Şöyle anlatılmıştır:
Yer, her gün beş defa seslenir.
Ey Ademoğlu, sırtımda geziyorsun; ama içime gireceksin.
Ey Ademoğlu, sırtımda çeşitli yemekleri yersin ama içime girince seni böcekler yiyecekler.
Ey Ademoğlu, sırtımda gülüyorsun ama içime girince ağlayacaksın.
Ey Ademoğlu, sırtımda şensin ama içime girince hüzünleneceksin.
Ey Ademoğlu, sırtımda günah işliyorsun ama içime girince azap göreceksin.
*
Toprak ol gül bitsin üzerinde, çünkü gül toprakta yetişir.
*
Hiç kimse kendi başına bir şey olmadı, Hiçbir demir kendi başına keskin kılıç olmadı.
*
Buyurdular ki:
Diline sahip olana, ev halkına geniş davranana ve günahlarından dolayı ağlayana ne mutlu.
*
İnsan; bir mesut zalim, insan; bir mağrur cahil.
*
Anlatılır ki:
Kıyamet günü ilahi rahmet insanları öyle sarar öyle sarar ki; iblis bile rahmetin bolluğunu, şefaat edenlerin çokluğunu görünce ümitlenir.
*
Bir kimse sende olmayan bir özellikle seni överse bil ki, bir gündesende olmayan vasıflarla seni kötüler. Ondan emin olma ona güvenme.