Arife DEFNE ARSLAN
Hastaoğlu, yaptığı açıklamada; teknolojik gelişmelerin ve sağlık koşullarında görülen iyileşmelerin, yaşam süresini uzattığını ve buna bağlı olarak bu tür gelişmelerin yaşlı nüfusun, toplam nüfus içindeki payının hızla artmasında etkili olduğunu söyledi.
Yaşlılığın 21’nci yüzyılın en önemli olgularından biri olarak öne çıktığını ifade eden Hastaoğlu, “Ülkemizde yaşlı nüfus olarak kabul edilen 65 ve üzeri yaştaki nüfus, 2014 yılında; 6 milyon 192 bin 962 iken son beş yılda bu sayı yüzde 16 artarak, 2018 yılında; 7 milyon 186 bin 204 olmuş ve yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranı 2014 yılında yüzde 8 iken, 2018 yılında yüzde 8,8’e yükselmiştir.” dedi.
Yaşlanmanın; organizmanın hücre, doku ve sistemler düzeyinde zamanla ortaya çıkan, geri dönüşü olmayan, fonksiyonel ve yapısal değişikliklerin tümünü kapsayan fizyolojik bir süreç olduğuna değinen Hastaoğlu, yaşlanmanın sabit bir süreç olmadığını ve bu sürecin toplumdan topluma ve hatta aynı toplum içinde dahi yıllar içinde, cinsiyet, eğitim düzeyi, ekonomik koşullar, fizyolojik ve psikolojik yaşa göre farklılıklar gösterdiğinin altını çizdi.
