Okumak, hayal bile edemediğimiz dünyaların kapılarını açar. Okumak dinimizin ilk emridir. Kitap, bilgidir; kitap erdemliliğin en önemli yardımcılarındandır. Kitap okuyan insan kendini geliştirir. Her kitapta yeni bilgilerle donanarak pırıl pırıl parlayan bir dünya görüşüne sahip olur. Kitabın kitapçıların raflarında yer aldığı bir çağda kitap okumamak insanın kendine yapacağı en büyük kötülüktür. Kitap okuyan insanı hem kendini yetiştirir hem de pek çok konuda bilgi sahibi olarak topluma faydalı bir birey haline gelir. Kitap okuyan insanlar, içinde yaşadıkları toplumun da değerini de arttırır. Daha kültürlü, daha bilgili bir toplum oluşturarak çağın gereklerine uyum sağlar.
Türkiye´nin kitap okuma alışkanlıkları ve yayınevi verilerine ilişkin bir araştırma yayınlandı. Araştırmaya göre Türkiye´de kişi başına yaklaşık 8 kitap düşüyor, Türkiye´de insanlar kitap okuma eylemine günde sadece 7 dakika ayırıyor. Doğruluk Payı gönüllü editörleri Settar Uğur Kurt ve Çağrı Öner´in 2019 yılında, Kütüphane Haftası için Türkiye´nin kütüphane ve kitap verilerine ilişkin bir araştırma raporunun sonuçlarını yayınladı. Türkiye Yayıncılar Birliği´nin açıkladığı istatistiklerin yer aldığı Türkiye Kitap Pazarı Raporu´na göre, Türkiye´de toplam 6 bin kitabevi var. Aynı rapora göre ülkemizdeki dağıtım şirketi sayısı ise 150. Yıllara göre incelendiğinde 2008-2012 yılları arasında sahip olduğumuz yayınevi sayısının hızla artış gösterdiği, 2013´te toplam sayının 1732´ye gerilediği o günden bu yana ise grafiklerin yatay bir harekete sahip olduğu gözlemleniyor.
Maalesef ülkemizde kitap okuma alışkanlığı çok düşük. Hangi açıdan bakılırsa bakılsan kitap okumak kişiye değer katar. İnsana hiçbir zarar vermediği gibi kişiye birçok fayda sağlar. Bu sebeple kitap okumak bir alışkanlıktan öteye bir yaşam tarzı olmalıdır. Kitap okuma alışkanlığı küçük yaşlarda kazanılarak ömür boyu devam ettirilmelidir.