?>

“SANAL UYUŞTURUCU RUH HASTASI YAPIYOR”

Uğur YILDIRIM

2 yıl önce

-Toplumu oluşturan bireylerin sanal aleme esir olup zamanlarının büyük bir bölümünde sürekli neler olup bittiğini öğrenme merakıyla, özellikle gençlerin internette ve sosyal medyada zaman geçirme tutkuları artık önüne geçilemez bir hastalık haline geldi.   -Sosyal hayatta özellikle milli ve manevi duygulardan, tarihsel şuurdan uzak olup fikir üretemeyenler, sanal âlemde fenomen olmak, politik ikbal elde etmek, bir ideolojinin taraftarı olmak, para kazanma mecrası olan, toplumun ruh sağlığını zehirleyen bir kültür gelişti. Facebook, Twitter, Instagram, TikTok gibi sostal medya ağları ne yazık ki; bizim toplumumuzun sağlıklı ve bilinçli olarak kullanmayı becerebildiği bir mecra değil...   -Sanal terörizm veya uyuşturucu olan Fomo, kişinin iradesini esaret altına alan, kutuplaşmayı artıran, saygıyı ve sevgiyi boğan bir hal aldı... Fomo, güncel ve anlık haberleri öğrenme ve yayma alışkanlığı olduğu gibi aynı zamanda insanları saatlerce internette ve telefon başında esir alma hastalığıdır. Çocukların, yetişkinlerin hatta yaşlıların dahi kendini kaptırdığı Fomo hakkında, uzmanlar bu bağımlılığa yakalananların, kontrol altına alınmamaları durumunda, ileride ciddi ruh sağlığı problemleriyle karşılaşacaklarını bildiriyorlar.   -“Sanal Dünya” gençlerde ve yetişkinlerde cep telefonlarında ve PC başında saatlerce güncel gelişmeleri takip etme merakı uyandırdığı için, gerçek hayattan ve günlük hayattan bireyleri uzaklaştırmaktadır. Sosyal medya bağımlılığı olanlar, çevresinde iletişim kuramayan, özgüven sorunu yaşayan bireylerin, doyurulmamış duygularını tatmin edebilme sahası olarak kullanılıyor.   -“FOMO” hastaları, toplumsal hayattaki haberleri kaçırma endişesi taşıtan özellikle gençleri ve yetişkinleri etkiliyor. Fomo,“sanal uyuşturucudur”. Saplantı halini alan bu bağımlılık, uyuşturucu etkisiyle insanın bilinç altını kontrol altına alırken, özellikle politik manipülasyonlar üreterek toplumun ruh sağlığını bozuyor. Fomo, merakla birlikte nefret ve çatışmadan besleniyor.   -Yalan, fitne ve toplumun huzurunu bozma üzerine kurgulanmış bilgilerle; ruhsal bir hastalık halini alan “Fomo” kişiyi ailesinden, iç huzurdan, sosyal hayattan daha sonrada manevi değerlerden uzaklaştırıyor. Özellikle genç nesillerde bu hastalığın önüne geçmek için aile bireyleri birbiriyle daha fazla vakit geçirmeli... Türk toplumun örf ve adetleri genç nesillere doğru aktarılmalı, çocukluktan itibaren doğru ilgi alanlarına yönlendirilmelidir. Eş, dost ve arkadaş guruplarından oluşan guruplarında zaman geçirilmelidir. Kitap okuma alışkanlığı, milli tarih şuuru, spor yapma becerileri, tarihi ve turistik geziler özendirilmelidir. Bireyler doğal yaşamdan koparılmamalı, manevi değerler özendirilmelidir.   -Beşeri ilişkilerin sanal alemden değil, gerçek yaşamdan takip edilmesi bireyleri daha sosyal, sağlıklı ve başarılı yapar. Sosyal medya faktörlerinin zihin bulandırdığı, insanları kutuplaştırdığı, kirli bilgilerle fitne ektiği, toplumsal barışı tehdit ettiği, ahlaki değerleri yok ettiği bir ortamda yasal düzenlemeler ivedilikle uygulanmalıdır. Milli, manevi değerlerimizi dejenere eden, kişinin ruh sağlığını bozan, fitne ve bozgunculuk yayan sosyal medya ağları haber alma, fikir beyan etme, özgür medyayı takip etme hakkı olamaz.
YAZARIN DİĞER YAZILARI