Değerli okuyucular;
Bu yazımızda sizler ile Ceza yargılaması açısından 01.01.2020 tarihi itibarı ile yürürlüğe giren ceza yargılamasında seri muhakeme usulüne ilişkin açıklamalarda bulunacağız.
5271 sayılı Ceza muhakemesi Kanunu´nun 7188 sayılı kanun ile yeniden düzenlenen 250. Maddesinde, soruşturma aşaması sonunda bazı suçlarla ilgili olarak kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmediği takdirde seri muhakeme usulü uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.
Bu yasal düzenlemede kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilebilecek suç tipleri açık bir şekilde belirtilmiştir. Bu suç türleri hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesine kararı verilmemesi halinde seri yargılama usulü uygulanacaktır.
Yasa koyucu, bu düzenleme ile soruşturma aşamasında filtre edilemeyen bazı suçların yargılamasının hızlı bir şeklide bitirilmesini amaçlamıştır.
Seri muhakeme usulü, şüphelinin daha az bir yaptırım beklentisiyle bu usulün uygulanmasını kabul etmesi esası üzerine kurulmuş bir yargılama sistemidir.
Seri muhakeme usulü, bir tarafta şüpheli diğer tarafta savcılık ile hüküm ve denetim makamı olarak mahkemenin bulunduğu bir süreci ifade etmektedir. Yasal düzenlemenin gerekçesinde; seri muhakeme usulünün Kıta Avrupası hukuk sistemi içinde Fransa, İtalya, Almanya ve Romanya gibi ülkelerden modellenen bir sistem olduğu ifade edilir.
Seri muhakeme usulü esas itibariyle, şüphelinin usulün uygulanmasını kabul etmesine hukukî sonuç bağlamak suretiyle yargılamanın en kısa sürede bitirilmesini amaçlamaktadır. Seri muhakeme usulü bu anlamda, belirli bir önem derecesinin altındaki suçlarda yargılama sürecinin formalitelerden arındırılmasını ve yargılama süresinin kısaltılmasını, işlenen suçlara kısa süre içinde etkili ve orantılı bir karşılık verilerek bozulan kamu düzeninin yeniden sağlanmasını temin etmek maksadıyla getirilmiş bir yargılama sistemidir.
Suç şüphesi altında bulunan kişiler, soruşturma sürecinde susma, herhangi bir açıklamada bulunmama hakkına sahip olduğu gibi sorumluluğu kabul hakkına da sahip bulunmaktadır.
Yasa koyucu, suçun niteliği ve cezasının ağırlığına veya geleneksel yargılama usullerinin kullanılmasında hukukî ve sosyal bir yarar bulunup bulunmadığına bakılmaksızın, bütün ceza davalarının mahkemeye taşınmasının adil ve hakkaniyetli olmadığını düşünerek seri yargılama usulünü hüküm altına almıştır. Yasa koyucunun bu yöndeki düzenlemelerinde, ağır iş yükü altında bulunan ceza adalet sistemlerinin önemli sayılmayan ve tehlike arz etmeyen basit suçlarda yargılama sürecini basitleştirecek adımlar atması konusundaki Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin tavsiye kararlarının da etkisi olduğunu ifade edebiliriz.
7188 sayılı Kanunun 23. maddesiyle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun mülga 250 nci maddesi yeniden düzenlenerek, seri muhakeme usulüne ceza adalet sistemimizde yer verilmiştir. 5217 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 250. maddesinin birinci fıkrasında seri muhakeme usulüne başvurulabilecek suçlar katalog şeklinde belirlenmiştir.
Soruşturma aşaması sonunda, bu suçlarla ilgili olarak Cumhuriyet savcısı tarafından kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmediği takdirde seri muhakeme usulü uygulanacaktır.