Değerli okuyucular;
Bu yazımızda sizler ile gündemde belli bir süredir yer alan Baroların seçim usullerinde yapılması planlanan değişiklikler üzerine yorumlarımızı ve bizim de bu hususta bir meslek mensubu olarak görüş ve önerilerimizi sizler ile paylaşacağız.
Tabi bu hususta öncelikle Baroların ve Türkiye Barolar Birliği´nin mevcut mevzuatımıza göre kurulların oluşumu ve seçim usullerinden bahsetmekte fayda bulunmaktadır.
Barolar; 1136 sayılı Avukatlık kanuni amir hükümlerinde belirtilen şekilde, Başkan, Yönetim Kurulu, Disiplin Kurulu, Denetleme Kurulu, Türkiye Barolar Birliği Delegeleri ve Adli Müzaharet Komisyonu şeklinde oluşturulmuş bulunan komisyonlarda görev alacak Avukat meslektaşlarımızın o il barosuna bağlı avukat meslek mensuplarının genel kurulda her 2 yılda bir Ekim ayında genel kurulda yapacakları tercihleri doğrultusunda seçilmektedir.
Türkiye Barolar Birliği Başkanı ve ilgili kurulları için de oluşan listeler dahilinde yine kanunda belirtilen şekilde ancak bu kez sadece her il barosunun sadece Türkiye Barolar Birliği Üst Kurul üyeleri ve Baro Başkanlarının oyu ile seçim yapılmaktadır.
TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ SEÇİMLERİNE İLİŞKİN YORUM ve SEÇİM USULÜNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA İLİŞKİN ÖNERİMİZ;
Türkiye Barolar Birliği´nin sadece il barolarının üst kurul ve başkanlarının oyları ile seçilmesi kanaatimizce uygun bir seçim yöntemi değildir.
Ülkemizde 83 Milyon vatandaşımız bir Pazar gününde 60 Milyona yakın oy kullanma hakkına sahip olan vatandaşlarımız kanalı ile Cumhurbaşkanını seçiyor ise, 130.000 civarında meslek mensubu Avukat meslektaşımızın Türkiye Barolar Birliği Başkanı ve ilgili kurullarını seçmek en tabi hakkı olmalıdır.
Mevcut sistem ile tüm Türkiye Barolar Birliği adayı Başkan ve İlgili Kurul Üyelikleri için aday olan meslektaşlarımızın, ülkemiz genelinde faaliyet gösteren listelerde kayıtlı bulunan meslektaşlarımızca seçilmesi kanaatimizce en adil yöntem olacaktır.
Mevcut sistemde Türkiye Barolar Birliği´ne aday olan meslektaşlarımızın sadece il barolarında başkan ve üst kurul delegeleri ile görüşme sağlaması seçim hususunda yeterli olmakta, maalesef ki bu durumda diğer meslek mensuplarına ulaşmaları gerekli olmamaktadır. Bu durumda da avukatlık mesleğinde giderek artan sorunlar noktasında tüm meslektaşlara ulaşmak gereği duyulmadığı için sorunlar artarak da devam etmektedir.
Her bir meslek mensubunun seçimlerde oy kullanmak hakkına sahip olması ve bu şekli ile de sorunların çözümüne ilişkin topyekün bir birlik ve beraberliğin sağlanması ve yasada seçim usulüne ilişkin değişiklik yapılacak ise delege sisteminde temsil sisteminin değiştirilmesi değil, tüm meslektaşların katılımının sağlanması en doğru yöntem olacaktır.
Türkiye Barolar Birliği seçimlerine ilişkin yorum, görüş ve önerimiz bu doğrultudadır.
BAROLARIN SEÇİMLERİNE İLİŞKİN YORUM ve SEÇİM USULÜNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA İLİŞKİN ÖNERİMİZ;
Ülkemizde son süreçlerde seçim kanunlarında da değişiklik yapılması üzerine çalışmalar yürütülmektedir. Demokrasinin seçimlerde uygulanmasına ilişkin olarak kanaatimizce en demokratik seçim yöntemi yerel seçimlerde Belediye Meclisleri ve İl Genel Meclisleri seçiminde uygulanan yöntemdir.
Kanaatimizce Baroların seçiminde de Yerel Parlamentoların seçimi yönteminin uygulanması daha demokratik olacaktır.
Baroların mevcut mevzuata göre yapılan seçimlerinde genel kurula sunulan aday listeleri üzerinde oy kullanan avukat meslektaşlarımızın tercih kullanmak hakları bulunmaktadır.
Ancak listelerin daha adil ve etkin oluşturulması belirtiğim gibi yerel parlamentoların seçim yöntemi çok daha adil çok daha demokratik olacaktır.
Seçim barajı uygulaması da burada tartışma konusu olabilir. Ancak örneklendirerek belirtmek gerekir ise, A, B, C listelerinin seçime girdiği bir il baro seçimlerinde 1 oy dahi fark ile seçimi kazanan se 1 oyla dahi kurulları öne geçmiş bulunan listeler o il barosunu yönetmek hakkını kazanırken diğer listelerdeki oylamalar yedek liste olarak yer almaktadır.
Temsilde adaletin sağlanması ancak yerelde parlamentoların yaptığı usuller ile en demokratik şekli alır.
Zira, A, B , C partilerinin girdiği seçimde nasıl ki A partisi kazandığında B ve C partileri de meclislere aldığı oy oranında üye verebiliyor ise, bu hususta yapılacak değişiklikler ile temsilde adaletin sağlanması için Baro seçimlerinde de seçimi 2. Ya da 3. Sırada yada diğer sıralarda tamamlayan aday listelerinin de yönetim kurulu, disiplin kurulu, denetleme kurullarına aldıkları oy oranında üye vermeleri kanaatimizce en elzem yöntem olacaktır.
Bu durumda yukarıda Türkiye Barolar Birliği seçim yönteminin tüm meslektaşlarca yapılması önerimiz doğrultusunda her ilde Türkiye Barolar Birliği Üst Kurul üyelikleri seçimi ortadan kaldırılmalı ve buna uygun kanuni düzenleme yapılarak yeni yöntem belirlenmelidir.
Gündemde yerini koruyan ve üzerinde çalışmalar yapılan gerek Türkiye Barolar Birliği ve gerekse Baroların seçim usullerinin değiştirilmesine yönelik yorumlarımız bu detaydadır.