ÜSTAD KONUŞUYOR

Adnan YILMAZ
Adnan YILMAZ
ÜSTAD KONUŞUYOR
12-10-2022

“Ben bir genç arıyorum”

Şairler  Sultanı üstad Necip Fazıl Kısakürek

 

diyerek, gençler geç kalmamalarını tembihler

“ Ey genç adam, yolumu adım adım bilirsin!

Erken gel,beni evde bulamayabilirsin!”

İlk şiirinden son şiirine kadar toplumun nefsi ile didişen bu şair mütefekkir, Şairler Sultanı Necip Fazıl Kısakürek, toplumun nefsi ile mücadelenin bir çırpıda başarıya ulaşamayacağını bildiği için,Mehmet Akif … gibi meseleyi zaman zaman geleceğe bırakmaya, gençliğin ülküsünü yapmaya çalışmıştır.

 

İşte “ Muhasebe” şiiri bu görüşü yansıtıyor:

 

“MUHASEBE”

Ben artık ne şairim, ne fıkra muharriri!

Sadece, beyni zonk zonk sızlayanlardan biri!

Bakmayın tozduğuma meşhur Bâbıâlide!

Bulmuşum rahatımı ben de bir tesellide.

Fikrin ne fahişesi oldum, ne zamparası!

Bir vicdanın, bilemem, kaçtır hava parası?

Evet, kafam çatlıyor, gûya ulvî hastalık;

Bendedir, duymadığı dertlerle kalabalık.

Büyük meydana düştüm, uçtu fildişi kulem;

Milyonlarca ayağın altında kaldı kellem.

Üstün çile, dev gibi gelip çattı birden! Tos! ! !

Sen, cüce sanatkârlık, sana büsbütün paydos!

Cemiyet, ah cemiyet, yok edilen ruhiyle;

Ve cemiyet, cemiyet, yok eden güruhiyle...

Çok var ki, bu hınç bende fikirdir, fikirse hınç!

Genç adam, al silâhı; iman tılsımlı kılınç!

İşte bütün meselem, her meselenin başı,

Ben bir genç arıyorum, gençlikle köprübaşı!

Tırnağı, en yırtıcı hayvanın pençesinden,

Daha keskin eliyle, başını ensesinden,

Ayırıp o genç adam, uzansa yatağına;

Yerleştirse başını, iki diz kapağına;

Soruverse: Ben neyim ve bu hal neyin nesi?

Yetiş, yetiş, hey sonsuz varlık muhasebesi?

Dışımda bir dünya var, zıpzıp gibi küçülen,

İçimde homurtular, inanma diye gülen...

İnanmıyorum, bana öğretilen tarihe!

Sebep ne, mezardansa bu hayatı tercihe?

Üç katlı ahşap evin her katı ayrı âlem!

Üst kat: Elinde tesbih, ağlıyor babaannem,

Orta kat: (Mavs) oynayan annem ve âşıkları,

Alt kat: Kızkardeşimin (Tamtam) da çığlıkları.

Bir kurtlu peynir gibi, ortasından kestiğim;

Buyrun ve maktaından seyredin, işte evim!

Bu ne hazin ağaçtır, bütün ufkumu tutmuş!

Kökü iffet, dalları taklit, meyvesi fuhuş...

Rahminde cemiyetin, ben doğum sancısıyım!

Mukaddes emanetin dönmez dâvacısıyım!

Zamanı kokutanlar mürteci diyor bana;

Yükseldik sanıyorlar, alçaldıkça tabana.

Zaman, korkunç daire; ilk ve son nokta nerde?

Bazı geriden gelen, yüzbin devir ilerde!

Yeter senden çektiğim, ey tersi dönmüş ahmak!

Bir saman kağıdından, bütün iş kopya almak;

Ve sonra kelimeler; kutlu, mutlu, ulusal.

Mavalları bastırdı devrim isimli masal.

Yeni çirkine mahkûm, eskisi güzellerin;

Allah kuluna hâkim, kulları heykellerin!

Buluştururlar bizi, elbet bir gün hesapta;

Lafını çok dinledik, şimdi iş inkılâpta!

Bekleyin, görecektir, duranlar yürüyeni!

Sabredin, gelecektir, solmaz, pörsümez Yeni!

Karayel, bir kıvılcım; simsiyah oldu ocak!

Gün doğmakta, anneler ne zaman doğuracak? Evet merhum yazar ve düşünce adamı Ahmet Kabaklı’ ya göre Necip Fazıl, çökmüş bir cemiyeti kurtarmak istediği ve bunu başaramadığı İçin devamlı çığlıklar atan bir mustariptir" Ahmet Kabaklı, Üstad ve Ahmet Kabaklı, s. 409

 

Necip Fazıl,siyasetteki başlıca gayesinin” ebedi yeni ve daima taze nesillerin” toplum hayatında “ maya tutması” olarak gösterir.

Xxx

“ Büyük Doğu ideali, tek zerresini feda etmeksizin İslama yol açmanın sistemidir.”diyen Necip Fazıl, hayatı boyunca güttüğü davanın kavgasını verir. Sağına ve soluna bakmadan doğru bildiği yolda tek başına da olsa yürümeye çalışır.

 

Üstad, adeta tırnaklarıyla taşı işleyerek resme şekil vermeye çalışan bir mermer ustası olarak tarihe geçti.( S. 393-399)

 

 

DEVAMI YARIN

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?