HABER MERKEZİ
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Türkiye´nin çağdaş uygarlığın üzerinde çıkma hedefi bulunduğunu belirterek ?Müfredat aynı canlı organizma gibidir. Eğer değişmezse ölür, değişmezse toplumun gerisinde kalır? dedi.
Bakanlığın hazırlayarak görüşe sunduğu yeni müfredatla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Yılmaz, şunları söyledi:
"Müfredat, aynı canlı organizma gibidir. Eğer değişmezse ölür. Değişmezse toplumun gerisinde kalır. Devletler de öyledir. Değişmezse mutlaka geri gider, mutlaka yok olur. Buna, zamanın ruhunu yakalamak diyorlar. Eğer Selçuklu´dur, Osmanlı´dır veya hangisini alırsanız alın, bugün onları göremiyorsak işte değişime ayak uyduramamış olmalarından dolayıdır. Bulundukları noktadan bir adım daha ileri gidemedikleri, birçok değişime direnç gösterdikleri içindir. Müfredatı mutlaka değiştirmek gerekiyordu. Genelde birçok ülke 5 yılda bir gözden geçirip günceller. Biz en son 2007´de genel bir müfredat değişikliği yaptık. Ondan bu zamana kadar 10 yıl geçti, yapılmamıştı. Şimdi sağ olsun arkadaşlarımızla bir müfredat değişikliği yaptık. İstiyoruz ki daha çağdaş, daha geleceğe güvenle bakacak, evlatlarımıza daha iyi bir eğitim vermek için mutlaka ders içeriğinin de sadeleştirilmesini istiyoruz."
Müfredatla, öğrencilerin hayatlarını kolaylaştırabilecek, uygulayabilecekleri konuları vermek istediklerini, akademik ve kitaplarda tartışma konusu olan bilgileri ise vermek istemediklerini belirten Yılmaz, müfredatı herkesin görüşüne açtıklarını hatırlattı.
Müfredatta yer alan 500´e yakın ünite içerisinden sadece Atatürkçülük, İnönü ve evrim teorisinin tartışıldığına işaret eden Yılmaz, yapılan eleştirilerin doğru olmadığını dile getirdi. Yılmaz, şunları söyledi:
"Demek ki diğerleri hakkında söyleyecek hiçbir şeyleri yok. Bu da demektir ki biz çok doğru yaptık. Dün Mecliste bir açıklama yaptım. Atatürk´ün bir sözü var, ´Cumhuriyet benim en büyük eserimdir.´ diye. Eğer siz Cumhuriyet´i güçlendirirseniz Atatürkçülüğün yolundasınız, Atatürk´e hizmet ediyorsunuz ve onun ilkelerini yaşatıyorsunuz demektir. Eğer Türkiye Cumhuriyeti´ni dışarıdan borç alır hale getirmişseniz, namerde muhtaç hale getirmişseniz o zaman sizin Atatürkçülüğünüz kesinlikle sözde bir Atatürkçülüktür. Diğeri de İnönü. Birinci, ikinci İnönü savaşlarından bahsedip de İnönü´den bahsetmemek olur mu? Lozan Antlaşması´ndan bahsedeceksiniz, İnönü´den bahsetmeyeceksiniz, olabilir mi? Atatürk rahmetli 1938´de ölmüş, yerine cumhurbaşkanı seçilecek, İkinci Cumhurbaşkanı İnönü olmuş, ondan bahsetmemek olur mu?"
"Halkın gözü terazidir." şeklinde bir deyiş olduğunu belirten Yılmaz, halkın terazisinin şaştığının görülmediğini söyledi.
Müfredat hazırlanırken öğretmenlerin görüşünün alınmadığı eleştirilerinin doğru olmadığına işaret eden Yılmaz, "Bu daha taslak, lütfen inceleyin bakın. Bu taslağı katkılarınızla daha iyi hale getirelim." dedi.
Editor : Haberpanelim