(Bu metin Râşid b. Hüseyin el-Abdülkerîm, ed-Dürûsü’l-yevmiyye mine’s-Süneni ve’l-ahkâmi’ş-şer’iyye, Dâru’s-samîi, Riyâd 2010, s.21-22. sayfalarının tercümesidir.)
Allah Teâlâ, şöyle buyurmuştur: “Hakkında kesin bilgi sahibi olmadığın şeyin peşine düşme. Çünkü kulak, göz ve kalp, bunların hepsi ondan sorumludur.” (İsra 17/36.)
Ebû Musa el-Eş‘ârî (r.a), Hz. Peygamber’i (sav) şöyle buyururken işittiğini nakletmiştir: “Şüphesiz kul, bazen manasını düşünmeden öyle bir söz söyler ki, ondan dolayı Cehennemde doğu ile batı arasındakinden daha bü­yük bir derinliğe düşer.” (Buhari, c.XI, s.308 (6447); Müslim, 2988; Tirmizi 2314.)
Süfyan b. Abdullah’tan (r.a) rivayet edilmiştir: “Ya Resulallah! Kendisine bağlanacağım bir işi bana haber ver” dedim. Şöyle buyurdu: “Allah’a iman ettim de sonra dosdoğru ol.” “Ya Resulallah! Şahsımla ilgili en çok korktuğun şey nedir?” dedim.” “Kendi dilini eline aldı ve “İşte bu” buyurdu.” (Tirmizi, 2410. Tirmizi, hadis-i şerifin ‘Hasen Sahih’ olduğunu söylemiştir. Hadis-i şerifin aslı Müslim 38’dedir.)
Ukbe b. Âmir’den (r.a) nakledilmiştir: “Ya Resulallah! Kurtuluş nededir?” dedim. “Dilini tut, evine kapan, günahlarına ağla” buyurdular.” (Tirmizi, 2406. Tirmizi, hadis-i şerifin ‘Hasen’ olduğunu söylemiştir.)
ŞERH
Dilin haram olan şeyler hususunda ve malayani/boş/gereksiz sözlerden korunmasında büyük hayr vardır. Bunu yapmak dünya ve ahirette kurtulmak demektir. Bundan dolayı Hz. Peygamber (sav), dili korumaya teşvik etmiş ve kurtuluşun bu önemli yoluna insanları sevk etmiştir.
ÇIKARILAN DERSLER
- Kişinin Müslümanlığının tamam olmasının yollarından birisi dilini Müslümanlardan çekmesidir.
- Dilin tutulması kurtuluş sebeplerindendir.
- Kişi, önemsemediği bazı sözler dolayısıyla ateşe/cehenneme girebilir.