?>

Hayatımızı Etkileyen Alışkanlıklar!..

Metin ÇAĞAN

12 ay önce

Hayatımız boyunca bizi biz yapan, karakterimizi yansıtan davranışlarımız, alışkanlıklarımızdır.

 

Hem günlük hayatımızda hem de iş hayatımızda gün içerisinde hiç farkında olmadan, yaptığımız davranışlarımızı şöyle bir düşünelim.

 

Sabah erken kalkmak, yüzümüzü yıkamak, kahvaltı yapmak, , yemek yemek, her yemek sonrası ve yatmadan önce diş fırçalamak, çay- kahve içmek, erken yatıp uyuyup erken uyanmak, işe - okula gitmek, yürümek, kitap okumadan uyumamak, spor yapmak, insanlarla konuşmak, ders çalışmak, radyo dinlemek, televizyon seyretmek, esnemek, hapşırmak…   Tüm bunlar, sayılabilecek daha fazlası ve benzerleri belli davranışlarımızı oluşturan alışkanlıklarımızdır.

 

Alışkanlıklar, hayatımız boyunca kazandığımız tekrarlanan ve şartlanılmış davranışlardır. Bu tür davranışlar günlük hayatımızda önemli bir yer tutmaktadır ve genelde de onları değiştirmekte oldukça zordur.

 

Alışkanlıklarımız hayatımızdaki güçlü etkenlerdir. Tutarlı ve çoğu zaman da bilinçsiz davranış modelleri oldukları için her gün sürekli olarak mevcut karakterimizi ortaya çıkarır, etkili veya etkisiz olmamıza yol açar.

 

Bedenimize ve zihnimize iyi gelecek, daha mutlu ve kaliteli bir hayat sürmemizi sağlayacak alışkanlıklarımız olduğu gibi hayatı bize zehir eden, zindan eden alışkanlıklarımız da vardır maalesef.

 

Edineceğimiz doğru, sağlıklı alışkanlıklarla ömrümüzü uzatmak elimizde olduğu gibi hatalı, yanlış, uygun olmayan alışkanlıklarla da hayatımızı kısaltmak yine bizim elimizdedir.

 

Edinilecek sağlıklı alışkanlıklar sadece ömrü uzatmakla kalmaz; aynı zamanda yaşadığımız hayatı da daha kaliteli kılar ve sağlıklı, huzurlu, mutlu, sevgi dolu bir hayat sürmemize vesile olur.

 

Diğer taraftan olumsuz alışkanlıklar da doğal olarak hayatımızın tüm kalitesini düşürür.

 

 

Şüphesiz ki, bazı alışkanlıkları değiştirmek çok zor olabilir ya da değişim uzun zaman alabilir. Ancak unutmamalıdır ki, alışkanlıklarımız, bir işte başarılı olmamızı sağlayabilirken aynı zamanda onu kontrol altına alamadığımızda ve dileğimiz gibi şekillendirmediğimizde bizi işin içinden çıkılamayacak bir yanlışa da sürükleyebilir.

 

 

Yüce Yaratan, insanı pek çok kabiliyet ve bilgi ile donatmış ve insanın bunları iyi ve güzel işlerde kullanmasını istemiş; insanın kendisine, diğer insanlara, canlılara ya da çevreye zarar verebilecek ve alkollü içki içme, uyuşturucu madde kullanma, sigara içme, kumar oynama gibi her türlü alışkanlık ve davranışları da men etmiştir. Sigara, uyuşturucu madde ve alkolün zararları bilim dünyası tarafından da ispatlanmıştır.

 

Ayrıca uzmanlarca da düzenli ve dengeli beslenmek yerine devamlı ve/veya aşırı yemek yemek, TV veya internet karşısında saatlerce oyalanmak, gün içerinde sürekli zararlı atıştırmalıklar tüketmek, tırnak yemek, saatlerce telefonda konuşmak, aşırı süratli araba kullanmak,  tembellik gibi hatalı alışkanlık ve davranışlardan da kaçınılmasının gerekliliği vurgulanmıştır.

 

Diğer yandan insanlara ‘hayır’ diyebilmeyi öğrenmemek ve sürekli her istenileni yerine getirmeye çabalamak, yapmak da yanlıştır. Atılacak her adım için, bir başlangıç için, bir davranış için başkalarından olur beklemek, onay beklemek de yanlış bir alışkanlıktır.

 

 

Her türlü olumsuz alışkanlık ve davranışlar kişinin sadece kendisine değil; ailesine, sevdiklerine, akrabalarına, çevresine, yaşadığı topluma ve devletine de zarar verebilir.  Çünkü bu tür durumlar kişinin var olan yeteneklerini kullanmasını engeller ve üretkenliğini azaltır. Bu durum da kişiyi maddî ve manevî zarara uğratır.

 

Kötü ya da zararlı denilebilecek alışkanlıklar, hayatın kontrolünü kaybetmeye, işlerin yolunda gitmemesine, uğraşların boşa gitmesine neden olurken hayatı yeniden düzene sokmak da zorlaşacak ve bir hayli sancılı, sıkıntılı süreç yaşanabilecektir.

 

Göreceli bir kavram olarak düşünülen iyi ve kötü alışkanlık ve davranışlar insanın istediği, lâkin zararlı olduğunu kesin olarak bildiği alışkanlıklar ile insanın istemediği ama faydalı olduğunu yine kesin olarak bildiği alışkanlıklar olarak sınıflandırabilir.

 

Kötü alışkanlıklarımızdan vazgeçmek için hiçbir zaman geç değildir. Hayatımızda yapacağımız küçük dokunuşlarla, küçük değişiklerle bu süreci aşmanın çok kolay hale gelebileceğini asla unutmamalıyız. Unutmamalıyız ki, kişinin kendisi için ve içinde bulunduğu toplum için faydalı olan davranışları alışkanlık haline getirmesidoğal olarak hayat kalitesinide artıracaktır.

 

 

Bireylere olumlu alışkanlıklar kazandırılmasında ve olumsuz alışkanlıklardan uzak tutulmasında eğitim de önemli rol oynamaktadır.

 

 

Bu çerçevede eğitim olumlu yönde bireylere yeni davranışlar edindirmeli, yetiştirmeli ve gelişen dünyada sürekli olarak gelişimlerini sağlamalı; davranışlarda samimi, dürüst ve adil olma, sözüne güvenilir olma özelliğini kazandırmalı; okuma ve öğrenme isteğinin alışkanlık haline getirilmesine yardımcı; bireylerin olumlu alışkanlıklar kazanmalarına ve olumsuz alışkanlıklardan uzak durmalarına yönelik olmalıdır.

 

 

Olumlu alışkanlıkların kazandırılmasında ebeveyn ve öğretmenlerin önemli rol model olduğu da unutmamalıdır.

 

*

 

Alışkanlıkların insan hayatındaki önemini çok güzel ifade eden bir kıssa ile noktayı koyalım.

 

Bir bilgenin öğrencileri bir gün sormuşlar:

 

'İnsanlar neden kötü alışkanlıkları daha kolay ve iyi alışkanlıkları daha zor edinirler? Neden iyi alışkanlıklarını uzun süre muhafaza edemiyorlar?'

 

Bilge:

 

'Peki, ben size şöyle bir soru sorayım:’

 

‘Eğer iyi tohumu güneşte bırakırsak ve kötü, çürümüş tohumu toprağa gömersek ne olur sizce?'

 

Öğrenciler:

 

'İyi tohum kuruyacak güneşte, kötü tohum ise hastalıklı filizler verecek ve sağlıklı bir meyve oluşmayacak' diye cevaplamışlar.’

 

Bilge devam etmiş:

 

'İnsanlar da bu şekilde davranır. İyilikleri ruhlarında saklayıp filizlerini büyütmektense açığa çıkarıp kaybediyorlar. Diğer yandan da günahlarını ve kötü taraflarını başkalarından saklamak için içlerinde gizliyorlar. Onlar orada büyüyüp insanı kalbinden yok ediyorlar...’

 

‘Ancak siz, bilge olun...'

 

*

 

Kötü diyebileceğimiz olumsuz, yanlış, hatalı alışkanlıklar zevk verdiği için öğrenmek daha kolay gelmekte; iyi alışkanlıklar da zaman, güç ve irade istediği için zor gerçekleştirilmektedir.

 

Her daim iyi, güzel alışkanlıklar edinilmesi dileğimle sağlıklı kalın, mutlu kalın, hep sevgiyle kalın…

YAZARIN DİĞER YAZILARI