Sivas Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen FETÖ´nün askeri mahrem yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alındıktan sonra etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanarak itirafçı olan yüzbaşı A.Ç, mahkemeye verdiği ifadesinde, 1995´te babası M.Ç´nin dini yönden yönlendirmesi sonucu yapıyla tanıştığını belirtti.
Öğrencilik yıllarında kaldığı örgüt yurdunda askeri lise sınavlarına girmesi için yönlendirildiğine dikkati çeken A.Ç, "1996-1997 döneminde yurt belletmeni F.D, beni Sinan isimli bir şahsa devretti. Sinan bir görüşmemizde bana tedbir amaçlı kendi ismimi kullanmamın uygun olmadığını, bir kod isim kullanmam gerektiğini söyleyerek, bana ´Ali´ kod ismini verdi. Bu kod adımı sadece bu yapıyla görüştüğüm kişiler biliyordu." ifadelerini kullandı.
- İlk maaşımı himmet olarak aldılar
Mezun olup göreve başladıktan sonra ilk maaşını "himmet" olarak örgüte verdiğini dile getiren A.Ç, şunları kaydetti:
"Bizden sorumlu şahıs ilk maaşımın himmet olarak verilmesini istedi. 8 ay boyunca da bu şahsa maaşımdan himmet vermeye devam ettim. 2014 yılında bu şahıs beni Efe isimli Ankara´daki bir şahısla tanıştırdı. Efe beni Kara Harp Okulu kurmaylık akademisine hazırlanmam yönünde teşvik etti, yönlendirdi. İçinde akademi çalışma kitaplarının bulunduğu bir flaş bellek verdi. Bunun içerisinde akademi kitaplarının tamamı ve daha önceki yıllarda çıkmış soruların tamamı kitaplarda işaretlenmişti. Askeri liseye gitmeden önce de Ş.Ç, okulda doldurulan formda ´Dershaneye gittiniz mi?´ gibi soruların olduğunu, bu sorulara kendileriyle irtibatım olduğuna dair herhangi bir şey yazmamamı istemişti. Okul sırasında namazlarımı nasıl kılacağımı anlattı, yani gözlerimle ima yoluyla kılacağımı söylemişti."
- "Pensilvanya´da Gülen ile görüştüm"
ABD´ye giderek Pensilvanya´da örgüt elebaşı Fetullah Gülen ile görüştüğünü itiraf eden A.Ç, şu bilgileri verdi:
"Ekim 2013´te Kara Kuvvetleri Komutanlığı tarafından planlanan, Kara Harp Okulu öğrencileri ve bir grup subaydan oluşan heyet ile ABD´ye kültür ve teknik gezisine gittim. Bu geziye gitmeden önce benden sorumlu olan şahıs, beni tanımadığım bir şahısla tanıştırdı. Ama bu şahıs bizim geziye gideceğimizi biliyordu. Bana ´Amerika´ya gittiğimizde ben de orada olacağım, seni Pensilvanya´ya götüreceğim.´ dedi. Tarih ve zaman verdi. Amerika´dayken söylediği tarih ve zamanda bu şahısla söylediği yerde buluştuk. Beni alarak Pensilvanya´ya götürdü, öğle namazında Fetullah Gülen yanımıza geldi. Yaklaşık 30 kişinin bulunduğu bir ortamda namaz kıldık. Pensilvanya´ya götüren şahıs beni daha sonra Fetullah Gülen ile tanıştırdı. Fetullah Gülen de bana, ´Allah muvaffak etsin.´ dedi. İkindi namazından sonra, beni oraya götüren şahıs, tekrar aldığı yere bıraktı."
- "Görüşmeleri ankesörlü telefondan yapıyorduk"
İtirafçı yüzbaşı A.Ç, örgüt üyelerinin gizlilik açısından telefon görüşmelerini sürekli ankesörle telefondan yaptığını anlattı. A.Ç, "Ailemin yanında kalmama ve evde sabit telefon olmasına rağmen, görüşmelerimizi ankesörlü telefondan gerçekleştiriyorduk. Sorumlum olan Ş.Ç´nin evini ankesörlü telefondan arıyordum ve böyle irtibata geçiyorduk, beni kabul ederse zamanı söyleyerek evine çağırıyordu." diye konuştu.
Bu yapı içerisinde tamamen dini duygularla bulunduğunu, görev süresince devleti ve milletini zarara uğratacak veya hainlik yapacak herhangi bir faaliyette yer almadığını vurgulayan A.Ç, "Din kisvesi altında kandırıldığım için, bu yapının terör örgütü olduğunu anlayamadım. Bu örgüt ile bağlantılı olduğum için pişmanım, çocuk yaşta dini duygulardan dolayı kandırıldım. Pişmanım." ifadelerini kullandı.
Editor : Haberpanelim
