Ülkemizi yasa boğan şehit haberlerinden sonra maç oynamak, maç seyretmek insanın içinden gelmiyor ama elden de bir şey gelmiyor.
Tüm şehitlerimize Allahtan rahmet ailelerine sabırlar diliyorum. Rabbim onlara dayanma gücü versin. AMİN.
İkinci yarının başlamasıyla puan kayıpları yaşayan yiğido zor maçların altından olabildiğince az kayıplarla çıktı. Bu süreçte en kötüsü Gaziantep maçı hemen herkesin şampiyonluk yolunda umutlarını kırmıştı. Ama şampiyon adaylarından Alanya´yı yenmesi ve ardından Ankara temsilcisi ve devre arası yaptığı transferlerle toparlanma sinyali veren Ankaragücü mücadelesi çok önemliydi.
Şampiyonluk yarışında olmak yada olmamak maçına çıkan yiğido tedbirli başladı. Bir şampiyona yakışır ağırlıkta ve ustalıkta oyunu forse etti, Rakibine üç pozisyon vermesine rağmen kalesini gole kapattı.
Ankaragücü otuz altıncı dakikada Miloş Stanoviçin ikinci sarı kartı görmesiyle 10 kişi kalınca daha da rahatlayan yiğido acele etmeden sakin kalıp üç golle üç puanı almasını bildi. Berabere devam eden maçta Rıza hocanın yaptığı değişiklikler verimli oldu. Değişiklilerle beraber oyundaki galibiyet isteği arttı ve golleri bulduk.
Karşılaşmaya Ümit Öztürk´ün atandığını duyunca biraz tedirgin olmuştum ama adil ve güzel bir maç yönetti. Penaltı pozisyonunu çok iyi süzdü. Mert hakan topa vurmuştu ama top henüz oyunda iken rakip tarafından ayağına bir basma var ve ceza alanında gerçekleşen bu olay penaltı olmalıydı zaten.
Kazanarak şampiyonluk yarışında olmak güzeldi ama daha güzeli Galatasaray maçına çıkacak kadromuzda eksik oyuncumuzun olmaması.
Kalecimiz Samasa, Fernano, Hakan ve Apından Goye sarı kart görmeleri halinde cezalı duruma düşecek, Galatasaray maçında oynayamayacaklardı.
Eksik olmadığımız her maçta her takımı yenecek güçteyiz. Yeter ki hakemler adilane bir yönetim göstersin.
