Aile kurmak, devletin yasal kurallarına göre kıyılan nikahla olur. Nikah, Yüce Allah´ın adını şahit tutarak eşlerin bir ömrü paylaşmak üzere birbirlerine verdikleri sözdür. Nikah, kadın ve erkeğin, gönül rızası ve hür iradeleriyle beraberce yüklendikleri ahlâkî ve hukuki bir sorumluluktur. Kültür ve geleneklerimizde evlilik, sadece iki insanı aynı çatı altında buluşturmak değildir. Evlilik toplumu ve nesilleri korumak amacıyla atılan sağlam bir temeldir; kurulan bir yuvadır. Aile olmak, sevgi ve saygı ile, şefkat ve merhametle, ilgi ve hassasiyetle hayatı paylaşmaktır. Sevinci ve kederi, varlığı ve yokluğu birlikte yaşamak; iyi günde kötü günde vefakarlık ve fedakarlıkla bir bütünü tamamlamaktır.
Evlenmek için kızın ve erkeğin belirli bir yaşa gelmesi, reşit olması ve evlenmeye mutlaka rızası olması gerekir. Bu konuda işlenen en çok hata, rızasına bakılmaksızın küçük kızların evlendirilmesidir. Bir gün, bir genç kız, Hz. Peygamber Efendimize geldi ve: Yâ Resulallah, istemediğim halde babam beni kardeşinin oğlu ile evlendirmeyi düşünüyor; Nikah konusunda kadınların da söz hakkının olup olmadığını öğrenmek için size müracaat ettim.? dedi. Peygamberimiz, derhal kızın babasını çağırttı ve nikahta kadının görüşüne de başvurulması ve görüşünün alınması gerektiğini buyurdu. Bu vesile ile en önemli hadislerinden birisini söylemiştir: ?Rızaları olmadan kızlarınızı evlendirmeyin!? (Buhari, Nikah,42)
Zamanımızda boşanmalar seneden seneye artarak devam ediyor. Maalesef, genç evliler, mutlu evliliğin bir şans değil; çaba, emek, sabır, özveri, uzlaşma ve önemsemenin ürünü olduğunu bilemiyorlar. Yeni evlenen her genç çiftin bilmesi gerekir ki; mutlu evliliğin bazı evrensel sırları vardır: Birbirlerine sevgi, saygı, güven duymak; karşısındakini olduğu gibi kabul etmek, değiştirmeye çalışmamak; fikir ayrılıklarını, tartışmaları ve anlaşmazlıkları dozunda bırakmak, tırmandırmamak, büyütmemek, aksine anlayışlı davranıp halletmek; eşin fikirlerine ve hayallerine değer vermek; öfkelenince asla şiddete başvurmamak v.s. bunlardan bazılarıdır.!
Ailenin cennet veya cehennem hayatı olması çiftlerin kendi ellerinde, tutum ve davranışlarına bağlı olduğu unutulmamalıdır.