?>

Sen bendeki yüreğini hiç görmedin...

Nermin Karaman

12 ay önce

Ne yerde ne gökteydik.  Sanki yüzyıllar geçmiş de vakitsiz bir vakitte bir gezegen de yerçekimsiz bomboş sokaklarda,  bombalanmış bir evdeydik.. Yıldızlar, olmayan bir gökyüzün de gelişi güzel serpiştirilmişti,  elimi uzatsam tutacağım  öyle yakın...  Ve altımızdan ırmaklar akıyordu masmavi çağıl çağıl.  Sımsıkı kenetlenmişti ellerimiz, boşlukta duruyorduk öylece...  Sanki biraz önce yağmur yağmış, kirpiklerimden sözülüyordu yanağıma.  Sadece gözlerin konuşuyordu bu ıssızlıkta biliyordum ne söylediğini..  Gözlerini okumayı öğrenmiştim ben yüzyıllar öncesi senin haberin yoktu, olmadı da...  Nefesimi tuttum, ciğerlerim patlarcasına bu bir rüyaysa uyanmayayım diye..  Bi martı geçti süzülerek başımızın üstünden,  denizin kokusunu bıraktı  ellerimize..  Göğsüne bastırdın başımı, saçlarımdan tutup.  Bilyaları dağılmış da toplamaya çalışan bir çocuk telaşıyla, saklamak ister gibi.  Hiçbir yere gitmiyorum  Gidemem ki...  Milattan öncesiydi sana köle oluşum ellerim zincirli, ellerine hapsoluşum.  Kalbinin sesini duyuyordum,  sende değil bende atıyordu. Sen bendeki yüreğini hiç görmedin, hiç duymadın ki... Nefesinden içtim ılık ılık.  Bal şerbeti gibi doyumsuzdu aktı geçti boğazımdan.. Rüya ile gerçek arasıydı.  Kör lambanın titreyen kör ışığında öldük biz bin kere, yüzbin kere ve hep tekrar dirildik bir kelebeğin dokunuşuyla ya da  bir bebeğin kokusuyla.. Yanımdayken bile hasretin  hiç dinmedi ki,  gözlerimde asılı kaldın hep, hiç gitmedin ki.. 
YAZARIN DİĞER YAZILARI