Doç. Dr. Özgür Kan, “HPV virüsü olduğunda kişi kendisinde rahim ağzı kanseri olduğunu düşünmemeli. HPV’nin 200’den fazla farklı tipi var. Bunlardan hangisinin pozitif olduğu çok önemli. Rahim ağzında başlayan hücresel değişikliklerin kontrol altına alınmaması halinde kansere ilerleyen bir durum ortaya çıkabilir” şeklinde konuştu.
Ocak ayı, Rahim Ağzı Kanseri farkındalık ayı olması nedeniyle dünya genelinde çeşitli etkinlikler ve bilinçlendirme programları yürütülmekte. Bu konuda Ankara'nın önde gelen sağlık kuruluşlarından biri olan Koru Sağlık ve Turizm Grubu, Rahim Ağzı Kanseri tarama ve erken tedavisi alanında önemli çalışmalar gerçekleştiriyor.
Koru Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Özgür Kan, Rahim Ağzı Kanseri farkındalık ayı kapsamında İhlas Haber Ajansı'na özel açıklamalarda bulundu.
Doç. Dr. Kan, "Rahim ağzındaki hücresel değişikliklerin zamanında kontrol edilmemesi, gerekli jinekolojik muayenelerin yapılmaması ve tedavi süreçlerine yeterli dikkatin gösterilmemesi durumunda, kansere dönüşebilecek bir sürecin başladığını" ifade etti.
Rahim Ağzı Kanseri konusunda dikkat edilmesi gereken önemli faktörlerden birinin 'human papilloma virus' olduğunu belirten Doç. Dr. Kan, bu virüsün cinsel aktivite ile bulaşabileceğini ve kadınlar ile erkekler arasında farklı sonuçlara yol açabileceğini vurguladı.
Rahim Ağzı Kanseri ile mücadelede erken teşhisin ve düzenli takiplerin önemine vurgu yapan Doç. Dr. Kan, toplumun bu konuda bilinçlenmesi, düzenli kontrollerin yapılması ve risk faktörlerine karşı tedbir alınması gerektiğini dile getirdi. Koru Sağlık ve Turizm Grubu'nun bu alandaki çabalarının, toplum sağlığını artırmak ve bilinçlendirmek adına önemli bir katkı sağladığı belirtti.
Doç. Dr. Özgür Kan, kadınlarda söz konusu virüsün Rahim Ağzı Kanseri'ne neden olma potansiyeli hakkında endişelerin bulunduğunu belirterek, "Vulvovajinal bölge kanserleri, anüs kanseri gibi faktörlerle ilişkilendirilebilmekte, genital siğil gibi kanserle bağlantısı olmayan bazı özel lezyonların da ortaya çıkabileceğini" ifade etti. Erkeklerde de benzer şekilde genital bölge kanserleri ile ilişkilendirilebileceği uyarısını yaptı.
Rahim Ağzı Kanseri konusunda spesifik belirtilerin olmadığını kaydeden Doç. Dr. Kan, en sık rastlanan belirtilerin ilişki sonrası kanama olduğunu belirtti. Adet kanamaları sıklığı ve miktarındaki değişikliklerin de belirleyici faktörler olduğunu ekledi. Ancak Doç. Dr. Özgür Kan, bu tür şikayetlerin kişilerin kendi kendine Rahim Ağzı Kanseri teşhisi koymasına neden olmaması gerektiğini vurgulayarak, bu konuda uzman bir jinekoloji hekiminin değerlendirme yapması gerektiğini söyledi.
Ayrıca, spesifik olmayan belirtilerin sosyal medya ve internet aracılığıyla kişilerde gereksiz endişelere neden olduğunu dile getiren Doç. Dr. Kan, bu tür belirtilerle karşılaşıldığında hemen rahim ağzı kanseri korkusuyla hareket edilmemesi, uzman bir doktor tarafından değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekti.
“Hekimimizin dediklerini uygulamalıyız”
Dr. Kan, kadınların düzenli olarak yıllık muayenelere gitmeleri gerektiğini vurgulayarak, "Yıllık muayenelerinizde, jinekolog tarafından rahim ağzınızın değerlendirilmesi sonrasında alınacak örneklerin patolojik incelemelerini, hekiminizin önerilerine güvenerek uygulamalısınız" ifadelerine yer verdi.
Yıllık kontrollerde Pap smear testinin önemine dikkat çeken Dr. Kan, jinekoloji muayenesi sırasında ağrısız bir şekilde alınan sürüntü örneğinin hastalığın belirlenmesinde kritik bir rol oynadığını belirtti. Pap smear testine ek olarak HPV testinin uygulandığını söyleyen Dr. Kan, bu testin hastalığı belirlemede önemli olduğunu ve sonuçların bir hafta ile 10 gün arasında alındığını ifade etti.
Dr. Kan, HPV virüsü taşıyan bir kişide hemen rahim ağzı kanseri teşhisi koymamak gerektiğini belirterek, "HPV virüsü, cinsel yolla hızla bulaşabilen 200'den fazla farklı tip içerir. Kanser potansiyeli yüksek olan bazı tiplerin pozitif olması durumunda rahim ağzı kanseri riski artabilir. Ancak sadece bu virüsün bulaşması, hemen kanser teşhisi anlamına gelmez" dedi.
Rahim Ağzı Kanseri taramasında öne çıkan 16 ve 18 tipi virüslerin kanser riskini arttırdığını belirten Doç. Dr. Özgür Kan, bu hastaların kolposkopi adı verilen özel bir mikroskop altında rahim ağzının 40 kat büyütüldüğünü ve muayene sırasında bu şekilde daha detaylı bir değerlendirme yapıldığını açıkladı.
Kolposkopi yöntemiyle alınan biyopsi örnekleriyle rahim ağzı kanseri riskinin daha net bir şekilde değerlendirilebildiğini belirten Dr. Kan, kolposkopi sonuçlarına göre hastalığın evrilme sürecine uygun tedavi seçeneklerinin belirlendiğini ifade etti. Doç. Dr. Özgür Kan, “HPV virüsü olduğunda kişi kendisinde rahim ağzı kanseri olduğunu düşünmemeli. HPV’nin 200’den fazla farklı tipi var. Bunlardan hangisinin pozitif olduğu çok önemli. Rahim ağzında başlayan hücresel değişikliklerin kontrol altına alınmaması halinde kansere ilerleyen bir durum ortaya çıkabilir” şeklinde konuştu.
Ocak ayı, Rahim Ağzı Kanseri farkındalık ayı olması nedeniyle dünya genelinde çeşitli etkinlikler ve bilinçlendirme programları yürütülmekte. Bu konuda Ankara'nın önde gelen sağlık kuruluşlarından biri olan Koru Sağlık ve Turizm Grubu, Rahim Ağzı Kanseri tarama ve erken tedavisi alanında önemli çalışmalar gerçekleştiriyor.
Koru Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Özgür Kan, Rahim Ağzı Kanseri farkındalık ayı kapsamında İhlas Haber Ajansı'na özel açıklamalarda bulundu.
Doç. Dr. Kan, "Rahim ağzındaki hücresel değişikliklerin zamanında kontrol edilmemesi, gerekli jinekolojik muayenelerin yapılmaması ve tedavi süreçlerine yeterli dikkatin gösterilmemesi durumunda, kansere dönüşebilecek bir sürecin başladığını" ifade etti.
Rahim Ağzı Kanseri konusunda dikkat edilmesi gereken önemli faktörlerden birinin 'human papilloma virus' olduğunu belirten Doç. Dr. Kan, bu virüsün cinsel aktivite ile bulaşabileceğini ve kadınlar ile erkekler arasında farklı sonuçlara yol açabileceğini vurguladı.
Rahim Ağzı Kanseri ile mücadelede erken teşhisin ve düzenli takiplerin önemine vurgu yapan Doç. Dr. Kan, toplumun bu konuda bilinçlenmesi, düzenli kontrollerin yapılması ve risk faktörlerine karşı tedbir alınması gerektiğini dile getirdi. Koru Sağlık ve Turizm Grubu'nun bu alandaki çabalarının, toplum sağlığını artırmak ve bilinçlendirmek adına önemli bir katkı sağladığı belirtti.
Doç. Dr. Özgür Kan, kadınlarda söz konusu virüsün Rahim Ağzı Kanseri'ne neden olma potansiyeli hakkında endişelerin bulunduğunu belirterek, "Vulvovajinal bölge kanserleri, anüs kanseri gibi faktörlerle ilişkilendirilebilmekte, genital siğil gibi kanserle bağlantısı olmayan bazı özel lezyonların da ortaya çıkabileceğini" ifade etti. Erkeklerde de benzer şekilde genital bölge kanserleri ile ilişkilendirilebileceği uyarısını yaptı.
Rahim Ağzı Kanseri konusunda spesifik belirtilerin olmadığını kaydeden Doç. Dr. Kan, en sık rastlanan belirtilerin ilişki sonrası kanama olduğunu belirtti. Adet kanamaları sıklığı ve miktarındaki değişikliklerin de belirleyici faktörler olduğunu ekledi. Ancak Doç. Dr. Özgür Kan, bu tür şikayetlerin kişilerin kendi kendine Rahim Ağzı Kanseri teşhisi koymasına neden olmaması gerektiğini vurgulayarak, bu konuda uzman bir jinekoloji hekiminin değerlendirme yapması gerektiğini söyledi.
Ayrıca, spesifik olmayan belirtilerin sosyal medya ve internet aracılığıyla kişilerde gereksiz endişelere neden olduğunu dile getiren Doç. Dr. Kan, bu tür belirtilerle karşılaşıldığında hemen rahim ağzı kanseri korkusuyla hareket edilmemesi, uzman bir doktor tarafından değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekti.
“Hekimimizin dediklerini uygulamalıyız”
Dr. Kan, kadınların düzenli olarak yıllık muayenelere gitmeleri gerektiğini vurgulayarak, "Yıllık muayenelerinizde, jinekolog tarafından rahim ağzınızın değerlendirilmesi sonrasında alınacak örneklerin patolojik incelemelerini, hekiminizin önerilerine güvenerek uygulamalısınız" ifadelerine yer verdi.
Yıllık kontrollerde Pap smear testinin önemine dikkat çeken Dr. Kan, jinekoloji muayenesi sırasında ağrısız bir şekilde alınan sürüntü örneğinin hastalığın belirlenmesinde kritik bir rol oynadığını belirtti. Pap smear testine ek olarak HPV testinin uygulandığını söyleyen Dr. Kan, bu testin hastalığı belirlemede önemli olduğunu ve sonuçların bir hafta ile 10 gün arasında alındığını ifade etti.
Dr. Kan, HPV virüsü taşıyan bir kişide hemen rahim ağzı kanseri teşhisi koymamak gerektiğini belirterek, "HPV virüsü, cinsel yolla hızla bulaşabilen 200'den fazla farklı tip içerir. Kanser potansiyeli yüksek olan bazı tiplerin pozitif olması durumunda rahim ağzı kanseri riski artabilir. Ancak sadece bu virüsün bulaşması, hemen kanser teşhisi anlamına gelmez" dedi.
Rahim Ağzı Kanseri taramasında öne çıkan 16 ve 18 tipi virüslerin kanser riskini arttırdığını belirten Doç. Dr. Özgür Kan, bu hastaların kolposkopi adı verilen özel bir mikroskop altında rahim ağzının 40 kat büyütüldüğünü ve muayene sırasında bu şekilde daha detaylı bir değerlendirme yapıldığını açıkladı.
Kolposkopi yöntemiyle alınan biyopsi örnekleriyle rahim ağzı kanseri riskinin daha net bir şekilde değerlendirilebildiğini belirten Dr. Kan, kolposkopi sonuçlarına göre hastalığın evrilme sürecine uygun tedavi seçeneklerinin belirlendiğini ifade etti.
(İHA)
Editor : Haberpanelim