ki diyenlerimiz vardır. Diyelim ki bu ülke adına önemli işlere imza atmış kişiler, kıskanılmanın neticesinde itibarsızlaştırma veyahut başarı karşısında desteksiz kalınabilmekte. Bu da başarılı bireylerin toplumdan yavaş yavaş izole edilerek yok olmasına neden olabiliyor. Misal Mimar Sinan´ı bugünlere taşıyan halkın alkış sesleriydi. İşte Sinan´ı, Sinan yapan bu destekçilerin kucaklamasıyla oldu. Belki de Sinan, milleti olmadığı müddetçe bir hiçti. Çünkü milleti adına hep üretti hep türetti. Neticesinde onu tüketmeyen bu millet ise koca mimar Sinan´ı asırlara kadar taşıdı. Bunun gibi birçok örnekler sıralayabilirim. Ben bilindik bir örnekle anlatmayı tercih ettim. Sayın kalplerinin ekmeği ile müsemma olacak kardeşlerim. Sayın saygıya değer büyüklerim, kücüklerim. Başarıyı alkışlayalım. Bir bebeğin yaptığı ufacık eylemi, bir sanatkarın sanatını, bir zanaatkârın el emeğini; bir eğitimcinin zahmetini, bir mucidin icadını, anne babalarımızın fedakârlığını, bu ülkeye fayda getirecek vatandaşımızı alkışlayalım. Ne bileyim alkışlayalım işte.