?>

?YALANDAN BESLENEN SOSYAL MEDYA ŞİRKETLERİ VE KULLANICILARI?

Uğur YILDIRIM

4 yıl önce

Yapılan genel bir araştırma sonucuna göre; Türk toplumu sahte habere en çok maruz kalan ülkeler kategorisinde yüzde 49 ile ilk sırada yer alması toplum olarak geldiğimiz noktayı gösteriyor. Yani sözün özü şu: ?Yalanla soluyup yalandan beslenen bir toplum olarak Türk toplumu bu araştırmadaki haberin konusunun lideridir.? Sosyal medya şirketlerinin kullanıcıları etkili bir manipülasyon aracı haline dönüştürdüğü ve toplumu olumsuz yönde kanalize ettiği ortada... Ülkemizde Sosyal Medya şirketlerinin toplumu Manipüle etmesi ve etkili bir şekilde ayrıştırması hiç şüphesiz ?Gezi kalkışması? ile başladı. Terör örgütleri ve FETÖ ile zirveye taşındı...   -Küresel güçler; toplumları ve ülkeleri sosyal medya şirketleri ile dizayn ediyorlar. Kirli paylaşımlarla veya yıkıcı ideolojilerle İnsanlar kutuplaştırılıp ayrıştırılıyorlar. Siyasal örgütlerin ve millete mal olmuş seçilmiş liderlerin sosyal medya hesaplarını kısıtlayarak onları susturmaya, hesaplarını askıya alarak takipçileriyle olan iletişimleri engelleniyor. Toplumun huzuruna ve devleri yönetenlerin fikirlerine tahammül edemeyen, demokrasiyi askıya alan, sansürcü zihniyet Twitter gibi sosyal medya şirketlerinin baskıcı ve sindirici politikalarına tepkiler çığ gibi büyüyor.   -Bataklığa dönüşmüş olan sosyal medya mecraları olan Facebook, Twitter, Youtube, Tiktok ve İnstagram´ın da aralarında olduğu medya platformlarıyla ilgili yapılan araştırmalarda ideolojik paylaşımlarla kutuplaşmış kullanıcıların paylaşımlarındaki doğruluk değerlerinin araştırılmasında Türkiye´nin uluslararası raporlardaki hali içler acısı bir hal almış durumda.   -Hangi siyasi görüş ve düşünce için olursa olsun; zafere giden her yol mubahtır anlayışıyla paylaşılan yalan haberler, gerçek olan haberlerden altı kat daha inandırıcılık taşıdığı ortada... Toplum kirli ve fitne amacı taşıyan haberleri gündeminde tuttuğu kadar, doğru haberlere rağbet göstermiyor. İşte toplumsal değerlerin ve milletimizin huzuru için tehlike tam da burada boy gösteriyor. Küresel sermaye ve sömürü düzeni; beşinci kol faaliyetlerini sosyal medya platformları üzerinden ?Z kuşağını? manipüle ederek, anne ve babaların dahi önüne geçemediği sapkın fikirlerle ve arzularla gençlerin beyinleri zehirleniyor.   -Özellikle Z kuşağı gençlerin vazgeçilmez ilgi alanı olan sosyal medyayı kullanma tutkuları ve paylaşılan haberlerin gerçek olup olmadığının gençler için bir önemi yok. Gençler haberin doğruluğunu araştırmadan, tehdidi fark etmeden fitne yayan haberleri paylaşıp sahiplenebiliyorlar. Yalan ve manipülatif haberlerin doğuracağı sonuçlar ve felaketler gençlerin umurunda dahi olmuyor. Maalesef sorumluluk taşımayan, etik değer anlayışı olmayan Z kuşağı gençler, illegal örgütler tarafından kullanılmaya, heba edilmeye müsait bir durumdalar...   Hakikatin kıymet görmediği, gerçeklerin göz ardı edildiği, doğrunun katledildiği, teyide muhtaç kirli bilgilere itibar edinilmesi bin yıllık mazisi olan milli, manevi değerlerimizi dejenere etmektedir. Bu gidişat İslam´ın ulvi değerlerini barındıran kültürümüz ve milletimiz adına çok kaygı verici bir durum... Söz ağızdan çıkana kadar kişinindir, ağızdan çıktıktan sonra veya sosyal medya hesabında inanıp paylaştığı yargılar kişiye sorumluluk yükler, tarafları bağlar.   -Gözyaşı döken timsahların ortalıkta kol gezdiği bir dönemde hassas bir zaman diliminden geçiyoruz... Özellikle günlük sohbetlerde, tartışmalarda, sosyal medyada birbirlerine üstünlük sağlamak için yapılan paylaşımlar ve yorumlar, bileme taşı gibi insanları öfkeyle doldurmakta, aralarını açmakta, hoşgörü ve saygıyı katlederken karanlık zihinlere ortam hazırlamaktadır. Nefret eken fikirler sevgi biçemez. Fikir üretemeyenler başkalarının fikirlerinin uşaklığını ve köleliğini yaparlar.
YAZARIN DİĞER YAZILARI