?>

UMUT BAHARDIR

Habibe ÇEVİK

7 ay önce

Kelâmın ve kalemin de sahibinin adıyla Bismillah;   Umut ile inanç aynı ağacın bahar dalları gibidir. Kökleri aynı toprağa bağlı, dalları aynı göğe uzanan.. Umut insanı hayata bağlayan, karanlığın bağrında beliren ışık huzmesi, ruhunun kapılarını geleceğe açan, aktif, dönüştürücü, olgunlaştırıcı bir eylemdir. Umut ancak sağlam bir inanç ve sabırla insanın yüreğinde kök salar. Geleceğe, iyiye, güzele, zorluklara talip olmaya, zorlukların yanındaki kolaylıklara inanmaya, dağları aşmaya, karanlığın içindeki gizli muştu olan aydınlığa ermeye inanmaktır..   Kuran-ı Kerimde Yusuf 87. Ayette inananların ümit kesmemesi telkin edilirken ümit kesenlerin inanmayanlar olduğuna vurgu yapılır. İnanmak ve umut etmenin birbiriyle büyük bağının olduğunu görmekteyiz.   En zor zamanları aşan insanların temel özlelliği zor zamanların geçeceğine, geleceğin aydınlanacağına inanmalarıdır. Tarihin en karanlık devirlerinden, zor koşullarda yaşama tutunan insanların temel özelliği umut etmek. Bir çıkışın olduğuna inanmak. Tarihin seyrini değiştiren iyiliğin neferleri olan insanlarında en temel özelliği umut etmek. Umut geleceğe sımsıkı tutunmayı sağlayan sağlam bir ip..   Zor zamanlarda insanın yaptığı en kolay hata umutsuzluk ile kendini sarmalamasıdır. Bir söz vardır; Umutsuzluk yarının ensişesini gideremediği gibi bugününde gücünü alır. Umutsuzluk tam olarak insanı felç eden bir durum oluyor. Aktifliğini, heyacanını, inancını, köklerini çürüten zehirli bir sarmaşık. Kurtulmak insanın doğru yere kök salmasıyla, içindeki yabani otları, düşünceleri temizlemesiyle, büyütmek istediği heyecanlarını, düşüncelerini, sulamasıyla olabilir. İnsanı hayatta diri tutan, umut ettiği, inançla bağlandığı, kendisini güzelliklere sevk eden hayalleri, hayatına anlam olmalı. Bu hayallere ulaşma inancı insanın içinde yanan bir umut ateşi oluverir. Zamanla bu ateş büyür ısıtır insanın içini. Umutla güzelleşen insan, umudun aktifliği, dönüştürücülüğü ile diğer insanların da içindeki umut meşalesini yakar. Toplumsal boyutta insanı üreticiliğe, fayda sağlamaya, ileriye taşıyan güç olur.   Kuran-ı Kerimde pek çok ayette umut aşılanır, umutsuzluk manasına gelen yeis yerilir. Kur'an-ı Kerimin en ümitli ayeti olarak tanınan ayeti Zümer Suresi 53. Ayettir. Bu ayette Allah'ın rahmetinden asla ümit kesilmemesi buyrulur. Günahlarla, hatalarla ne kadar yıkıma uğrasa da insanın Allah mümin kulunundan hiçbir zaman ümidini kesmez, kulundan vazgeçmez. Tövbe, arınma kapısı ile daima yeniden diriliş ile ruhu yenilenir insanın. Hayatın kıymetli olduğunu anlarız. Yaşamın, nefes almanın, insanın kıymetli olduğunun göstergesidir umuda inanmak. Tüketim çağında çoğu şeyin eskiyip çöpe atılıp sürekli yenilerini almanın doruğunda olan insan, kendini de diğer insanlarıda kolayca çöpe atıp kendinden vazgeçebiliyor. Oysa umut vazgeçmemektir, yeniden diriliş olgusudur.   Peygamber (sav)'in bir hadisi şerifinde; "Yarın kıyametin kopacağını bilseniz bile bugün elinizdeki fidanı dikin." buyurur. Umudun derin manalarını içeren bu hadisi şerif bizim sonuçlardan sorumlu olmadığımızı, bizim görevimizin iyiliğin, hayrın, güzelliğin fidanlarını dikmek, tohumlarını ekmek olduğunu vurgular. Fidanları ve tohumları yeşertecek olan onları yaratandır. Zamanını biz bilemeyiz belki hiç göremeyiz fidanların meyvelerini ama meyvesini yiyemeyeceğimiz ağacı dikmek umutsuzluk değil geleceğe yapılan yatırımdır. Bizler de bizden evvelkilerin fidanlarının gölgelerinde serinleriz..   Velhasıl; umut geleceği güzel çağırmak, geleceği gayretle beklemek, içindeki ateşi söndürmemek, yeniden diriliş, gönlündeki bahar dallarını göğe uzatmak.. Umutla kalın.. Vesselam..
YAZARIN DİĞER YAZILARI