?>

“SOSYAL İLETİŞİM AĞLARI YAKIP YIKIYOR”

“SOSYAL İLETİŞİM AĞLARI YAKIP YIKIYOR”

Uğur YILDIRIM

3 yıl önce

-Sosyal İletişim Ağları, kullanıcılarını toplum mühendisliği ile bir merkezden örgütleyip ektiği fikirlerle toplumu istediği mecraya kanalize ediyor. Gençlerin, yetişkinlerin ilgi alanlarını öncelikle tespit ediyor. Toplum mühendisleriyle bireylerin ilgi alanlarına hükmedecek mesajlar göndererek algı oluşturuyor. Kullanıcılarına; kimi takip edeceklerini, kimi seveceklerini, kimden nefret edeceklerini, hangi düşünceyi savunacaklarını, hangi ürünü alacaklarını, zamanla doğruluğu ve yanlışlığı sorgulanmayan fikirlerin birer savunucusu olmaya yönlendiriyor. -Tik-Tok, Twitter, Instagram, Facebook, Whatsap gibi sosyal İletişim ağları kullanıcıların beynine; ticaret, siyaset, spor, sanat, teknoloji, bilim, ekonomi gibi alanlarda subliminal mesajlar gönderiyor. Cep telefonlarına indirilen sayfalarla, rehberlerinizdeki numaralardan foto galerilerine, mail adresinizdeki kişilere, foto galerinizden özel bilgilere kadar bir çok gizli bilgileye arayüz yazılımları sayesinde ulaşabiliyor. Bu ağlardaki yazılım mühendislerinin gözüken amacı, kullanıcılarına eğlenceli, masum ve güvenilir bir iletişim ağı olarak bilinmek ... Başta iyi niyetli olarak sunulan bu ağlar kullanıcılarını bir çatı altında buluşturuyor. Zamanla kullanıcılarına zevkli, eğlenceli bir hobi olan, daha sonra vazgeçilmez zevk katan yeni ilgi alanları sunarak kullanıcılarında aynı Whatsap iletişim ağında olduğu gibi kullanım bağımlılığı oluşturmaktır. -Daha geniş Sosyal İletişim Ağları olan Tik-tok, Instagram, Twitter, Facebook gibi ağlar kullanıcılarına hangi fikirlerin toplumda büyüyüp beslenip gelişmesini isterse kullanıcılarını bu yönde kanalize eder. Toplum üzerinde istenilen fikirler etrafında kullanıcılarını buluştururlar. Zamanla etkileşim gücünü artırarak kullanıcıları üzerinde bağımlılık yaparlar. Kullanıcılar bu alanlarda özgür olduklarını, özgüvenlerinin geliştiğini, egolarını tatmin ettiklerini, bu sanal dünyaya aidiyet bağı ile bağlandıklarını hissederler. -Binlerce, yüzbinlerce, milyonlarca kitleyi yönlendirerek sanal ve gerçek ortamda istedikleri fikri, ürünü, algıyı ve mesajı kullanıcılarına enjekte ederek algılarının vaz geçilmezi ve savunucusu yapabilirler. Bu ağları kullanmayı bilmeyen, yanlış bilgilerle yönlendirilmeye açık kullanıcılar, işte sosyal mecrada kutuplaştırılıp ayrıştırılmaya nefret ve fitne tohumları ekilmeye müsait hale getirilir. Sosyal medyadaki alanlar, kültürel, sosyal, ekonomi, siyasi, ahlaki ve sportif mevzularda sınırsız yoruma, düşünceye ve ideolojiye hizmet ederek gittikçe fanatikleştirilip istenilen düşüncelerin esiri haline getirilir. Bir mesajın paylaşılmasıyla dakikalar içinde etkileşim yaparlar. İşte tamda bu noktadan sonra aklı, fikri sosyal medya alanlarında rehin alınan kullanıcılar artık tek merkezden yönetilip emir alan ve o düşüncenin ektiği sosyal medyanın kölesi ve esiri olurlar. -Artık günümüzde demokrasinin, saygının, toplumdaki iç huzurun gizli düşmanı “Sosyal İletişim Ağları.” Bunların içinde “Tik-Tok” denen bir iletişim ağı var ki toplumsal huzur ve birlik için tam bir yıkım abidesi. Tik-Tok’u kullanan gençler belirli bir süre sonra tarihini, kültürünü, anasını, babasını, ailesini, edebini, saygıyı, sevgiyi, sorumluluklarını, dinini, millet olma unsurlarını barındıran değerleri inkar edebilecek kadar iradesini kaybedebiliyor. Başlangıçta masum olarak ortaya çıkan “Sosyal Medya,” eğlenceli, zevkli, özgürlükçü iletişim aracı olmaktan çıkıp ; insan ruhunu esir alan, kullanıcılarının iradesini köle eden sinsi ve tehlikeli bir hastalık oldu.. -Sosyal medya enstrümanlarıyla yapılan paylaşımların kaynağının ve doğruluğunun kontrol edilemediği bir ortamda, paylaşımların çok hızlı yayıldığı, Küresel arenada milyarlarca kullanıcıyla iletişim kurmaya imkanı olan, kötü amaçlara hizmet edebilecek kirli bilgilerle oluşan algının temizlenmesinin zor olduğu bir virüstür... Toplumu birileri sosyal medya üzerinden çatışmaya sokup zaman içinde yangın çıkaracak fikirlerle kutuplaşmaya, nefrete ve ayrışmaya sevkettiğinin farkında mıyız ! -Arkadaşlıkların kıtalararası mesafelerde saniyeler içinde bir istek gönderisiyle kurulduğu, tvlerde kötü örneklerine ve mağduriyetlere şahit olduğumuz; ailelerin, toplumun ahlaki yapısını ve değerlerini tehdit eden sosyal medya ağları, önlem alınmazsa kontrolden çıkmak üzere... -İstenildiğinde, uluslararası istihbarat örgütlerinin rakip ve düşman gördükleri ülkeleri, liderleri ve toplumları kasıtlı haberlerle manipüle edecek, ekonomilerin tehdit edildiği, kısa sürede toplumsal barışı, huzuru ve milli güvenliği tehlikeye düşürecek kadar zehirli bir dünyadır sosyal iletişim ağları...  -Sosyal medya ağlarının sunduğu fırsatların yanında bilinçli ve etik değerlerden uzak kullanıldığı zaman onarılmaz sonuçlar doğurmaktadır. Toplumumuzun, genç neslin, dinimiz ve kültürel değerlerimiz için günümüzde ve gelecekteki toplumu manipüle edebilecek bir etkileşim aracıdır sosyal iletişim ağları... -“Sosyal İletişim Ağları” özellikle gençliğin düşünme, üretme ve hayal gücünü olumsuz etkiliyor. -Sosyal medyayı kullanabilmek zaman, tecrübe, bilinç ve eğitim ister. Batının yüksek bağlam kültürümüzün içimize soktuğu, dini ve ahlaki değerleri, saygı ve hoşgörü anlayışını istila eden sinsi bir iletişim aracı oldu sosyal medya... Teknoloji nimetlerinin, toplumun kültürel ve manevi değerlerine verebileceği zararların iyi analiz edilerek gerekli yasal düzenlemeler ivedi yapılmalıdır. Özellikle Tik-Tok denen iletişim ağı Türk toplumunun ahlaki ve kültürel değerlerini yok etmeye hizmet eden, gençlerin aklını efsunlayarak iradelerini esaret altına aldığı ülkemizde bu alandaki erişim bantı derhal kapatılmalıdır. Ebeveynler ve eğitim sisteminin paydaşları gençliği etkin şekilde bilinçlendirmelidir. Bu alandaki yasal düzenlemeler zaman geçirilmeden İVEDİ yürürlüğe sokulmalıdır.
YAZARIN DİĞER YAZILARI