İlknur ÖZDEMİR
UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesi’ne alınan ve Anadolu'nun El Hamra’sı olarak nitelendirilen Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası'nda restorasyon çalışmaları sürüyor. 2015’te başlanan restorasyon çalışmaları aradan geçen 8 yılın ardından bir türlü tamamlanamadı.
SELÇUKLU SANATININ ZİRVESİ
Mengücek Beyliği döneminde 1228-1229 yılında Süleyman Şah oğlu Ahmet Şah ile eşi Melike Turan Melek tarafından inşası başlatılan ve üzerinde barındırdığı eşsiz motifleri ve taş işçiliğiyle Selçuklu sanatının zirvesi olarak değerlendirilen tarihi yapı binlerce turistin gözde mekanlarından birisi. “Görmeden ölmeyin” sloganıyla tanıtılan tarihi yapı hem yurt içinden hem de yurt dışından binlerce turisti ağırlıyor. Ancak yıllardır devam eden restorasyon süreci ziyaretçi sayılarında düşüşe neden oldu. Hızlı Trenin de faaliyete geçmesiyle birlikte Sivas’ın daha çok turist çekmesi beklenirken Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası’ndaki restorasyonun bitirilememesi nedeniyle turizm hareketlerindeki artış istenilen seviyeye ulaşamayacak gibi duruyor.
VAKIFLAR BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ ETKİSİZ KALIYOR
Yıllardır devam eden restorasyon çalışmalarının bir türlü bitirilememesi eleştiri oklarını Sivas Vakıflar Bölge Müdürü Cemal Karaca’ya yöneltti. Karaca’nın restorasyon çalışmalarını yeteri kadar takip etmediği ve süreçle ilgili tatmin edici açıklamalarda bulunmadığı ifade ediliyor. Yaptığı çalışmaların sürekli olumsuz yönde eleştiri alması ve Cemal Karaca’nın bu eleştirilerden bir türlü ders almaması da ayrıca eleştiriliyor.
EKİPTE SİVAS’TAN AKADEMİSYENLER YOK
Özellikle restorasyon sürecini yürüten bilimsel ekibin içerisinde Sivas’tan bir akademisyenin olmaması ise tepkilerin odağında. Restorasyonu takip eden bilimsel ekipteki danışman ve akademisyenlerin Sivas dışından olması sürecin sağlıklı yürütülemeyeceği şeklinde yorumlanıyor. 8 yıllık süreçte restorasyon çalışmalarının sürekli aksaması ise şehir dışında bulunan danışman ve akademisyenlerin “işinin başında olmadığı” yorumlarına neden oldu. Bilimsel heyette Sivas’tan birkaç akademisyen ve danışmanın olmasıyla sürecin daha iyi yönetilebileceği ifade edilirken Sivas Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün bu noktada da etkisiz kalması ve Cemal Karaca’nın irada göstermemesi şaşkınlık yaratıyor.
Editor : Haberpanelim