-Türkiye cumhuriyeti sadece bölgesel güç değil; artık Küresel Güç Olmanın son süreçlerini yaşıyor.  -Suriyeli mülteciler ülkelerine dönmeye başlayacaklar.. -Suriyedeki operasyon Başta ABD, Rusya, İran, Suriye ve İsraili şah-mat etmiştir. -Halep, Tel Rifat, Hama sınırı, Halep ve Minnak gibi 5 adet hava limanı, suriye rejimi ve pkk-pyd’den temizlenmiştir. Çok kısa Sırada Münbiç, Aynel Arap, Kamışlı ve Haseke var. Buda demek oluyor ki; pkk-ypg’nin hayalleri kursaklarında kalacak. ABD’nin, suriyede terör devleti kurma hayali buhar olacak. İran, israil ve onların içimizdeki ve dışarıdaki destekçileri kuduracak.. -“Türkiye Cumhuriyeti” bitti demeden bitmez. -4 gün önce Suriye sınırlarımızdaki operasyon büyük bir devlet aklı ve stratejisi ile 8 yıllık sabrın zafere giden yolunda; devlet aklının, hükümetin kararlı çalışmalarının ve TSK’nın zafer için nasıl mücadele ettiğinin kanıtıdır. -Kısa bir zaman içinde ülkemizde on yıldır misafir ettiğimiz Suriyeli mülteciler Halep’e, İdlip’e, Tel Rifat’a, Münbic’e işgalden kurtulan topraklarına, ülkelerine dönmeye başlayacak.  -Kim ne derse desin taraflı tarafsız, Türkiye Cumhuriyeti başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dr. Devlet Bahçeli, Hakan Fidan, TSK ve devlet aklı Emperyalistlerin, Şiacı beyinlerin, Siyonizmin, pkk ve fetö terör örgütlerinin tüm heveslerini kırmıştır. -Devlet yönetmek bugün kü muhalefetin DEM’le demlenip Emperyalistlere şirin gözükmesiyle olmuyor. Devlet aklı: devlet yönetmenin sorumluluğu, kararlılığı, sabrı, karda yürüyüp izini belli etmeden, diplomasideki ustalıkla, suriyedeki milli çıkarlarımıza uygun olan unsurların eğitilmesi ile gece gündüz devlet aklı ve devleti yöneten devlet adamlığı sorumluluğu ile oluyor.  -Birileri gibi yerel yönetimlerce DEM’le demlenip, üç beş oy için fetöye, Terör örgütünün aklı kandile, Almana, İngilize, Siyoniste, işbirlikçilere sırıtmakla olmuyor. Pkk’nın tasmasını tutan Kandille şehir ittifakı yapıp, ceza evindeki terör örgüt üyelerine terörist diyemeyen ve arkadaşım diyip onlara sahip çıkmakla olmuyor. Terörle yatıp teröre destek verenlerinde yanına hiç bir ihanetleri kar kalmaz. Hukuk devletinin terazisine er geç çıkarlar. Devlet iradesi; bekler, izler, sabreder, zamanı gelince gereğini yapar. -Ülkemiz 2013’ten itibaren gezi olayları, darbe kalkışması, küresel iklim değişikliği, küresel pandemi, ukrayna- Rusya savaşı, Suriye iç savaşı, Karabağın Ermeni işgalinden kurtuluşu, 6 Şubat’ta 11 ilimizi yıkan yüzyılın afeti gibi küresel ve bölgesel devasa sorunları ile mücadeleyle geçti. Artık zorluklar geride kalıyor.  -Bu yüzyıl Türkiye Yüzyılı olacak. Devletimize güvenelim. Asla yeise düşmeyelim. Bizi biz yapan milli-manevi değerlerde acıda ve iyi günde kenetlendiğimizde bu aziz ve necip milletimizi kimse engelleyemez. Yeter ki içeride milli şuur ve millet olma sorumluluğundan taviz vermeyelim. -Şunu ifade etmeliyiz ki: Bu gün Suriyedeki operasyonun ne olduğunu Türk devleti ve ordusunun stratejik aklını, taktiğini, mücadelesini, kararlılığını ve tecrübesini bu gün herkes idrak edemeyebilir, birileri içine sindiremeyebilir, hatta çok üzülecekler, dezanformasyon yapacaklar… Tv’lerde, sosyal medyada Suriyedeki gelişmelerden rahatsız olan içimizdeki hasetlerin açıklamalarına şahid olacaksınız. -Lakin Dünya bu mesajı şöyle okuyor. Türkiye Cumhuriyeti, BM’de AB’de, ABD’de, Arap dünyasında, Ortadoğuda, Afrikada, güçlü, güvenilir, kararlı ve güç ordusyla, devlet aklıyla etkinliği kabul edilen bir “Süper Güç” olma noktasında son sancılarını çekiyor.