SERİ MUHAKEME USULÜNÜN UYGULANMAYACAĞI HÂLLER
Yaş küçüklüğü ve akıl hastalığı ile sağır ve dilsizlik halleri
Seri muhakeme usulü, yaş küçüklüğü ve akıl hastalığı ile sağır ve dilsizlik hallerinde uygulanamayacaktır. (CMK m. 250/12)
Nitekim Ceza Muhakemesinde Seri Muhakeme Yönetmeliği´nin yedinci maddesinin birinci fıkrasında; suçun seri muhakeme usulü kapsamında bulunması halinde dahi Türk Ceza Kanununda yer alan; yaş küçüklüğü (TCK md. 31), akıl hastalığı (TCK md. 32) veya sağır ve dilsizlik (TCK md. madde 33) hâllerinde bu usul uygulanmayacağı hüküm altına alınmıştır.
Bu yasal düzenlemede belirtilen haller, şüphelinin özel durumları nedeniyle zorunlu müdafi tayini gerektiren hallerdir. Kanun koyucu, bu gibi hallerde seri yargılama yönteminin uygulanamayacağını açık bir şekilde belirtmiştir.
Suçun iştirak hâlinde işlenmesi
Ceza Muhakemesinde Seri Muhakeme Yönetmeliği´nin yedinci maddesinin ikinci fıkrasına göre; seri muhakeme usulü kapsamındaki suçun, iştirak hâlinde işlenmesi durumunda şüphelilerden birinin bu usulün uygulanmasını kabul etmemesi veya birinci fıkra kapsamında değerlendirilmesi gereken yaş küçüklüğü ve akıl hastalığı ile sağır ve dilsizlik halleri olan kişilerle birlikte işlenmesi hâlinde seri muhakeme usulü uygulanmayacaktır.
İştirak Halinde İşlenen Suçlarda Sirayet
Suçun iştirak halinde işlenmesi durumunda şüphelilerden birinin bu usulün uygulanmasını kabul etmemesi halinde bu husus diğer şüphelilere de sirayet edecek ve sonuçta tüm şüpheliler hakkında seri muhakeme usulü uygulanmayacaktır. (CMK m. 250/11)
Yasa koyucunun bu hükmü, suçu birlikte işleyen faillerin aynı eylemle ilgili olarak farklı farklı cezalara uğratılmasının yaratacağı sorunları gidermek amacıyla getirmiş olabileceğini söyleyebiliriz.
Örneğin; seri yargılama yöntemini kabul eden faillerden biri cezalandırılırken, kabul etmeyen failin normal yargılama ile beraat etmesi hali söz konusu olabilir.
SERİ MUHAKEME USULÜNÜN UYGULANMASI
Delillerin toplanması aşaması
Cumhuriyet savcısı seri muhakeme usulüne tâbi bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya, yani soruşturma işlemlerine başlaması gerekmektedir. (Yönetmelik Madde 8/1)
Öncelikle burada isnat edilen suçla ilgili tüm delillerin toplanması gerekmektedir. Tüm deliller toplandıktan sonra şüpheli hakkında kamu davası açılması gerekip gerekmediği hususu tartışmaya açılmalı ve bu durum cumhuriyet savcısı tarafından değerlendirilmelidir. Şüphelinin atılı suçu işlediği yönünde bir kanaat oluşması ve yeterli delil elde edilmesi durumunda suçun seri muhakeme usulüne tabi olup olmadığı belirlenmelidir.
Soruşturma konusu suçun, seri muhakeme usulüne tâbi olması Cumhuriyet savcısının maddi gerçeği araştırma yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacaktır. (Yönetmelik Madde 8/1)
Şayet atılı suçun şüpheli tarafından işlenmediği veya kamu davası açmaya yeterli delil bulunmadığı hallerde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi mümkündür.
DEVAMI YARIN
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?