Arife DEFNE ARSLAN
Sivas İl Müftülüğü Vaizi İdris Kocabaş tarafından personele yönelik müftülük konferans salonunda düzenlenen konferansta din görevlilerine Kudüs’ün Müslümanların için önemi ve tarihi seyri anlatıldı.
“Mescid-i Aksa ilk kıblemiz, ikinci mescidimiz ve üçüncü haremimizdir” diyen Vaiz Kocabaş, “Kudüs sadece bir Arap kenti değil Müslümanların ortak değeridir. İslam’ın ilk kıblesi, Allah Teala’nın etrafını mübarek kıldığımız diye övgüyle bahsettiği Mescid-i Aksa’nın ev sahipliğini yapan ve Peygamberimizim en büyük mucizelerinden biri olan miraca tanıklık etmiş olan bir beldedir. Allah Teala dileseydi Peygamberimizi Kabe’nin yanı başından miraca yükseltebilirdi. Ama O habibini Mekke’den Kudüs’e götürmüş, oradan miraca yükseltmiştir. Başka hiçbir gerekçe olmasa dahi Peygamberimizin Kudüs’ten miraca yükselmiş olması Kudüs’ü ümmetin ortak davası olmaya sevk etmeye yeterlidir.” ifadelerini kullandı.
Vaiz Kocabaş, sözlerine şöyle devam etti.
“Feyiz ve bereket yurdu olan Kudüs Müslümanların yönetiminde Barış Yurdu/Daru’s-Selam olurken, haçlı ve siyonistlerin elinde barışa hasret bir yurt hâline gelmiştir. Hz. Ömer’in fetih tarihi olan 638 yılından 1099 yılına kadarki dönem Kudüs’te İslâm’ın sancağının dalgalandığı dönemdir. Ne yazık ki 1099 yılında I. Haçlı işgaline uğrayan Kudüs, çoğu Müslümanlardan olmak üzere, Hristiyan ve Yahudilerden oluşan yetmiş bin civarında insanın katline şahit olmuştur. 88 yıl süren bu kanlı işgal, Kudüs’ün şanlı fatihi Selahaddin Eyyubi’nin 1187 yılındaki fethine kadar devam etmiştir. Selahaddin Eyyubi’nin Kudüs’ü kurtarmasıyla oraya yeniden barış ve adalet hakim olmuştur. Kiliseye dönüştürülmüş cami ve mescitler orijinaline çevrilmiş, sadece Müslümanlar değil diğer dinlere mensup insanlar dahi rahat bir nefes almıştır. Bugün bile batıda hakkaniyet sâhibi pek çok tarihçi Selahaddin Eyyubi’nin hakkını teslim ederken haçlıların eşi görülmemiş zulmüne dikkat çekmektedirler. Kudüs’te yaklaşık on sekiz asır İslam’ın sancağı dalgalanmıştır. Ne yazık ki 1917 yılından günümüze kadar Kudüs’te kan ve gözyaşı devam etmektedir.”
Kudüs’ün ben Müslümanım diyen herkesin ortak davası olduğuna vurgu yapan Kocabaş,“Bugün Kudüs davası için fedakarlık yapmayanlar, geçici menfaatleri uğruna haktan yana tavır almayanlar hem dünyada hem de ahirette zelil olmaktan kendilerini kurtaramayacaklardır. Bu açıdan İslam dünyası kendi içindeki basit ihtilaflardan sıyrılıp yönünü Kudüs’e dönmeli ve Mescid-i Aksa’nın özgürlüğü için elden geleni yapmalıdır. Unutulmamalı ki Kudüs’ün özgürlüğe kavuşması, hâl-i hazırda var olan pek çok sıkıntının nihâyete ermesinin teminatı olabilir.” dedi.
Editor : Haberpanelim