Geçen haftalar itibari ile ana başlıklar halinde, dünden bu güne bir Sivas Tarihi portresi çizmeye çalışıyorum. İlk çağlardan bu güne getirdiğimiz, tarihi çizgide son nokta, ?Cumhuriyet Şehri Sivas? başlığı altında ki bu yazımızda 1900´lü yılların başından cumhuriyetin ilanına ve çok partili sisteme geçtiğimiz 1950 yılı arasındaki zamanı ele alan, tarihi akıştan ziyade, eğitim, sosyo kültürel, basın yayın faaliyetleri açısından bir Sivas değerlendirmesi yapalım istedim.
Cumhuriyet´e giden yolda en önemli kilometre taşlarından biri tartışmasız 4 Eylül Kongresi´dir. 1919 yılında Sivas, Milli Mücadeleye giden yolda, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarını 108 gün bağrına basmış ve ev sahipliği yapmıştır. Yapılan Kongrede alınan kararlar neticesinde Atatürk´ünde söylediği üzere ?Burada bir milletin kurtuluşunu hazırlayan kararlar verildi.? Cumhuriyet´e giden yolda ilk adımlar şehrimizde atılmıştır. (İlgilisi için, kongre sürecinin anlatıldığı en kapsamlı çalışma kıymetli hocam Sayın Necip Günaydın Bey´in ?108 Gün? isimli eserini öneririm.)
Eğitim, öğretim faaliyetleri açısından; Cumhuriyet´in ilanı ve yapılan devrimler neticesinde, ülke genelinde olduğu gibi şehrimizde de bir eğitim seferberliği başlar buna bağlı olarak Sivas´ta hızlı bir okullaşma göze çarpmakta 1949 yılında şehirde; İsmet Paşa, Ziya Gökalp, Fevzi Paşa, Ümit, Hafız Recep, Dumlupınar, Cumhuriyet, İstiklal, Sümer, Atatürk ve Ergin İlkokulu gibi 14 adet ilkokul vardır.
1915 yılında hizmete açılan Kız Öğretmen Okulu ise şehirde açılan ilk ortaokul olarak tarihte yerini alacaktır. Erkek Sanat Enstitüsü, Kız Sanat Enstitüsü ile şehirde ayrıca Küçük Sıhhiye Memurları Okulu, Traktör Makinist Okulu, Mıntıka Ziraat Okulu, Sağlık Komiserleri Okulu gibi mesleki ve sanat eğitimi veren farklı eğitim öğretim kurumları açılmıştır.
Tabi Osmanlı´nın son dönemlerinde Sivas Mekteb-i Sultanisi olarak açılan Sivas Lisesi ve Darül Muallimin-i Sıbyan Öğretmen Okulu gibi okulları da es geçmemek lazım ki günün şartlarına uyarlanmış halleri ile her biri eğitimde kale olan okullar.
1933 yılında şehrin kültürel ve sanatsal anlamdaki faaliyetlerine yön vermek adına bir Halkevi açılır, bir döneme damgasını vurmuş olan kurumda yaptıkları çalışmalar ile Ahmet Kutsi TECER, Muzaffer SARISÖZEN, Vehbi Cem AŞKUN gibi isimleri de anmadan geçmek büyük haksızlık olur. Halkevinin bu zaman zarfında yayıncılık faaliyetleri yaptığını görüyoruz, birçok kitapla beraber Ortayayla ve Dörteylül adlarında dergi yayınlanmıştır.
Cumhuriyet´in ilk yılları gerek okullarda gerekse sivil çalışmalarla şehirde basın yayın anlamında da faaliyetlerin arttığı görülmekte. İlk aklıma gelen öğretmen okulunca yayınlanan Yıldızdağı dergisi, Türk Ocağı Sivas Şubesi tarafından çıkartılan Birlik, Rıdvan Nafiz Edgüer tarafından çıkartılan Dilek, Sivas Öğretmenler Birliği tarafından çıkartılan Duygu ve Düşünce Dergisi, gibi dergilerin varlığını görmekteyiz.
Vilayet Matbaası Milli Mücadele döneminin ilk gazetesi olan İrade-i Milliye gazetesinin basıldığı matbaa olması nedeni ile Sivas ve yakın Türk tarihi açısından ayrı bir önem taşımaktadır. Bir diğer matbaa ise 1930 yılında kitapçı Kamil Yalçıner tarafından kurulan ve Ülke, Kızılırmak ve Sivas Postası gazeteleri ile beraber 1950 yılına kadar şehirde yayınlanan nerdeyse tüm dergi ve kitapların basıldığı Kamil Matbaası´dır. Kişisel arşivimde bu matbaa tarafından basılan birkaç eser var ki, kıymet bilene hazine değerinde.
Kurtuluş Savaşına giden yolda, alınan ve uygulanması gereken kararların halka anlatılması yönünde nerdeyse bir ?Halkla İlişkiler? çalışması olan, dönemin en önemli gazetelerinden biridir, İrade-i Milliye gazetesi. 1919 yılı itibari ile İrade-i Milliye gazetesinin yanı sıra Hilmi Abidin ve Hayri Lütfullah Bey tarafından haftalık olarak yayınlanan Mücahede-i Milliye ve Maksut Azmi tarafından 1921 yılı itibari ile ancak 25 sayı yayınlanabilen Gaye-i Milliye gazeteleri vardır.
1878 - 1946 yıllan arasında yayın aralığı zaman zaman kesintiye uğrasa da Sivas´ın ilk gazetesi Sivas Gazetesi´nin 68 yıllık bir yayın hayatı olmuştur. 1940´lı yıllardan itibaren ülke genelinde artan günlük gazete sayısının şehrimize olan yansımasında; Ülke, Hakikat, Kızılırmak, Anadolu Gazetesi, Yeni Ülke, Hürdoğan v.b. gazeteler yerini almıştır.
Sosyo kültürel, eğitim ve basın yayın anlamında yapılan bu çalışmalardan başka birde şehirde Cumhuriyet´le birlikte oluşan ekonomik yapıya bakalım.
Osmanlı´dan Sivas´a kalan ekonomik değerler, tüm Anadolu şehirlerinde olduğu gibi nerdeyse yok denecek kadar sınırlıdır; tarıma dayalı ekonomik bir yapı, birkaç alanda el sanatları ürünleri, mevsimlik işletilebilen birkaç tuzla´nın varlığından haberdarız. Bugün Paşa Bahçe dediğimiz alanda, Tavra deresi üzerinde kurulan iki göz su değirmeni "fabrika" diye algılanıp anılsa da, fabrika olmanın ötesindedir. Yöredeki mesire alanının ?Paşa Fabrikası? adı ile anılmasının sebebi bundandır.
1934 yılında birçok Sivas´lıya ekmek kapısı olacak, lokomotif ve vagon atölyesinin temelleri atılmış; 1939´da "Sivas Cer Atölyesi" adıyla faaliyete geçmiştir. 1943´te ise, Orta Anadolu´nun çimento ihtiyacını karşılamak üzere "Sivas Sümerbank Çimento Fabrikası" açılmıştır.
1950´li yıllara kadar Sivas´ın genel görünüşü bundan ibaretti. Tabi bu başlıkların her birinin kendi içinde daha detaylı incelenmesini belki bir sonraki yazılarda yaparız, bu nedenle Cumhuriyet sonrası Sivas´ta yapılan çalışmalar da temel taşlarından bahsetmek daha uygun olur, 1950 sonrası bir başka yazıya konu olabilir kanaatindeyim.
Haftaya Görüşmek Üzere...
Kaynakça:
Cumhuriyet Döneminde Sivas Sempozyumu Bildirileri ? İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü (2009)