Ne çalışanlar, ne emekliler Temmuz zammından memnun değiller.
Açıkçası, asgari ücrete geçen yılki gibi Temmuz ayında zam yapılmamasına rağmen, gerek gıda, gerekse diğer kalemlere gelen zamlar hem çalışanları hem de, emeklileri nasıl geçinecekleri konusunda kara kara düşündürmeye başladı.
Ayrıca; kök maaşları nedeniyle Temmuz ayındaki artışa rağmen maaşları 10 bin lirayı geçmeyen emekliler, son bir kararla ek bir zam aldılar ve maaşları 12 bin 500 lira oldu.
Peki; SSK ve Bağ-Kur emeklileri için yüzde 24,73, Emekli Sandığı (memur) emeklileri içinse 19,31 zam alırken; maaşları devletin ilavesiyle 12 bin 500 liraya çıkarılması adaletli bir davranış mıdır?
Özellikle emekliler arasındaki ayrım sonrasında oluşan "fark" ile makas, ara da çok yakında kapanacak gibi görünüyor.
O zaman, 30-35 yıl çalışarak 10 bin ve üzeri prim ödeyenler ile 3 bin 600 prim ödeyerek emekli olanlar arasındaki "fark" neden gündeme getirilmemektedir?
İlgili bakanlar tarafından prime göre maaş uygulamasına geçileceği, bu konuda çalışmalar yürütüldüğünün açıklanmasına rağmen, az prim ödeyenlere çok; çok prim ödeyenlere az maaş verilmesi haksızlık değil midir?
Öte yandan; yılbaşında oransal olarak Emekli Sandığı emeklilerinden az maaş alacak iken alınan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) kararıyla eşitlenen oranda zam alan SSK ve Bağ-Kur emeklileri gibi, Temmuz'da da tüm emeklilere eşit oranda niye zam yapılması gündeme gelmemiştir?
Velhasıl, Temmuz maaşlarını sadece TÜİK'in açıkladığı enflasyon rakamlarına göre alan emekliler; verilecek "farka" bile mahkum olacak duruma düşmemiş midir?
Geçen haftaki "ayar" konulu yazım nedeniyle gerek sosyal medya, gerekse Watsapp aracılığıyla "fark" konusunda da yazmamı isteyen çok sayıda emekli okurum, bırakın ay sonunu getirmeyi ayın ortalarında aldıkları paranın bittiğini ifade ederek, iktidardan konuyu yeniden değerlendirip maaş haksızllığının giderilmesini talep etmiştir.
Durum emekliler için böyleyken; özel sektördeki çalışanlar için de durum çok "farklı" değil. Onlar da, asgari ücrete göre maaş zammına gidildiği için geri kalan altı ayı zam almadan geçirecek.
Sonuç olarak; kamu çalışanlarına yapılan 8 bin liralık seyyanen zam sonrası tüm emekliler için açılan "fark" bakalım nasıl kapanacak?
Öyle veya böyle ne en düşük maaş alan emekliler; ne de ödedikleri primin karşılığını alamayan emekliler; ne de kamudan emekli olanlar aldıkları maaşlardan memnun değil.
Sorunun maaş bağlanma oranlarının düşürülmesi olduğunu savunan bir kısım emekliler de, "Çalışana bir kepçe, çalışmayana da iki kepçe" verilmesinin bu duruma neden olduğunu kaydediyorlar.
Aslında kesin ve kararlı bir şekilde düzenlenmesi beklenen maaş konusunun çözüme kavuşturulması dileğiyle tüm okurlarıma sağlıklı ve mutlu günler dileyerek Allah'a emanet ediyorum.
Kalın sağlıcakla...