Arife DEFNE ARSLAN
SCÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Doğum ve Kadın Hastalıkları Hemşireliği Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Nilüfer Tuğut, “Ulusal ve uluslararası verilere göre emzirme oranlarının artmasına rağmen erken dönemde takviye besine geçilme oranının daha yüksek olduğu dikkat çekmektedir. Ülkemizde 100 kişiden 41 kişi ilk 6 ay sadece emzirirken, 100 kişiden 34'ü iki yıl emzirmeye devam etmektedir. Dünya Sağlık Örgütü ve Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu ilk altı ayda tek başına emzirme oranını en az yüzde 50’ ye kadar artırmayı planlamaktadır. Çünkü emzirme, anne-bebek bağlanmasına katkıda bulunmakla beraber hem çocuk hem anne sağlığına sayısız fayda sağlamaktadır. Emzirmenin kadın sağlığına kısa ve uzun vadede pek çok faydası bulunmaktadır. Emzirme doğum sonu iyileşmeyi hızlandırdığı gibi doğum sonu depresyon görülme sıklığını da azaltmaktadır. Ayrıca emzirmek kardiyovasküler hastalıklar, hipertansiyon, şeker hastalığı, aşırı şişmanlık, romatoid artrit, kemik erimesi, meme kanseri, rahim ve yumurtalık kanseri gibi pek çok hastalığı önlemektedir. Kalp krizi, felç ve şeker hastalığı riskini artıran bazı risk faktörlerinin bir arada bulunduğu tehlikeli bir tablo olan metabolik sendrom görülme riskini de azaltmaktadır.”dedi.
Doç. Dr. Tuğut, “Emzirmenin uzun ve kısa vadede faydalarını görmek için ilk altı ay sadece bebek emzirilmeli ve altı aydan iki yaşına kadar takviye besin ilavesi ile emzirme devam edilmelidir.” diye konuştu.
