Ağustosun kemiklerimizi ısıtan sıcağında sımsıcak bir gardaşlık festivalini daha geride bıraktık. Dördüncü kez düzenlenmesine rağmen tartışmalarda bitmedi, aksine alevlenerek devam etti. Sosyal medyada başlayan festivalin tartışması da sosyal medyada hız kesmeden devam ediyor. Hemen belirteyim yanındayım diyemem, karşısında hiç değilim...
Destekleyenlerde karşı çıkanlarda o kadar abartıyor ki işin suyu çıkıyor. Karşı çıkanların argümanları o kadar saçma o kadar komik ki eleştiriyi dahi anlamsız kılıyor. Uzun bir süre bu tarihi niye kutluyoruz ki diye sordular, sonra ince ince düşünüp şeytanın dahi aklına gelmeyecek gerekçeler uydurarak kör muhalefet yaptılar. Neymiş; Belediye eski başkanı Sami Aydın oğlunun evlilik yıl dönümünü kutlamak için uydurmuş muş. Daha da enterasını 4 Eylül’ü unutturmak isteyenler buna dört elle sarılmışmış. Yok artık. Daha zekice gerekçelerle eleştiri beklerdim. Sami Aydın bu kadar gerzekçe argümanlara sarılacak bir başkan değildi. Onun tek derdi bu şehre kalıcı hizmet bırakmaktı.
Destekleyenlere gelince onlarda abartma konusunda eleştirenlerden aşağı kalmadılar. Gardaşlık samimiyetmiş, paylaşmakmış, mertlikmiş. Nirde eskiden olsa belki. Şimdi birazcık yukarı çıkanın paçasından aşağı çekiyorlar. Yüze gülüp arkadan kuyu kazıyorlar. Mertlik ara ki bulasın. Ha birde Sivas’ın tanıtımına katkı sağlıyormuş, Turist gelecekmiş. Düğün dernek filmindeki tüpçü Fikret’in dediği gibi “Sivas’lının durmadığı Sivas’a gardaşlık festivali var diye niye elin yabancısı gelsin ki?
Millete eğlence, eğlenceye bahane, bahaneye para gerekliydi oldu gardaşlık festivali. Biz yedi ay kar altında yaşayan bir şehrin insanları olduğumuz için güneş kendini gösterir göstermez kendimizi dışarı atıyoruz. Gidecek vakit geçirecek çok fazla yerimiz olmadığı içinde yaz aylarında yapılan bu tip eğlencelere bayılıyoruz, seviyoruz ve istiyoruz. Bizi yönetenlerde bunu bildiği için konser gibi eğlencelere bahane arıyor. İşte bahane Gardaşlık festivali. Gardaşlık festivali olmasa da zaten bir bahane ile bu konserler yapılacaktı. Bırakın bu isimle yapılsın, gençlerde eğelensin. Kaldı ki eğlence sektöründen ekmek yiyen bir yığın insan var. Söz konusu sektörün paydaşlarından birçoğu ( Ses , ışık, sahne, tanıtım, sunum) gibi bölümlerini artık yerel insanlar profesyonelce yapma başarısını gösteriyor. Yani kendi insanımızda bu işten ekmek yiyor.
Gelelim nereden çıktığına, ilk festivale dönüştüğü yıl yazmıştım. Tartışmalar bitmediğine göre tekrar etmekte yarar görüyorum. Bu gibi takvimde yer alan rakamlar üzerinden gün kutlama işinin ülkemizdeki mucidi Fenerbahçe taraftarı. Fener bahçeliler 19 Temmuz ( 19.07) tarihini kutlamaya başladıktan sonra yaygınlaştı. Onlardan etkilenen İstanbul'daki bir gurup Sivaslı ilk olarak 2012 yılında sosyal medya üzerinden Dünya Sivaslılar gününü kutlamaya başladı. Sonra Kayserililer 3 Ağustos tarihini kutladı. Bu konu Kayseri de bir süre tartışıldı, ancak üretime dayanmayan bu boş tartışma Kayseri de pek rağbet görmedi. 2017 yılına gelindiğinde ise o dönem Belediye Başkanımız olan Sami Aydının Sosyal medya hesaplarını kullananlar Başkanın hesabından böyle bir kutlama mesajı paylaştı. 2018 yılında ise halkı meydana davet ettiler. Halkın ilgisini gören başkan ise olayı sahiplendi. Aydından sonra Valilik ve Hilmi Bilgin yönetimi olaya sahip çıkınca oldu Gardaşlık festivali... Olayın özeti budur.
Gerekçe aramadan karşısında olabilirsiniz, yanında da olabilirsiniz. Karşısında da olsanız destekçisi de olsanız tavsiyem abartmayın... Zira abartı herşeyi kıymetsiz kılar...