Hatice KOYUNCU YİĞİT
BASK Sivas İl Temsilcisi Ahmet Başlan yaptığı açıklamada,? TÜİK tarafından açıklanan ve inandırıcı bulmadığımız ısmarlama rakamlara göre, Aralık ayında enflasyon yüzde 1.25 artmıştır. Temmuz ayındaki yüzde 0.58, Ağustos ayındaki yüzde 0.86, Eylül ayındaki yüzde 0.97, Ekim ayındaki yüzde 2.13, Kasım ayındaki yüzde 2.3 ve Aralık ayındaki yüzde 1.25´lik enflasyonun kümülatif toplamı yüzde 8.36 etmektedir. Bu durumda, Hakem Kurulu tarafından Temmuz ayında memur ve emeklilerine reva görülen yüzde 4´lük sadaka miktarı artışın tamamı erimiş, memur ve emeklileri yılın bitmesi ile yüzde 4.36 alacaklı hale gelmiştir. Başta memur emeklileri olmak üzere Ocak ayında emeklilerin aylıklarına yapılacak artışın asgari ücretin altında kalmaması gerektiği açıktır. Ömrünü devlete ve topluma hizmetle geçirmiş ve pandemi döneminde evlere hapsedilmiş emeklilerin bu talebini karşılamak anayasadaki sosyal devlet ilkesinin devlete yüklediği bir görevdir. Talep ve beklentileri bugüne kadar göz ardı edilerek ötelenmiş SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı emeklilerinin aylıkları insanca yaşamaktan uzaktır. Nitekim devletin resmi rakamlarına göre en düşük memur aylığının asgari ücret düzeyine gelebilmesi için yüzde 15, SSK emeklisi aylığının yüzde 32, Bağ-Kur tarım emeklisi aylığının yüzde 87 ve Bağ-Kur Esnaf emeklisi aylığının yüzde 46 oranında artırılması gerekmektedir.? dedi.
Başlan, ?Aralık ayı rakamlarına göre 4 kişilik bir aile için açlık sınırı 2.589,94 Lira iken (Türk-İş), Devletin resmi kuruluşu olan TÜİK´e göre Kasım ayında ağır bir işte çalışan bekar bir işçinin aylık harcama tutarı net 2.792 TL, asgari ücret ise 2.825,90 TL´dir. Çalışanların ve emeklilerin insan onuruna yaraşır bir hayat sürebilmeleri ve aile sorumluluklarını yerine getirebilmeleri için sosyal taraflarla birlikte asgari geçim düzeyinin belirlenmesi ve yoksulluk sınırının altında aylık alan çalışan ve emekli kalmaması gerekirken, emeklilerin asgari ücret bir yana açlık sınırının altında aylığa mahkum edilmeleri utanç vericidir. Gelinen nokta itibariyle memur ve emeklileri enflasyondan, enflasyonun yüksekliğinden medet umar hale gelmişlerdir. Büyümeden pay alamayan ve açlık sınırı ile yoksulluk sınırı arasındaki bir aylığa mahkum edilen memurlar, yetkili sendikaların başta üyeleri olmak üzere kamu görevlilerini peşkeş çekmeleri nedeniyle toplu sözleşme düzeninin kurbanları olmuşlardır.? diye konuştu.
TOPLU SÖZLEŞME REVİZE EDİLMELİDİR
Toplu sözleşmenin revize edilmesi gerektiğini vurgulayan Başlan, ?Toplu sözleşme gereği memur aylıklarına Ocak ayında yüzde 3 artış yapılması öngörülmüştür. 2020 yılının ikinci altı ayındaki yüzde 4.36´lık enflasyon farkı ile birlikte artış yüzde 7.36´dır. Hakem Kurulu kararı alındığında 2021 enflasyon beklentisi yüzde 5.4 idi. Oysa Merkez Bankasının 2021 yılı enflasyon beklentisi yüzde 9.4´tür. Bu durumda memur ve emeklilerin 2021 yılı için de enflasyon altında kalacağının ispatıdır. Bu nedenle toplu sözleşme revize edilerek yıllardan beri büyümeden pay alamayan memurların aylıklarına 2021 yılı için enflasyon üzerinde artış yapılmalıdır. ?ifadelerini kullandı.
Editor : Haberpanelim