TVHB tarafından 2 Şubat Dünya Sulak Alanlar Günü dolayısıyla yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, sulak alanların dünyanın biyolojik çeşitliliği, iklim dengesi ve su kaynaklarının sürdürülebilirliği için vazgeçilmez alanlar olduğu kaydedildi. Sulak alanların birçok canlı türünün yaşam alanı olmasının yanı sıra iklim değişikliğine karşı karbon yutakları olarak işlev gördüğüne ve su döngüsünün düzenlemesine katkı sağladığı belirtilen açıklamada, "Aynı zamanda, bu alanlar hayvancılık, balıkçılık ve tarım gibi ekonomik faaliyetler açısından da büyük öneme sahiptir. Ancak, sulak alanların tahribi, bu alanlara bağımlı ekosistemlerin ve insan faaliyetlerinin sürdürülebilirliğini tehdit etmektedir. Veteriner hekimler olarak, sulak alanların korunmasında üzerimize düşen sorumluluğun farkındayız. Su kaynaklarının kirlenmesinin önlenmesi, hayvan hastalıklarının kontrolü ve sulak alanlarda yaşayan canlıların sağlığının korunması, bu mücadelede önemli bir yer teşkil etmektedir. Ekosistem sağlığının korunması için ‘tek sağlık' yaklaşımının benimsenmesi gerekliliğini ifade etmek isteriz" ifadelerine yer verildi.
"Gelecek nesillere doğal miras olarak sulak alanların aktarılabilmesi için bu alanların korunması şarttır"
Türkiye'nin, Ramsar Sözleşmesi'ne taraf ülkelerden biri olarak sulak alanların korunmasına yönelik 1994 yılında önemli bir taahhütte bulunduğu dile getirilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Bu taahhüdün uygulanması ve sulak alanların korunması için daha güçlü politikaların hayata geçirilmesi gerekliliğinin altını çizmek isteriz. Biyolojik sağlık ve eko sağlığın devamlılığı, gelecek nesillere doğal miras olarak sulak alanların aktarılabilmesi için bu alanların korunması şarttır. TVHB olarak, kamuoyunu ve yetkilileri bu konuda daha duyarlı olmaya, sulak alanlarımızı gelecek nesillere sağlıklı bir şekilde aktarabilmek için acilen harekete geçmeye davet ediyoruz."
İHA
Editor : İhlas Haber Ajansı