BU DEFA DAHA AĞIR VE DAHA ACI

Doç. Dr. İlkay NOYAN YALMAN
Doç. Dr. İlkay NOYAN YALMAN
BU DEFA DAHA AĞIR VE DAHA ACI
08-02-2023

Bu defa çok daha ağır, çok daha acı oldu. Türkiye çok felaket gördü, ama bu defa nasıl altından kalkacağız diye ilk defa düşündük. 10 ilimizde birden yaşanan sarsıntı milletimizi yasa boğdu. Maddi ve manevi ağır bir tablo ile karşı karşıya kaldı ülkemiz. Bu defa çok daha fazla şeye ihtiyacımız var. En başta aynı dertle dertlenmeye, birlik olmaya, akıllı olmaya, acele etmeye, bir o kadar da dikkatli olmaya ihtiyacımız var. Siyaseti şovu bir kenara bırakıp, elimizden ne geliyorsa yapabileceklerimize ihtiyacımız var. Öncelikleri iyi belirlemeye, organize olmaya, kaynakları doğru kullanmaya, kendimizi oradakilerin yerine koymaya ihtiyacımız var. Her türlü ayrımcılığın ve siyasetin bir kenara bırakılmasına, insanlığın esas alınmasına, devletin ve halkın tüm gücüyle depremzedelerin yanında olmasına ihtiyacımız var. Şu an düşünmemiz ya da konuşmamız gereken mesele bir seçim ekonomisi değil, enkaz altındaki bir canın kurtarma meselesidir. Zaten bu şartlarda seçim falan da kimsenin umurunda değildir. 

Bu günlerde saatler değil dakikalar önemli artık, hayata tutunmaya çalışanlar için. Göçük altından çıkan her nefes yeni bir umut oluyor, acıları o anlık ta olsa unutturuyor. Ama zaman geçtikçe, hele akşam oldukça acı çöküyor yüreğimize. Gel gör ki, öyle büyük bir facia ki bu, kim nereye koşacak, kim ne yapacak, bir telaş, bir çaresizlik. Aslında tam da mesele burada. Böyle bir durumda ne yapmalı? Devlet ve milletin el ele en güzel dayanışmayı sergilediği bu zamanlarda her zamankinden daha fazla gayrete ve fedakarlığa ihtiyaç vardır. Canlar gitmiş, yetim öksüz kalan çocuklar, evlatlarını arayan analar, yıkıntıları bekleyen babalar, arkadaşlar, teyzeler, amcalar, dostlar. Tek istedikleri nefes. Göçük altında kalan yakınının nefes alması. Böyle bir durumda insanı yaşatmak amacının dışında başka bir amaca hizmet eden herkes bu ülkenin topraklarını hak etmemektedir. Şimdi konuşulacak ve yapacak tek şey hayat kurmaktır. Diğer meseleler sonra ki meseledir.

Söylenecek çok şey var aslında. Elbette bu söyleneceklerin de zamanı gelecek. Ama şu anda ne söylersen söyle neye yarar ki, önce kanamayı durdurmak gerekir. Tedavi ya da ameliyat daha sonra.  Önümüzdeki birkaç gün çok ağır ve acı geçecek. Umutlar yavaş yavaş azalacak. Geride yıkık bir memleket, gidenlerin ardından acı hikayeler, hayatta kalanların yaşayacağı zorlu günler kalacak. Bu sefer bedelini ağır ödemiyor muyuz? 

Bu millet yüce bir millettir. Başka bir ülkede görülemeyecek yardımlaşma ve dayanışma ülkemizde vardır. Biz Kendi yaramızı kendimiz sarabiliriz. Devletimizin kaynakları, halkımızın fedakarlıkları ile bu zorlu zamanlar geçecektir. Burada eksik olan koordinasyon ve sistemli olmaktır. Önemli olan en az zarar ve kayıpla geçmesini sağlamaktır. Bu sebeple bu zamanlarda hiç olmadığımız kadar aklıselim davranmalıyız. 

Yüce milletimize geçmiş olsun, yaşamını yitirenlere rahmet, geride kalanlara sabır ve yaşama gücü diliyorum. Allah bizlere de orada yardım bekleyen halkımıza yardım etme fırsatı versin, birliğimizi ve gücümüzü daim etsin, bir daha böyle acılar yaşatmasın…

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?