Şükürler olsun ki Allah(cc) bizi mübarek bir ay olan Ramazan ayına eriştirdi. Allah(cc) günahlarımızdan arınalım, bol bol tövbe istiğfar edelim diye tabiri caizse şahane bir bahane sundu bize...
Affetmek için, bağışlamak için, tövbemizi kabul etmek için bir bahanedir Ramazan...
Bizi sevmek için, bize merhamet etmek için, bizi Cennetiyle şereflendirmek için bir bahanedir Ramazan... Rabbimizin daha çok vermek için sunmuş olduğu bir aydır Ramazan...
Vermek istemeseydi Allah(cc) vermeyi yaratmazdı. Vermek istemeseydi istemek diye bir kavram olmazdı... Kıymetli dostlar; geliniz bu ayı Ramazan gibi geçirelim...
Allah´ın bize sunmuş olduğu bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirmeye gayret edelim. Bu fırsat bir daha elimize geçmeyebilir. Belki bu son Ramazanımız! Belki bir daha kavuşamayacağız bu kutlu aya... Başlıkta da belirttiğim gibi Allah(cc) baha Allah´ı değil bahane Allah´ıdır...
Bizi affetmek için, dualarımızı kabul etmek için bir bahane sunar bize. İşte bu bahanelerden biriside şuan içerisinde bulunduğumuz Ramazan ayıdır. O´nun bizim oruç tutmamıza ihtiyacı yoktur... O´nun bizim Kur´an okumamıza ihtiyacı yoktur... Fakat biz ibadete muhtacız...
Üstadın tabiriyle manen hastayız... O öyle büyük bir Rab ki; küçücük bir iyiliği bahane edip günahlarını bağışlayıp Cennet´in kapılarını sana açar...
Bu haftaki kalemimden dökülen satırları şu kıssayla noktalamak istiyorum; bir adam yolda, yürürken susadı ve susuzluğu arttı. Derken bir kuyuya rastladı. İçine inip susuzluğunu giderdi.
Çıkınca susuzluktan soluyup toprağı yemekte olan bir köpek gördü. Adam kendi kendine: ´Bu köpek de benim gibi susamış.´ deyip tekrar kuyuya inip, mestini su ile doldurup ağzıyla tutarak dışarı çıktı ve köpeği suladı. Allah onun bu davranışından memnun kaldı ve günahlarını affetti."