CÜ Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Korğalı, geç ve orta prematüre olarak adlandırılan bebeklerin gelişimiyle ilgili "sosyal pediatri" konulu tez çalışması yaptı.
Hastanede dünyaya gelen 66 prematüre bebek ve ailesini 3 grup halinde inceleyen Korğalı, ilk grubu rutin olarak poliklinikte gözlemledi. İkinci grupta anneye, üçüncü grupta ise anne ve babaya ev ziyaretleri yapan Korğalı, prematüre bebeğin beslenmesi, büyümesi ve gelişimi gibi konularda aileye bilgi verdi.
Bebekleri bir yaşı dolana kadar gözlemleyen, gelişimlerini takip eden Korğalı, özellikle babaların bebek bakımına katıldığı 3. gruptaki prematürelerin, diğer gruptaki bebeklere göre daha daha az uyku ve beslenme problemi yaşadıkları sonucuna vardı.
Korğalı, yaptığı açıklamada, 32-34 gebelik haftasında doğan bebeklerin orta, 34-37 hafta arasındakilerin geç prematüre olarak adlandırıldığını söyledi.
Orta ve geç prematürelerin tüm prematürelerin yüzde 84´ünü oluşturduğunu aktaran Korğalı "Bu grup hep gözden kaçırılıyor. Bu bebekler de prematüreler, gelişimleri geri kalabiliyor. Bu bebekleri anne babalarının desteklemesi, anne babaları da bizim desteklememiz gerekiyor. Biz de bunun için bu programı uyguladık." dedi.
Korğalı, orta ve geç prematüre bebeklerin büyüme ve gelişme aşamalarında ciddi sorunlar yaşadıklarını belirterek, şunları kaydetti:
"Özellikle anne sütüyle beslenme konusunda sıkıntı yaşayıp çok az anne sütü alıyor veya hiç almıyor. Ek besine geçerken sıkıntı yaşanıyor, çok erken dönemde ek besinle tanıştırıldıkları için başka sorunlar da ortaya çıkıyor. Bu bebekler erken dünyaya geldikleri için anne babaların bebekle ilgili kaygıları yüksek oluyor, bu da bebeğin büyümesini etkiliyor. Anne baba bebekle doğru iletişime geçemiyor, bu bebekler çok az ya da çok fazla tepki verdikleri için anne babalar bakım sırasında ne yapacaklarını bilmiyor. Ebeveynler bununla ilgi bilgi alamazlarsa uzun vadede bebekle ailenin iletişimi ciddi oranda bozuluyor."
Bu sorunları bildikleri için orta ve geç prematüre bebeklerin ailelerine yönelik çalışma yaptıklarını anlatan Korğalı, "66 bebeği 22´şerli olarak 3 gruba ayırdık. Birinci grubu poliklinik üzerinde izledik, diğer grupta anne eğitimini sağladık, son grupta eğitime babaları da dahil ettik. Eğitim gruplarında ev ziyaretleri yaptık. Bebekler hastaneden taburcu olduktan bir hafta sonra, 1, 2 ve 3. aylarında evlerine gittik. O ay bebeğin yaşayabileceği sorunlar, ruhsal gelişimi, vücut gelişimi ve doğru beslenmesiyle ilgili bilgiler verdik. Bir yaşa kadar bu üç grubu takip ederek grupları karşılaştırdık." diye konuştu.
- "Eğitim alan babaların eşleri daha mutlu daha umutlu"
Korğalı, özellikle babaların bebek bakımına aktif katıldığı 3. grupta bebek gelişimiyle ilgili çok daha fazla olumlu sonuç gözlemlediklerini aktararak, şöyle devam etti:
"Babalar bu işin hep dışında tutuluyor, bebekler sanki annenin gibi düşünülüyor. Baba bebek bakımına katıldığında, bebekle daha güçlü iletişim kuruyor. Babanın bebek bakımına katıldığı gruptaki prematüre bebeklerin, uyku probleminin daha az olduğunu, kolay uykuya daldıklarını, düzenli uyku rutinlerinin oluştuğunu da gördük. Yine bu bebeklerde ağlama ataklarının daha düşük olduğunu gördük, daha iyi anne sütü aldıkları için doğru zamanda ek besine geçtiler ve beslenme sorunları daha az oldu. Ayrıca eğitim alan babaların eşleri daha mutlu daha umutlu."
Korğalı, çalışmalarında uygulanan yöntemin prematüre ya da riskli bebeklerin ailelerine uygulandığında toplum sağlığına olumlu katkı sağlayacağına inandıklarını sözlerine ekledi. (AA)
Editor : Haberpanelim
