USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

KİME İHTİYAÇ VARSA ONU MASAYA GETİRECEKLER

27-03-2023

Erdoğan iktidar olduğu sürece Türkiye’yi kontrol edemeyecekler, Türkiye kendi başına hareket etmeye devam edecek. Bu durumun bir beş yıl daha devam etmesine tahammülleri yok. Bir beş yıl daha orta doğu coğrafyasında Türkiye’yi kendi kararları ile hareket edecek halde bırakmak, kendi çıkarlarının ebedi yok olması anlamına geliyor. Bu nedenle bu seçime son şansları olarak bakıyorlar. Bu seçimde Erdoğan’ı devirmek için kime, neye, ne şekilde ihtiyaç varsa masanın etrafında birleştirmekte kararlılar. Tıpkı Abdülhamid Han’ı devirmek için yaptıkları gibi...

 

         Bu topraklar üzerinde hesapları olanların haçlı seferleri hiç bitmedi, sadece şekil değiştirdi. Hiçbir zaman Türk Milletini kendi haline bırakamayacaklarını çok iyi biliyorlar. Bu sebepten ince ince uzun vadeli planlar yapıp içerideki işbirlikçileri ile sırayla devreye koyuyorlar. Erdoğan iktidarını yıkmak için 2002 yılından itibaren operasyon üstüne operasyon yapıyorlar. Cumhuriyet mitingleri ile olmadı. Partisini kapatmak istediler olmadı. Gezi gibi halk ayaklanmasını test ettiler yemedi. Dünyanın en organize, en büyük silahlı gücüne sahip iki terör örgütünü olan PKK ve DEAŞ’ı saldılar olmadı. Dünyanın en sinsi terör örgütü olan FETÖ eliyle darbe denediler, başaramadılar. Geriye ekonomik operasyon ve beşinci kol faaliyetleri ile devirmek vardı, onu deniyorlar...

 

         Sanmayın ki İyi Parti’nin MHP’den koparak kurulması ve CHP’nin yanında konumlanması tesadüf. Deva ve Gelecek’in Ak Parti’den ayrılarak aynı safta hizalanması olağan süreç. Erbakan’ı cezaevine göndermek için her şeyi yapan CHP’nin yanına Erbakan’ın partisini getiren, Atatürk’ün partisini PKK’nın partisin ayağına götüren güç yüz yıl önce Ermenileri, Rumları, Yahudileri Abdülhamid Han’a karşı örgütleyen gücün aynısı... Bu formülü 2019 yerel seçimlerinde devreye koydular, ekonomik operasyonla desteklediler. (patates soğan edebiyatı) Başarılı olduğunu gördüler, o günden itibaren bu seçimler için aynı yolda yürüyorlar.

 

         Birkaç defa yazdım tekrar etmekte fayda var. Yüz yıl önceki hedefleri ile bugünkü hedefleri benzer. O günlerdeki iki hedeflerinden birisi Filistin topraklarında siyonist İsrail’i kurmak, ikinci hedefleri de o güne kadar keşfedilen hidrokarbon yataklarının tamamı Osmanlı sınırları içinde olduğu için o kaynaklara çökmekti. Önlerindeki tek engel Abdülhamid Han’dı. Bu hedeflere ulaşmanın yolu onu devirmekten geçiyordu, onlar da İttihat Terakki eliyle onu tahttan indirdiler. Bugünkü iki büyük hedeflerinden birisi aynen İsrail’in kuruluşu gibi Suriye, Irak ve Türkiye topraklarında bir Kürt devleti kurmak. İkinci büyük hedefleri de gelecekteki en büyük enerji kaynaklarının neredeyse tamamına yakının Doğu Akdeniz’in altında olması ve o kaynaklara çökmek istemeleri.  Bu iki büyük hedeflerinin önündeki en büyük engel Erdoğan.

 

                   Bu engeli ortadan kaldırmak için yukarıda anlattığım planla partiler bir masa etrafında bir araya getirildi. Ekonomiyi sabote ederek destekleniyor. Üstüne gelen salgın ve doğal felaketler de ellerini rahatlatmış gibi gözüküyor. Ancak halen halkın büyük bir bölümü Erdoğan’dan vazgeçmiş gibi durmuyor.  İşte bu nedenle kime, neye ihtiyaç varsa sonunu hesaplamadan masanın etrafında birleştiriyorlar.

 

         HDP’ye ihtiyaç vardı, İP’e rağmen tüm taleplerini kabul ederek masaya getirdiler. Şu anda İnce’,ye de ihtiyaç olduğunu gördüler belki de bu yazı yayımlandığında tuvaletin önüne oturttukları Muharrem İnce’yi de masaya getirmiş olurlar. Yine yetmeyeceğini görürlerse arkasından Sinan Oğan’ı da masaya oturturlar. Kim bunlar demeyin sakın. Bunlar Meral Akşener’i iki günde yerle yeksan ederek tıpış tıpış masaya döndürenler, bunlar Erbakan’ın oğlunu Erdoğan’ın yanına getirmeyenler.  Bakın son bir haftadır Muharrem İnce’yi televizyon programına çıkaran sözde sunucular dahi saatlerce onu masaya oturtmak için mücadele ediyor. Kimi nasıl ikna edeceklerini, kimi nasıl tehdit edeceklerini çok iyi biliyor.

 

         14 Mayıs’a kadar Erdoğan’ın gitmesi için kime ihtiyaç duyarlarsa emin olun onu bir şekilde masaya getirecekler. Masanın etrafının yedi, on yedi veya kırk yedi olmasının bir önemi yok. Çünkü onların derdi kazanacak ittifakın ve Kılıçdaroğlu’nun ülkeyi yönetmesi değil, kazananın Türkiye’yi onların kontrolüne sokması. Bu planı bu millet yüz yıldır yedi, 14 Mayıs’ta da yiyecek ve Erdoğan’ı indirecek mi? Yoksa bu planları bir daha işlemeyecek hale mi getirecek, bu seçimde bunu göreceğiz...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?