Değerli okuyucular;
Bu yazımızda sizler ile hukuki uygulamalar noktasında yaşanılan ve devam eden aksaklıklar ile buna ilişkin beklediğimiz reform stratejilerinin bir an önce hayata geçirilmesi hususlarındaki görüşlerimizi paylaşacağız.
Bir hukukçu kardeşiniz olarak ifade etmek isterim ki, her ülkede olduğu gibi ülkemizde esasen vatandaşımızın ciddiyet hususunda gündeminin ilk sırasında yer alan ve öyle de olması gereken hukuk mesleğinde belki de son 15 yılımız sayısal çokluk ancak mesleki verimsizlik ile geçmekte her geçen gün de meslek ciddi kan kaybı ile ilerlemek noktasında her yeni gün bir serüvene doğru sürüp gitmektedir.
En kolay ulaşılabilirlik en kolay meslek sahibi olmak yolu maalesef ki ülkemizde hukuk alanındadır.
Uzun yıllardır yaklaşan bu tehlike her platformda yetkililere iletilmesine rağmen, bu hususta gerekli reformların yapılması bu gün dahil geç kalmıştır.
Zira, birçok meslek alanında fakülte mezuniyetinden sonra ciddi manada sınavlar ile eleminasyonlar yapılır iken, staj eğitim süreçleri ciddi şekilde icra ettirilmekte iken maalesef ki hukuk mesleğinde bu hususta dün bir bugün iki dediğinizde meslek diplomanızın elinizde olması ve her alanda dava takip yetkinizin bulunması sayısalda çokluk ancak nitelikte azlık tabi sonucunu beraberinde getirmiştir.
Gelişmiş ülkelerde hukuk fakültesi eğitim süresi 7 yıldır.
Özellikle fakülte sürecinin bir kısmı teorik bir kısmı da olmaz ise olmaz şekilde uygulama eğitimleri ile geçirilmektedir.
Oldukça kısıtlı bölgelerde hukuk fakülteleri yer almakta ülkemizde olduğu gibi ilçelerde dahi hukuk fakültesi açılması yoluna gidilmemiştir. Maalesef ki ismini dahi duymadığımız yerlerde hukuk fakültesi yer alması sonuç olarak bizleri bu üzücü sonuçlara götürecektir.
Zira, hukuk gibi önemli bir mekanizmanın altyapısı olan hukuk fakülteleri özellikle hukuki içtihat birliğinin de sağlanması bakımından sınırlı bölgelerde ve ciddi hukukçu kadro yapılanmaları ile oluşturulmalıdır.
Fakülte mezuniyetleri sonrasında oldukça kısa süreli stajlar ile mesleğe başlanılması da ayrı bir sorun olarak karşımızda durmaktadır.
Gelişmiş ülkelerde hukukçuların detaylı ve özellikle de kamu kurum ve kuruluşlarındaki stajları dikkate alınması gereken ve bizlerde de uygulanması gerekli ve elzem olan hususlardandır.
Hukuk meslek mensuplarının da son dönemde ekonomik olarak yaşadıkları birçok sıkıntı dikkate alınarak, adalet dağıtmak uğraşında olan hukukçuların ekonomik koşullarında da adaletin etkin ve sağlıklı şekilde temini hususunda gerekliliklerden kaçınılmamalıdır.
Meslek icrası kapsamında meslek yılları şeklinde kriterler profesyonelce belirlenmeli;
1-5 yıllık meslek mensubu avukat, hakim yada savcıların bakabileceği davalar belirli düzey ile sınırlandırılmalı,
5-10 yıllık meslek mensubu tecrübesine ulaşmış meslek mensuplarına bu seviye biraz daha geliştirilerek yetkilendirme yapılmalı,
10 yılı aşan meslek mensupları için ise yetkilendirmeler artık son derece genişletilmeli,
Aynı zamanda hukuk meslek mensuplarının da diğer meslek branşlarında özellikle de tıp alanında olduğu gibi her birisinin bir alanda uzmanlaşmasının temini sağlanmalı,
Uygulamada olduğu gibi 5 yıllık savcı bir başka ile tayin olduğunda hukuk hakimi olarak atanmamalı,
Hukuk hakimleri ceza mahkemelerine hakim olarak atanmamalı, her bir mevzuatın uygulama alanının diğeri ile oldukça farklılık gösterdiği maddi gerçekliği karşısında meslek mensuplarının uzmanlaştıkları alanda mesleğini profesyonelce icrası manasında bu karmaşaların yaşanmaması için gerekli tüm tedbirler de alınmalıdır.
Bu sebepler ile uygulamada yaşanılan ve hep şikayet edilen hukuk mesleğine dair tüm bu sorunlar ciddi revizyonlar ile yasal düzenlemeler dahilinde hüküm altına alınmalı, ilk olarak fakülte açılmasını önüne geçilmesi ve hatta mümkün ise kadroları dahi bulunmayan bir kısım hukuk fakültelerinin kapatılarak bu işe başlanılmalıdır.
Katkı sağlaması temennilerim ile?