USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

TATİL KEYFİNİZ HASTALIKLA SON BULMASIN

TATİL KEYFİNİZ HASTALIKLA SON BULMASIN

TATİL KEYFİNİZ HASTALIKLA SON BULMASIN
05-06-2021 07:00
Google News

Burcu CELLAT

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr.Gültekin Koç yaptığı açıklamada, “Havuzlar temiz tutulmak amacıyla genellikle klor kaynaklı dezenfektanlar ile temizlenmektedir. Havuz enfeksiyonlarının ortaya çıkmasının en önemli sebeplerinden biri de havuz suyu içerisinde bulunan klordur. Klor, vajen florasını bozan bir dezenfektandır. Vajenin doğal yapısını saran yararlı bakterilerin ölmesine yol açarak mantar gibi diğer organizmaların ortamda üremesine neden olmaktadır. Bunun sonucunda enfeksiyonları tetikleyebilmektedir. Yani birçok insanın ortak kullanım alanı olan havuzların kirli olmasının yanı sıra aşırı klorlu olması da kadınlarda vajinal enfeksiyonların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Havuzlar, sadece vajinal enfeksiyonları değil idrar yolu enfeksiyonlarını da tetiklemektedir. Kadınlarda idrar yolunun kısa olması ve enfeksiyonların bu kısa yoldan hızlı bir şekilde mesaneye ulaşmaları sebebiyle sistit de denilen alt idrar yolu enfeksiyonu görülmektedir.” dedi.

KAŞINTI VE BATMA HİSSİ ORTAYA ÇIKABİLİYOR

Vajen florasında bulunan doğal bakteriyel organizmalar kadınların enfeksiyonlara karşı en önemli savunma mekanizması olduğunu ifade eden Koç, “Bu organizmaların kirli su, klor ve hatta sabun ile temas etmesi enfeksiyonlara yol açabilmektedir. Vajinal enfeksiyonlar birçok farklı şekilde görülebilir. Havuz enfeksiyonlarının en önemli belirtisi vajinal akıntılardır. Tanı akıntının yapısına ve kültür sonuçlarına bakılarak konulmaktadır. Bu akıntılar; hafif kıvamlı, renkli ve kokulu olabilirler. Bu bölgede kaşıntı, batma ve sızlama hissi de görülebilmektedir.” diye konuştu.

TEDAVİYE GEÇ KALINMAMALI

Kadınlarda görülen havuz enfeksiyonlarının tedavisinde öncelikle enfeksiyona neden olan etken maddenin tespit edilmesi gerektiğinin altını çizen Koçun, “Bu etken mantar ise mantara yönelik, bakteriyel ise bakteri ile ilgili tedavilere başlanmalıdır. Tedavi hem rahatsızlığı iyileştirici hem de sorunun tekrarlanmaması için koruyucu özellikte olmalıdır. Kısa bir tedavi sürecinden sonra hastanın akıntı ve kaşıntı gibi şikayetleri geçecektir. Burada en önemli nokta tedaviye erken dönemde başlanmasıdır. Bu tip enfeksiyonların tedavisinde geç kalındığı takdirde; vajinal akıntılar kasık boşluklarına yayılarak daha ciddi enfeksiyonlara neden olabilmektedir. Çünkü kadınların genital sistemleri, rahim ve tüpler kanalıyla kasıklara açılmaktadır. Enfeksiyonlar tedavi edilmedikleri takdirde kasık boşluklarına kadar yayılabilirler.” şeklinde konuştu.


Editor : Haberpanelim
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ANKET
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE
22.11.2024
PUAN DURUMU
GÜNÜN KARİKATÜRÜ
Günün Karikatürü