Hatice KOYUNCU YİĞİT
SOYSADER Başkanı Serdar Dağlar, pandeminin hayatın her alanını etkilediğini ifade etti. Dağlar, “Pandemi sürecinde toplu yemek üretim tesisleri, restoranlar, hazır gıda firmaları genel olarak koronavirüs salgınından etkilendi. Buna bağlı olarak vatandaşlarımızın etkilenmesi de kaçınılmaz. Pandemi süresince çevremize bakış açımız ve güvenlik anlayışımız değişti COVID -19 krizi devam ederken kapı kollarından yediğimiz gıdalara kadar her şeyin güvenliği daha önemli hale geldi. Özellikle yeni varyantların dünyayı kasıp kavurduğu bugünlerde gıda güvenliğine hem işletmelerin hem de vatandaşlarımızın çok dikkat etmesi gerekiyor.” dedi.
Gıda sektöründe tüketicilerin taleplerinin değişmeye ve artmaya başladığını kaydeden Dağlar, “Bu durum gıda güvenliği ve kalitesi açısından yeni düzenlemeleri zorunlu hale getirdi. Tüketicinin pandemi döneminde tercihlerinin değişmesi, gıda firmalarına güvenin sorgulanması ile bazı önemli adımlar atılmaya başlandı. Bu adımların başında Türk Standartlar Enstitüsü (TSE) tarafından hazırlanan 'Kovid-19 Hijyen, Enfeksiyon Önleme ve Kontrol Kılavuzu’ kapsamında üretici firmalara “Kovid- 19 Güvenli Üretim Belgesi” verilmeye başlanmasıdır. Ancak tüm bu düzenlemelere rağmen vatandaşımızın sağlığı açısından gıda güvenliğine daha fazla dikkat edilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
Üretim aşamasından tüketiciye ulaşana kadar tüm aşamalarda güvenli gıdaya dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Dağlar, “Gıda güvenliği, gıdalarda tüketicilerin sağlığına zarar verebilecek tehlikelerin bulunmaması veya kabul edilebilir düzeyde olması anlamına gelmektedir. Gıda güvenliğinin tarımsal üretimden hasat, işleme, depolama, dağıtım, hazırlık ve tüketime kadar her aşamada besin zincirinin güvenli kalmasını sağlamada kritik bir rolü vardır. Gıda güvenliği, üretimden tüketicinin sofrasına ulaşana dek gıdalardaki olası fiziksel, kimyasal, biyolojik, mikrobiyolojik ve her türlü zararların öngörülmesini ve uzaklaştırılmasını hedef alan bir kavramdır. Her yıl dünyada bakteri, virüs, parazit veya kimyasal maddelerin tüketilmesi sonucu yaklaşık 400 bin kişi hayatını kaybetmektedir. Bu noktada hem işletmelerin hem de vatandaşların ne yiyip ne içtiğine dikkat etmesi gerekiyor. İşletmeler yasal sorumluluklarını yerine getirmeli, vatandaşlar ise gıda taleplerinde işletmelerin gerekli mevzuatlara uygun hizmet verip vermediğine dikkat etmelidir.” ifadelerini kullandı
Editor : Haberpanelim