Sağlık sektöründe gelişen teknolojiyle beraber hastalar artık daha kolay tedavi edilebiliyor. Uzmanlar tarafından beyin tümörü tedavisinde kullanılmak üzere geliştirilen Gamma Knife yöntemi, kafa içindeki hastalıkları 200’e yakın milimetrik odaklanmış gamma ışınları ile nokta atışı olarak tedavi eden bir teknoloji olarak ön plana çıkıyor. Ayrıca uzmanlar, Gamma Knife yönteminin en büyük avantajlarından bir tanesinin de gamma ışınlarının tümöre veya lezyona yeterli enerjiyi aktarırken çevre dokuyu tamamen koruduğunu da ifade ediyor. Ankara Koru Hastanesi Beyin Cerrahi Doç. Dr. Güner Menekşe, hastalara ağrısız, acısız ve kansız bir ameliyat olanağı sunan ve Gamma Knife yöntemine ilişkin İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine açıklamalarda bulundu.
"Açık ameliyattan fark gözükmemektedir"
Menekşe, Gamma Knife yönteminin hastalar için oldukça yüksek konfor sağladığını ifade ederek, “Açık ameliyattan fark gözükmemektedir. Sadece lezyon veya tümör alınmaz, yerinde kalır ancak verilen yüksek doz ışın tedavisiyle o tümörün ölmesi ya da lezyonun harap edilmesi mümkün olup o hastalık tedavi edilir” dedi.
“Gamma Knife ile tedavi olan hastalar, aynı gün taburcu edilirler”
Gamma Knife ile ameliyat edilen bir hastanın açık ameliyata kıyasla yatış süresinin daha kısa olduğunu belirten Menekşe, “Gamma Knife ile tedavi olan hastalar, aynı gün beklenmedik problem olmadığı sürece taburcu edilirler. Herhangi bir kesi ya da yatış olmadığı için hasta akşam evine gider, her türlü ihtiyacını giderebilir ve günlük yaşamına kaldığı yerden devam edebilir. Herhangi bir zaman ya da iş gücü kaybı olmaz. Bu en büyük avantajlardan bir tanesidir. Diğeri, bu hastalar için açık ameliyat sonrası minimum birkaç gün servis yatışı gerekir, ameliyat sonrası yara yeri takibi gerekir, bazı ilaçlar kullanması gerekebilir. Bunların kullanılmaması da Gamma Knife’ın en büyük avantajlarından birisidir” ifadelerini kullandı.
“Hastalar için genel anestezi almamak çok büyük bir avantajdır”
Menekşe, Gamma Knife’ın genellikle tek seansta uygulandığını ancak çok büyük tümör veya lezyonlarda tekrarlanabileceğini dile getirerek, “Hastalar için genel anestezi almamak çok büyük bir avantajdır. Gamma Knife yaparken sadece kafaya takılan çerçeve için lokal anestezi uygulaması yapıyoruz. Onun dışında hasta herhangi bir ilaç tedavisi de almıyor. Hastaların saçında kesilme, saç dökülmesi gibi problemler yaşanmıyor. Bunlar hastaları psikolojik olarak da etkileyen faktörler. Ayrıca beyinde ulaşılamayan, ameliyatla tedavi edilmesi oldukça zor olan tümörlerde ve lezyonlarda uygulanabiliyor. Gamma Knife’ın tek kısıtlayıcı özelliği 3,5 santimetrenin altında lezyonlarda etkilidir. Daha büyük lezyonlarda öncelikle ameliyat öneriyoruz ancak ameliyatlarla çıkarılamayan, hayati önemi olan kritik bölgelerdeki tümörlerde veya lezyonlarda geriye kalan tümör dokusu Gamma Knife ile tedavi edilebilmektedir” değerlendirmesinde bulundu.
Öte yandan, Menekşe, Gamma Knife esnasında hastanın operasyonu gerçekleştiren ekip tarafından bir kamera ve ses sistemi takip edildiğini ekledi. Menekşe bu sayede hastaya istenmeyen noktalarda direkt müdahale edilebildiğinin de altını çizdi.
“Çok mutluyum”
Geçen yıl başlayan baş ağrıları şikayetleri nedeniyle doktora başvuran 61 yaşındaki hasta Azime Arıkan, çok rahat bir tedavi süreci geçirdiğini belirterek, “ Önceki ameliyatımdan çok daha koşarak hareket ediyorum. Çok mutluyum. İyi ki de Gamma Knife olmuşum” ifadelerini kullandı.
“Daha rahat daha konforlu bir yaşamım var şu anda”
2018 yılında şiddetli baş ağrısı şikayetiyle hastaneye başvurduğunu ve tesadüf eseri beynin iyi huylu tümör tespit edildiğini belirten 32 yaşındaki hasta Merve Durmuş, “Boyut itibari ile küçüktü bu nedenle belli aralıklarla ilaçlı MR ile takip edildi. Son bir buçuk yılda bir miktar büyüme ortaya çıktı. Bu nedenle hocamız, Gamma Knife teknolojisinden bahsetti. Çok rahatlıkla ben ameliyatımı geçirdim ve aynı gün taburcu oldum. Hayatım aynı şekilde hatta daha iyi. Baş ağrılarım tamamen geçti. Daha rahat daha konforlu bir yaşamım var şu anda. Ameliyat sürecinde hiçbir şekilde korkmadım” dedi.
Editor : Yunus BUDAKTAŞ