-Allah, bütün hayvanatı, Nebatatı ve İnsanlığın hepsini sudan yaratmıştır. Bu yaratılanların hepsi de yaşadıkları müddetçe suya muhtaçtırlar. Her üçünün de yaşaması için su gereklidir.
-Rahman ve Rahim olan Yüce Allah, yarattıklarına merhamet ettiği için onları susuz bırakmaz. Buradan yola çıkarak halk arasında suya rahmet denir olmuştur. O hal de burada rahmet olan su değil, canlılara yaşamaları için lazım olan suyu gönderen Allah'ü Teâlâ’nın merhameti, acımasıdır.
-Bir de Enbiya suresi 107. ayetin manasını da iyi anlamamız lazımdır. Genellikle: "Peygamberimiz âlemlere rahmet olarak gönderildi" diye mana verilir. Hâlbuki ayetin manası şöyledir: "Mehmet Okuyan Meali: Biz seni ancak âlemlere rahmet(imiz) için gönderdik." Yani: Biz insanoğluna olan merhametimizden, acıdığımızdan dolayı gönderdik' buyruluyor. M. Okuyan şöyle özetlemiş: "Yüce Allah’ın peygamberler göndermesinin ilahi rahmet ve merhametin tecellisi olduğu gerçeğini gözler önüne sermektedir."
-Yüce Allah'ın insanlığa acıması ve merhametinden dolayı gönderdiğinin biri de Resul- Elçi ile gönderdiği Kur'an'ı kerimdir ki Resulüllah onu ümmetine tebliğ etmiştir. Kur'an'ın bize niye gönderildiği ise Fussilet suresi 3. ayette: "(Bu), ayetleri Arapça bir Kur’an olarak açıklanmış, bilen bir toplum için müjdeleyici ve uyarıcı olarak (indirilmiş) bir kitaptır. Fakat onların çoğu yüz çevirdi; artık dinlemezler." diye açıklanmıştır.
-Kur'an'ın geliş gayesi ise "Uyarmak-ikaz etmek, Müjdelemek için gönderilmiştir. Biz Kur'an'ın ne dediğini anlayarak okumamız gerekiyor ki dedikleri ile uyarılmış ve müjdelenmiş olalım. Hiç bir ayetinde şu ayeti okursan şu kadar sevap alırsın" denmemiştir.
-Yüce Allah: "Biz insanları ve cinleri sadece bize kulluk etsinler diye yarattık" (Zariyat 56 ) buyurur. Allah'ın bizi Ubudiyet yapsınlar diye gönderdiği apaçıktır. -Ubudiyet iki türlüdür: Birincisi İbadetlerdir ki namaz, oruç Hac, zekât, Kurban vs. Bu ibadetleri insan kendisi için yapar ve karşılığında Allah Hasenat yani güzellikler verir. Bunun karşılığı ahirette cennet ile müjdelenmektir.
-İkincisi: Ubudiyetin-kulluğun karşılığı ise Ameli salihtir ki: Bunun faydası hem kişinin kendisine ve hem de başkalarına olur. Her iki ibadetler de Allah rızası için yapılır ve insana müjdelediği cennet nimetleridir.
-En önemlisi Bu ibadetleri ve kulluğu nasıl ve niçin yapacağımızı bilmek için, Allah'ın rızasını kazanmamız için ve cennet nimetlerine kavuşmamız için Kur'an'ı anlayarak okumamız lazımdır.
-Kur'an'ı anlamamız için herkesin Arapça bilmesi gerekmez. İlimde yeterli dereceye ulaşmış Hocalarımız tarafından yazılan Kur'an Meallerini okuyarak Kur'an'ı anlamamız mümkündür. En kısa yoldan Kur'an'ı anlamak için okumaya başlamamız gerekiyor.