Sanat ve servetlerini üç kıtaya taşıdıkları çağlarda atalarımız Müslüman değil miydi? İslam yüzünden geri kalmışsak; bilimde, sanatta, edebiyatta, mimaride eğitimde, kültürde benzersiz eserler üreten İslam tarihini hangi dinle açıklayacağız?
-Biz yabancı taklitçilerimize rağmen bugün hala sosyal ahlak ve aile adabı açısından Batıdan çok iyi durumdayız. Fakat gerçektende bilimde, sanatta, şehircilikte, sivil ve devlet örgütlenmesinde Batıdan aşağıya düştük. Atalarımızın çok gerilerinden Batı aydınlanma hareketiyle atağa kalktı; biz gerideki, onlar ilerideki. Gerilememiz neden dinimizden kaynaklansın?
- Ne olmasını beklerdiniz? Adımız Müslüman olsun ama İslam’ın getirdiği ahlaka uymayalım. Tembel olalım okumayalım, sanatla ilgilenmeyelim işimizi en iyi şekilde yapmayalım. Rüşvet alalım adaletten uzaklaşmayalım. Sonrada adımız Müslüman diye Allah bizi üstün mü kılsın? Bu; Allahın adaletine uyar mı tabii ki, Selçuklu veya Osmanlı saltanatlarını içeren İslam tarihi tümden temize çıkarmıyoruz İslam tarihine huzur ve adalet hakimse de acı ve üzücü zulümlerde yaşanmıştır. Allahın ahlak ve adalet emirleri ortadayken sultanların ve törenin kusurlarının sorumlusu İslam olamaz. Müslüman toplumların günahları Hz. Peygamberin (S.a.v) yüce dinine Müslümanlar dinleriyle ilişkilerine göre bazen yükseldiler, bazen durdular, bazen de çöktüler. Şimdiki geri kalmışlığımızda belki dinimizi Türkçülükle, Arapçılıkla, törecilikle, taklitçilikle sınırlayan liderlerin payı olabilir. Fakat Hz. Muhammed’in (S.a.v) getirdiği hak din sadece gelişmeye teşvik eder. Tarih ortadadır. Buhara, Semerkant, Bağdat, kurtuba tarihte yaşıyor. Bedesten, han, dükkan ve kervansaray gibi sosyal hizmet yapılar içeren külliye kültürünü incelesinler. Şimdiki ispanya toraklarında 8 ila 15. Asırlar arasında yaşayan en dürüst İslam medeniyetine baksınlar
-İslam şehirleri kurtuba, sevilla, palermo, ve granada’da ilim ve kültür hakim iken Paris ve roma cehalet içindeydi. Bin yıl önceki bin yıl önceki kurtuba’da atmış saray atmış cami yedi yüz hamam on yedi üniversite ve yetmiş halk kütüphanesi vardı. Kaldırım döşeli sokak lambaları ışığında on km yürürdü. Bu büyüklük bugün bile göz kamaştırıcıdır. Müslümanların şaşaalı hayatı insanlığı çarpıyordu. Avrupalılar Müslümanların kılıklarını bile taklit ediyor, devlet yöneticilerini Müslümanlardan gittikleri yurtların kültürünü yıkmadılar. Oysa Müslümanlara diyenlerin ataları sekiz yüz yıl Avrupa ya ilim kültür ve mimari taşıyan Endülüs medeniyetini yılda yıkıp katletti. İslam geri kamışlık nedeni olmadı, olamaz ve olmayacak. İslam gerilemeye yol açan tembelliğini cahilliğin, saldırganlığın, ayrımcılığın adaletsizliğin en güçlü karşıdır.
-Bu gerçekler karşısında Hz. Peygamber e (s.a.v) sevgimizi kalbimizde hissediyorsunuz.Peki sevginiz hayatınıza hakkıyla yansıyor mu?
-DÜRÜST OLMAK İÇİN DÜRÜST OLUN YETER!
-YÜREĞİNİZDE SEVGİ, YÜZÜNÜZDE TEBESSÜM EKSİK OLMASIN
İbrahim Coşkun 6 gün önce