Tuğba Sarıkaya
Madımak olayına ilişkin konuşan Toy açıklamasında şu ifadelerle yer verdi:
"Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi Grubu’nun vermiş olduğu Araştırma Önergesi hakkında konuşmak üzere Ak Parti Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Yüce Meclisi ve ekranları başındaki vatandaşlarımızı saygı ve sevgi ile selamlıyorum.
Milletimiz yıllar boyu terörden, darbelerden, toplum mühendisliği ürünü dinî, etnik, politik ve ayrımcılık temelli eylemlerden çok büyük zararlar gördü. Kürt-Türk, Alevi-Sünni, Laik-Antilaik diyerek türlü provokasyonlarla bizi bizden olana düşman etmeye çalıştılar. Ne yazık ki sonuç olarak yıllarca yönetimde yer alan bir grup seçkinin dışında ve fakat onların da desteğiyle bizler dahil toplumun her kesiminden vatandaşımız çeşitli mağduriyetler yaşadı ve ötekileştirildi.
Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri
31 yıl önce bugün yaşananlar sebebiyle 2 Temmuz, güzel Sivas’ımız için yakın tarihin en karanlık günü olmuştur. Maraş’ta ve Çorum’da olduğu gibi sonuçları itibarı ile Sultan Şehrimiz ve sakinleri de ne yazık ki aynı kaderi paylaşmış ve aynı acıları yaşamıştır.
Fakat bu olaylarda Alevi-Sünni kardeşliğinin hedef alınması, muhafazakâr nüfusun yoğun olduğu bir şehrin seçilip günlerce bildiriler dağıtılması, kin ve nefret söylemlerinin servis edilmesi, siyasi taraflar arasındaki gerilimin körüklenmesi tesadüf değildir.
Bunlar ülkemizde yürütülen beşinci kol faaliyetleridir. Fiilen ele geçiremedikleri bir devleti ve halkını bu yöntemlerle müdahaleye açık hale getirmek isteyenlerin içerdeki iş birlikçilerinin işidir. Bu sebeple provokasyonların bedelinin bir şehre ve o şehre memleketim diyenlere fatura edilmesi, üstelik bu durumun siyasi ranta dönüştürülmesi ve kullanılması art niyettir, vebaldir.
Belirtmek gerekir ki 1993 yılı; Sivas’ta yaşananların hemen akabinde Başbağlar’da 33 masumun ve öncesinde 24 Mayıs’ta 33 silahsız erin PKK tarafından katledilmesi, Uğur Mumcu, Eşref Bitlis ve birçok faili meçhul cinayet, şüpheli trafik kazaları ve uçak kazaları ile o dönemin en karanlık ve uzun yılıydı.
Sonuç olarak tüm bu olaylar vatanımızın bütünlüğüne, milletimizin birliğine, toplumsal barış iklimine büyük darbe vurmuş, siyasi ve ekonomik istikrarı bozmuş, en kötüsü onlarca vatandaşımızın hayatını kaybetmesine sebep olmuştur.
Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri
AK Parti olarak yürüttüğümüz politikalarda 85 milyonun tamamını toplumun hangi kesiminden ve hangi görüşten olursa olsun benimsedik, bağrımıza bastık ve sahiplendik. Her kesimin sorununu ayrı ayrı gücümüz yettiğince karşılamaya çalıştık. Ayırt etmeksizin hizmet götürdük. Kılık-kıyafeti, etnik kimliği, dini, mezhebi hasılı ayrımcılığa ve haksızlığa kaynak teşkil eden tüm problemleri çözdük, çözüyoruz.
Artık Türkiye olarak kim ne der, başımıza ne gelir kaygısı gütmeden kendi gündemimizi belirliyor, ulusal ve uluslararası hedeflerimiz doğrultusunda Ülkemiz için canhıraş çalışıyor ve emin adımlarla ilerliyoruz. Bugün de kurulan türlü desiseleri, organize edilen provokasyonları, milletimizin başına örülmek istenen çorapları tek tek bertaraf ediyoruz. Fırsat kollayan düşmanların ve içerideki işbirlikçilerinin asla eski dönemlerde olduğu gibi Ülkemiz üzerinde ameliyat yapmasına izin vermiyoruz.
Bu nasıl kavgalar çirkin dövüşler
Hepimiz bu yurdun evlatlarıyız
Yolumuza engel olur bu işler
Hepimiz bu yurdun evlatlarıyız
Hedef alıp dövüştüğün kardaşın
Seni yaralıyor attığın taşın
Topluma zararlı yersiz savaşın
Hepimiz bu yurdun evlatlarıyız
Büyük ozanı saygıyla yâd ediyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle 2 Temmuz olaylarını ve sorumlularını bir kez daha telin ediyor, yaşamını yitiren vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına bir kez daha baş sağlığı diliyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum."
Editor : Tuğba SARIKAYA