Erhan CEYLAN/
Divriği´de İl Özel İdare tarafından restore edildikten sonra hizmete açılan Mühürdarzade Konağı´nda sergilenen balmumu heykeli, hem ilçeye gelir kapısı oldu, hem de turist sayısını arttırdı.
Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) inşaatının ilk müteahhitlerinden olan ve Türkiye´nin 10 bin km´lik demiryolu ağının bin 250 km´lik bölümünün inşasını gerçekleştiren Nuri Demirağ´ın hatıraları Divriği´de yaşatılıyor.
Demiryoluna yaptığı yatırımlar nedeniyle Mustafa Kemal Atatürk´ün, ?Sen ülkeyi Demirağlarla ördün senin soyadın Demirağ olsun´ demesinin ardından bu soyadı alan Nuri Demirağ için İl Özel İdaresi Mehmet Nebi Kaya´nın Divriği Kaymakamlığı döneminde, Ağrı Doğubeyazıt´ta Karabulak Yatılı İlköğretim Bölge Okulu Görsel Sanatlar Öğretmeni İsmail Kurt´a balmumu heykeli yaptırıldı.
İlçede doğup-büyüdüğü Mühürdarzade Konağı´nda 2016 Mayıs ayından bu yana sergilenen balmumu heykeli ile adeta tarihe yolculuk yapan ziyaretçilere, Türkiye´ye ilkleri yaşatan Demirağ´ın hayatını hakkında detaylı bilgiler sunuluyor. Heykelin bir yıl içerisinde yaklaşık 10 bin kişi tarafından ziyaret edildiği bildiriliyor.
NURİ DEMİRAĞ KİMDİR ?
Türkiye Cumhuriyetinin ilk muhalefet partisi olan Milli Kalkınma Partisi´nin de kurucusu olan Demirağ´ın Divriği´de halk tarafından sevilmesinin en önemli nedenleri ilçeye yaptığı yatırımlar olarak biliniyor.
Nuri Demirağ, Türkiye´de ilk uçak fabrikasının kuruluşu, ilk sigara kağıdı üretimi, ilk yerli paraşüt üretimi gibi ilklerin yanı sıra, İstanbul Boğazı üzerine köprü yapılması, Keban´a büyük bir baraj yapılması düşüncelerini de ilk kez gündeme getiren kişi olarak biliniyor.
Özellikle havacılık sanayisinde başarıları ile anılan devrin en zengin işadamı Demirağ, 1936 yılında devletin ilk uçak fabrikasına kurma girişimine başladı. O yıllarda ordunun uçak ihtiyacı halktan ve zengin işadamlarından toplanan bağışlarla karşılanmaktaydı. Kendisinden uçak satın almak için başlatılan bir bağış kampanyasına katılması istendiğinde ?Benden bu millet için bir şey istiyorsanız, en mükemmelini istemelisiniz. Mademki bir millet teyyaresiz yaşayamaz, öyleyse bu yaşama vasıtasını başkalarının lütfundan beklememeliyiz. Ben bu uçakların fabrikasını yapmaya talibim? sözleriyle karşılık vermişti. Divriği´de bir Gök Ortaokulu açan Demirağ, Sivas´ın hiçbir ilçesinde ortaokul yokken açılmış bu okulda öğrencilerin tüm masrafları karşılanıyor; öğrenciler havacılığa özenmeleri için İstanbul´a getirtilip uçuş dersleri veriliyordu. Nuri Demirağ, havacılık alanında çalışmalarına 1939´da Türkiye´nin ilk yerli paraşüt üretimini gerçekleştirerek devam etti. 1941´de tamamen Türk yapımı ilk uçak İstanbul´dan Divriği´ye uçtu. Nuri Demirağ´ın oğlu ve Gök Okulu´nun ilk mezunlarından olan Galip Demirağ, bu uçuşta pilot idi.
