?>

“NEREYE KADAR İTİDAL, NEREYE KADAR SABIR”

“NEREYE KADAR İTİDAL, NEREYE KADAR SABIR”

Uğur YILDIRIM

3 yıl önce

-Türkiye Cumhuriyeti ve Kurumları; toplum düzenini inşa ederken, bireylerin kim olduğunu ilan ederken, yobazlarların ideolojilerine değil, kanunlara ve ahlaki değerlere bakar. Biz müslümanlar dinimizi yaşarkende kanunların yanında Kurana ve Sünnete tabi oluruz. Neyi nasıl konuşacağımızı İslam düşmanları değil, Allah ve Resulünün buyruklarına göre belirleriz. İslam karşıtları; Müslümanların kula değil, Allaha kul olduğunu er veya geç öğrenecekler. -Yaşadığımız toprakları tarihimiz boyunca şanlı ve kahraman ecdadın kanıyla, feda ettikleri hayatlarıyla yurt edindik. Tarih sayfalarında tüm milletlerce ders olarak okutulan kültürümüz ve vatan toprağımız sayısız gaza ve fetihle  yuva edinildi. Çağ kapatıp çağ açan “ENSAR RUHLU” Aziz ecdadımıza layık olmak, tarihi sorumluluğumuzu bilmek her Türk Milletinin ve vatandaşın namus ve vatan borcudur...  -Emperyalizmin ve Haçlı ruhunun ülkemiz ve müslümanlar üzerindeki hain emelleri hiç son bulmadı. Geldiğimiz nokta öyle bir hal aldı ki: Namussuzların, namuslulardan sesi daha özgüvenle çıkıyor. Son günlerde ülkemizde aynı anda bir çok ilde çıkartılan orman yangınlarını izlerken, milyonlarca canlı, bitki ve hayat alevler içinde yanarken, milli servetimizinde yok olmasına kahrolduk. Çigerlerimizin yanışını üzüntüyle, gözyaşıyla ve öfkeyle seyrettik.  -Can Ataklı denen aklı evvelin bu yangınlardan önce bir videosunu izleyip dinlerken sarfettiği sözlere inanamadım, şok oldum. Bu millete ve vatana ait birinin bu sözleri söyleyecek kadar insanlıktan ve vatan sevgisinden çıkması mümkün olabilir mi ? Can Ataklı denen müflisin Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a olan kini ve sandıkta yenememenin nefretiyle toplumu manipüle eden bir videosundan bahsediyorum. Şöyle diyor Ataklı; “Darbeler artık işe yaramıyor. O halde Sayın Erdoğan’ın gitmesi için çok büyük bir halk harekatı olmalı, ayaklanma, iç çatışma çıkmalı, çok büyük deprem olmalı diyor Ve ekliyor. Orman yangınları çıkmalı, Öyle büyük orman yangınlar çıkmalı ki; Avusturalya’daki gibi tüm ülkeyi saracak yangınlar çıkmalı” diye şer odaklarına “subliminal  Mesajlar” vererek karanlık odakları davet ediyor. Ve devam ediyor “Esas olarak çok büyük çok büyük can kaybına neden olacak olaylar olmalı” diyor.  -Kalbi kin ve nefretle kararmış, Sayın Erdoğan’ın gitmesi için feda etmeyeceği milli ve manevi bir değerinin olmadığı anlaşılıyor. Aziz ve Necip milletimize ve vatanına aidiyet şuurunu kaybetmiş, emperyalizmin maşası olmuş, islama nefret duyan, hamasetle yüklü habis kalpli bu müptezel, halkı kin ve nefrete düşüren açıklamalarının teşhir olması sonrası yetkililerin gereğini yapması kamu hukuku için artık bir elzemdir. Kimse bu ülkede salyangoz satamaz... Satanlarda ödeyeceği bedeli acıyla tecrübe etmeli...  Bu ülkede ne yazık ki yıkıcı faaliyetler demokrasi ve düşünce özgürlüğü olarak satılıyor. Ve kanunların yaptırımı karşısında kalkan gibi kullanılıyor.  -Meşru hükümeti yıkmaya çalışmak “Anayasal suçtur.” Can Ataklı’nın engerek yılanı zehiri saçan dili, yıkım sözleri düşünce özgürlüğüne sığamaz. Bu hamaset dolu açıklamalarla şer odaklarının eyleme geçirilme daveti yapılmıştır. Nihayetinde diğer karanlık odaklarla birlikte eylem davete dönüşmüş; orman yangınlarıyla nihayete ermiş, milyonlarca canlı yaşamını kaybetmiş, maddi kayıp yaşanmıştır. Hukuk sistemimiz ve kamu vicdanı bu kadar yıkım içeren “sözde düşünce özgürlüğünü” kaldıramaz.  -Bu yangınlardan amaç küresel salgın pandemiyle mücadeledeki başarılarıyla uluslarası arenada itibar edinen ve turizm şirketlerinin gözde tatil beldeleri olarak tercih edilen ülkemize gelen ve gelmek için ülkemizi tercih eden tur şirketlerini kaçırılması hedeflenmiştir. Turistleri kaçırmak, turizimden elde edilecek milyarlarca dövizin önüne geçerek ülke ekonomisine zarar vermekte diğer bir hedeftir. PKK ve Fetö üyelerine moral verip halkı psikolojik olarak baskı altına almak amaçlanmıştır. Dışarıda Ve içerideki şer odakları manipülasyonlar Ve iç karışıklıklar çıkartmak için fırsat bekliyor. “Hak İstenin hakkını vermek, baş kaldıranın başını ezmek huzurun ve gelişmenin temelidir...” Kimsenin demokrasi ve düşünce özgürlüğü diye kamu hukukunu, toplum barışını tehdit etmesine fırsat verilemez... Bu bölücülüğe hizmet eden yıkım hoş görüşünün bitmesi milletin bilinçlenip şuurlu hareket etmesiyle başarıya ulaşır... Darbelerden umduğunu artık bulamayan bu fitne odakları tımar edilip ıslah edilmeli...  -Kamuoyu, özellikle genç nesil uzun bir zamandır içteki ve dıştaki şer odakları tarafından sosyal medya aracılığıyla onlarca algı ve manipülasyonla yanıltılıp kutuplaştırıldı, birbirinden nefret eder duruma getirildi. Toplum, fırlatılmak üzere yaya yerleştirilmiş ok misali yayın ipinin kopması için gerilme noktasındaki dirençin son aşamasına gidiyor... Ya ok fırlayacak, yada o yay gerilme direncinin son noktasında kopacak. Ve ne yazık ki; toplum otla, böcekle küçük hesaplarla uyutulurken; asıl amaç olan yıkım faaliyetleri hızla devam ediyor.  -Bin asırlık yüce milletimizin feraseti ve devlet aklıyla üzerinden gelemeyeceği bir problem yoktur. Yeter ki millet olaylara sağ duyu Ve akıl süzgeciyle bakıp yaklaşsın. Allah Devletimize, bayrağımıza, ezanımıza, ordumuza, güvenlik güçlerimize, milletimize ve devlet büyüklerimize zeval vermesin. Vatanına, bayrağına, değerlerine sahip çıkmayan toplumların Mısır, Irak, Suriye, Fas, Libya gibi ülkelerin kimlere hizmet ettiği, bağımsızlığını kaybettiğini, milletinin sömürüldüğü ve ne hallere düştüğü tüm insanlığa malum olmuştur. Vesselam.
YAZARIN DİĞER YAZILARI