KETEM'de görevli 16 yıllık hemşire Kocadurmuş, 2016'da kalp çarpıntısı şikayetinin sebebini öğrenmek için yaptırdığı testlerde birinci evre tiroid kanseri olduğunu öğrendi.
Erken teşhis sayesinde kısa sürede tedavisine başlanan 32 yaşındaki Kocadurmuş, radyoaktif iyot tedavisi ve cerrahi operasyonun ardından yaklaşık bir yılda kanseri yendi.
Merkeze başvuranlarla yakından ilgilenen ve çeşitli tavsiyelerde bulunan Kocadurmuş, ailesinde kansere yatkınlık olduğunu belirterek, erken teşhisin tedavi sürecini ciddi oranda kolaylaştırdığını söyledi.
Hasta inanacak, çevredekiler olumsuz söylemlerden uzak duracak
Tedavi sürecinde kendisini en çok çocuğundan ayrı kalmanın zorladığını dile getiren Kocadurmuş, akrabalarının yanında kalan 18 aylık oğluna anne sütünü de kesmek zorunda kaldığını anlattı.
Kocadurmuş, hastalığı öğrendiğinde korkuya kapıldığını ancak hiçbir zaman ümitsizliğe düşmediğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Kanser hastaları korkmasınlar. Kanser zor bir hastalık ama insan Allah'a tevekkül edip hastalığı yeneceğine inanırsa başarıyor. İnanmak başarmanın yarısı. 'Allah'tan geldi.' deyip kabullenip bir kenara çekilmek işi daha da güçleştiriyor. Bununla beraber toplumun kanser hastalarına bakış açısı da işimizi zorlaştırıyor. İnsanların kanser kelimesini duyduktan sonra ürpermeleri, korkmaları, paniklemeleri ve karşı tarafa bunu yansıtmaları durumu daha kötü hale getiriyor. Tedavi sürecimde ziyaretime gelenlerin, hastalığımı duyanların bilinçsizce yorum yapmaları beni üzmüştü. Bu konuda daha hassas davranılmalı."
Erken teşhis için düzenli tarama önemli
KETEM'de kanser şüphesi olmayan sağlıklı bireylerin de düzenli tarama yaptırması gerektiğini ifade eden Kocadurmuş, "KETEM'de sadece kanser şüphesi olan hastalara hizmet vermiyoruz, bu çok yaygın ve yanlış bir düşünce. Sağlıklı hastaları da tarıyoruz. Her kanser belirti verecek diye bir kaide yok. Sessiz de ilerleyebiliyor. Bu taramalar esnasında onları yakalıyoruz." diye konuştu.
AA
Editor : Haber Merkezi