USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

KORUYAMIYORUZ

17-11-2024

Kimi ilkokul, kimi ortaokul, kimi lise, kimi de üniversite öğrencisi olan kızlarımız başta olmak üzere gençlerimizi koruyamıyoruz.

 

Basına yansıyarak kamuoyu tarafından bilinen olayların haricinde çok sayıda ölüm olayı da sonradan ya evde, ya bir mezbelelikte, ya bir nehir, göl veya denizde görülüyor olması kızlarımızı ve gençlerimizi koruma konusunda bizleri hem endişelendiriyor, hem de derinden üzüyor.

 

Adı gibi "Narin", "Şirin" olan kızlarımızın ölümleri ve sonrasında aranmaları ile gündeme gelen "koruyamıyoruz" kavramı, artık kanayan bir yara haline geldi.

 

İzmir'de beş çocuklu bir annenin geçimini sağlamak amacıyla sokakta olduğu anda çocuklarının beşinin de yanarak ölmesi de bu "koruyamıyoruz" kavramına tuz biber oldu.

 

Babası cezaevinde olan çocukların yanarak ölmesi sonrasında sinir krizleri geçirerek ailesinin yanına dönen acılı annenin o feryatları benim gibi yüzlerce insanımızın kulaklarında yankılanmaya devam edecek.

 

Hepsi birer "Melek" olan o kızlarımızın, hayatlarının baharında olan o çocuklarımızın daha üzüntüleri devam ederken; Tekirdağ ilimizden gelen bir haber yine yüreklerimizi burktu.

 

Marmara Ereğlisi'nde işe gitmemesi sonrasında aramaya koyulan 15 yaşındaki bir genç kızımız ile yine aynı evde olduğu tespit edilen 15 yaşında başka bir genç kızımız tabancayla vurulmuş halde bulundu.

 

Ne oluyor bu kızlarımıza, neler oluyor bu gençlerimize?

 

Yaşadığımız bu olaylar bizim geleceğimizin yok olmasına, onların daha çocuk yaşta, gencecik aramızdan ayrılmaları "koruyamıyoruz" kavramında hepimizi birer suçlu yapmıyor mu?

 

Yaşanan bu olaylardan sonra; çarşıda, parkta, pazarda, manavda, markette veya bir alışverişte, oyun merkezinde çocuklarımıza gülümseyip sevemeyecek olmak ise beni çok ama çok üzüyor.

 

Neden ve nasıl bu hale geldik? Neden ve niçin geleceğimizin teminatı çocuklarımızın günahsızca ölümüne engel olamıyor veya onları "koruyamıyoruz".

 

İşte bu soruların cevaplanması ve yargılamaların vicdanları rahatlamaması hep ama hep bu "koruyamıyoruz" kavramı veya sorusunu gündemden düşürmeyecek.

 

Bu duygu ve düşüncelerle bir yazımın daha sonuna gelirken; gerekli yasal düzenlemelerin yapılarak geleceğimizin teminatı çocuklarımızın ve gençlerimizin bu tür olaylara maruz kalmamaları dileğiyle siz değerli okurlarıma sağlıklı ve mutlu günler diliyorum.

 

Kalın sağlıcakla...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?